Gençlerbirliği karşılaşması öncesinde aslında herşey çok güzeldi. Hava şartları, taraftarın yoğun ilgisi ve olumsuzluk anlamında hiçbir şey yoktu, maçtan önce 19 Mayıs stadına girerken bir ara kendimizi Konya Atatürk stadına giriyor sandık. Maç Elazığspor maçını telafi niteliğinde idi ve herşey çok güzel başlamıştı. Torku Konyaspor ilk yarıyı, orta alan mücadelesi şeklinde geçen karşılaşmada iki farklı üstünlükle tamamlamıştı.

İşte aslında bundan sonrasını ne analiz yapmaya, ne konuşmaya, nede yazmaya gerek duymuyorum sadece şunu belirtmek istiyorum. Hakem seminerlerinde ders olarak anlatılabilecek bir yönetim sergiledi. Bir hakem takımın kaderi ile nasıl bu kadar oynayabilir, Bir hakem nasıl bir maçı bir taraftan alıp, diğer tarafa verebilir, sorularını en güzel şekilde örnekleyen bir yönetimle, maçında emeklerinde önüne geçmişti. Torku Konyaspor adına, Son yönettiği, Torku Konyaspor-Antalyaspor maçında olduğu gibi gene Djalma’nın penaltısı çalmamakla birlikte pozisyonda birde kırmızı kart çıkartmalıydı. Maç geneline bakıldığında skora direk etki edebilecek, Torku Konyaspor lehine 1 kırmızı kart 2 penaltıyı es geçti. Gençlerbirliği takımının attığı ilk gol öncesi çaldığı fual komedi gibi iken, gözünün önünde verdiği penaltı ise evlere şenlikti. Orta sahada  Torku Konyaspor futbolcuları Gençlerbirliği oyuncularından resmen dayak yerken, düdüğünü ağzına götürmeyen hakem, Torku Konyaspor yaptığı fualler de, kartlarında çok cömert davrandı. Sahada olan maç ilgili tek şunu söyleyeceğim penaltı geçen haftanın tekrarı gibi idi neden dışarda düşürmediz fırsatınız varken ve sonra maç boyunca defansta hiçbir mücadeleye giremediniz hakem gene çalacak diye.

Bu karşılamada konuşulacak başka bir şey yok ikinci yarı farklı mağlup da olabilirdi Torku Konyaspor, ama şunu gördük ağlamayan bebeğe emzik vermiyorlar. Geçen hafta Kayseri Gençlerbirliği maçında, Bobo’nun dışardaki pozisyona içeriye düşerek kazanılan penaltıdan sonra, Gençlerbirliği’nin serzenişlerinin ödülüydü bu maç onlara. Bir anlamda Bobo’nun intikamı oldu. Yazık gerçekten bu taraftara, bu futbolculara, bu hocaya yazık emek hırsızlığı yapmayın adil maç yönetin.

Buradan taraftara seslenerek yazımı noktalamak istiyorum. Trabzonspor maçında gene üzerinize düşen görevi fazlasıyla yapacağınıza eminim, Takımınız üzerinde oynanan çirkin oyunların, hepiniz farkındasınız. Bu oyunlara sizleri de alet etmek isteyen çevrelere fırsat vermeyin. Kalın sağlıcakla…