Birlik Grubu’nun Adayı Av. Halil Özkan oldu

Ekim ayında gerçekleştirilecek olan Konya Barosu 2022 Olağan Genel Kurulu’nda Konya Barosu Birlik Grubu Başkan Adayı Av. Halil Özkan oldu. Konya Barosu Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirilen Konya Barosu Birlik Grubu aday tanıtım toplantısında konuşan Av. Halil Özkan, “Kendileriyle birlikte çalışmaktan büyük onur duyacağım arkadaşlarımla baromuza, Türk adaletine ve meslektaşlarımıza hizmete talip olduk. Bizim hizmet anlayışımızda istişare ve ortak akıl hep merkezde olacaktır. Gönülleri ve akılları farklı seslere farklı düşüncelere açık tutacağız. Her fikri, her sesi farklı bir heyecanla dinleyeceğiz. Ne yaparsak neler başarırsak, sizlerden aldığımız güçle, destekle yapacağız. Varsa bir kusur onu da üzerimize almak, bizlere emanet ettiğiniz makamın sahibi olarak boynumuzun borcu olacaktır. Verdiğiniz yetkiyle birlikte hizmet bayrağını teslim alarak, adaletin hukukun dinamiklerine daha hızlı tepki verip daha çok çalışma gayreti içinde olacağımıza söz veriyoruz. Allah hepimizin yardımcısı olsun” dedi.

HAK KAVRAMINDAN ADALETE

‘Hak kavramından adalete’ sözleriyle konuşmasına devam eden Özkan, “Önce kişiye özgü hak kavramı ortaya çıkmış sonrasında kişilere ait haklar belli bir kesafete ulaşmakla hukuk meydana gelmiştir. Hukukun korunması için adalet doğmuştur. Merkezimize adaleti aldığımız takdirde hata yapmamız muhtemel. Bu itibarla merkeze alınması gereken HAK’tır. Adalet kavramı yönünden tartışmalar içindeyiz. Adalet arayışı içinde çoğunluk önce hukuku devre dışı bıraktı, bazıları ise bununla yetinmeyerek hak anlayışını ve kavramını yok eden bir yol tuttu. Hak nedir? Hukuk nedir? Adalet nedir? Bu sualler yeniden cevaplanmalı ve baştan başlayarak yeniden kavranmalıdır. Günümüzde hakkın savunulması bir tarafa avukatlar kendi haklarını dahi dile getiremez haldedir. Nedenleri tartışmalı olmakla birlikte; hem meslekten ve meslektaşlardan kaynaklı iç etkenler hem de dış etkenlerin varlığı kuşku götürmez bir gerçektir. İşte bu noktada bir mensubiyet olgusunun devreye girmesi ve meseleyi ele alarak köklü şekilde çözmesi lazımdır” diye konuştu.

BARO SİYASİ VEYA İDEOLOJİK YAPILARDAN BAĞIMSIZDIR

Baronun siyasi veya ideolojik yapılardan bağımsız olduğuna vurgu yapan Özkan, baroların herhangi bir siyasi veya ideolojik kampa dahil olmasının düşünülemeyeceğini belirterek şöyle konuştu: “Mesleki mensubiyet dahilinde hareket etmesi gereken baro yalnızca avukatların ve baronun karşılaşacağı sorunlara odaklanmalı, daha iyi bir ortam tesis etme hedefine uygun hareket tarzı belirlemelidir. Baronun meslek sorunlarına yoğunlaşma yeri olması esastır. Siyaset yapan meslektaşlar muhtelif makam ve mevkilerde bulunup diğer meslek erbaplarına göre çoğunluktadır. Bu durum barolar için bir imkân olarak meslek ve meslektaşlar lehine çözümlerde kullanılmalı ve hiçbir siyasi ayrım gözetilmemelidir. Nitekim bugün Gazi Meclisimizdeki her beş milletvekilinden birisi meslektaşımızdır.”

YENİ BİR SOLUK

Mesleki sorunları anlamak ve çözmek yerine münasebetsiz siyasi kavgalara mahkûm olmadıklarını aktaran Özkan, “Meslek örgütleri tarafından defalarca denenerek her seferinde avukatlık mesleğini daha da içinden çıkılmaz sorunlara duçar eden süreçleri bir kez daha tecrübe etmek zorunda değiliz. Mesleğimizin her an itibar kaybettiği, meslektaşlarımızın kazanç kaygısı yaşadığı zamanlardan geçerken, baro imkanlarını doğru ve yerinde değerlendirmek durumundayız. Yaşadığımız topraklara ve bu toprakların değerlerine saygılı bir Baro anlayışı ile bize mahsus olanı keşfetmenin mümkün olduğunu nazara almalıyız. 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu kapsamında söylem ve eylemler geliştireceğimizi, bu kanun başta olmak üzere bağlı mevzuatların meslek ve meslektaşlar lehine düzenlenmesi için lazım olan çalışmanın derhal başlatılması gerektiğini beyan ederiz. Kolektif gücü harekete geçiren, mesleki dayanışma bilincini güçlendirme gayreti taşıyan, avukatlar için ortak mücadele alanları tesis eden bir baro anlayışı için; Birlik Grubu olarak Konya Barosu Avukatlarına sözümüz; ‘Sahicilik ve samimiyet.’ Her doğan gün -benzese de- öncekinin tekrarı değildir. Ancak doğan günün iyi olup olmadığını belirleyecek olan tercihlerimizdir. Yeni bir seçimin yapılacağı bu ortamda Hz. Mevlana’nın dediği gibi; Dün dünde kaldı cancağızım, bugün yeni şeyler söylemek lazım” dedi.