CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu gündemi değerlendirdi

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu gündemi değerlendirdi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu video konferans yöntemi ile gerçekleştirdiği parti meclis toplantısı açılışında gündeme dair açıklamalarda bulundu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,"Her kafadan bir ses çıkıyor, Bilim Kurulunun bir sözcüsü yok. Biz neyin nasıl yapılacağını televizyonlara çıkarak tek tek anlattık. Hangi partiden olursa olsun, hangi kimlikten olursa olsun, bu toprakta yaşayan vatandaşlar için açık ve net söylüyorum, süreç içerisinde muhalefet yapmamaya ve hükümete doğru kararlar aldırtmaya çalıştık" dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu video konferans yöntemi ile gerçekleştirdiği parti meclis toplantısı açılışında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Türkiye'nin güçlü olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Türkiye her şeye rağmen güçlü ve umutlu bir ülkedir. Her şeye rağmen bu ülkeye gerçek anlamda demokrasi gelmesi için mücadeleyi hak eden bir ülkedir. Varolan hükümet ve saraydaki beslemeleri Türkiye'yi bir krize sokmuş olabilirler. Biz bir araya gelerek ülkemizin sorunlarını çözmeye kararlıyız. Dostlarımızla, esnafımızla, işçimizle, köylümüzle, sanatçılarımızla birlikte yapacağız. Türkiye hiçbir yerden hiçbir makamdan asla talimat almayacaktır çünkü onurlu bir ülkedir Türkiye. Bu ülkeyi ayağa kaldırmak hepimizin boynunun borcudur. Ne olursa olsun bizler hak için adalet için mücadelemizi sürdüreceğiz" değerlendirmesini yaptı Stratejinin önemine değinen Kılıçdaroğlu, "Bir devlet strateji, mantık, akıl, bilgi ve erdemle yönetilir. On yıl sonra, yirmi yıl sonra, otuz yıl sonra bu devlet nereye gidecek belli bir strateji ile belirlenir. Bu şekilde sorunu akılcı ve mantıklı yöntemlerle çözmüş olursunuz. Bu virüsü nasıl engelleyeceğiz iki yolu var, birincisi bulaşmasını engelleyeceksin, ikincisi de tedavi edeceksin. Dünya bunu yapıyor, bizde yola böyle çıktık ama şimdi yayılıyor korona virüs. Dolayısıyla yoğun bakımlar, hastaneler tıka basa dolu. Bu devletin iyi yönetilemediğini gösteriyor" ifadelerini kullandı. Bilim Kurulu sözcüsünün olmasının yanlış olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, "Her kafadan bir ses çıkıyor, Bilim Kurulunun bir sözcüsü yok. Biz neyin nasıl yapılacağını televizyonlara çıkarak tek tek anlattık. Hangi partiden olursa olsun, hangi kimlikten olursa olsun, bu toprakta yaşayan vatandaşlar için açık ve net söylüyorum, süreç içerisinde muhalefet yapmamaya ve hükümete doğru kararlar aldırtmaya çalıştık. Ama ne yazık ki bunlar olmadı. Sağlık Bakanı çıkıyor her akşam belli açıklamalar yapıyor. Başta güven vermişti sağlık bakanı ama o da artık güvenini yitirdi. Neden? Çünkü şu cümleyle başladı "Sayın Cumhurbaşkanı'mızın talimatları ile" Erdoğan ne talimatı veriyor size? Bu talimattan sonra olaylar tamamen güvensiz bir ortama sürüklendi. Devletin saygnlığı büyük yara aldı. Bugün vaka sayıları da, ölüm oranı sayıları da gerçeği yansıtmıyor" diye konuştu. CHP'li belediyelerin ayrıştırma yapmadan hizmet ettiğini iddia eden Kılıçdaroğlu, "Bu kadar kısır, öngörüsüz ve basiretsiz bir yönetim Türkiye Cumhuriyeti'nde ilktir. Herkesi küçük görüyorlar, ben talimat veririm onlar yapar diyorlar. Bu mantıkla ülke yönetilmez ancak felakete sürüklenir. Eğer bu ülkede bir infial yoksa CHP'li belediyelerin hiçbir ayrım yapmadan herkese hizmet götürmeleridir. Yoksulun elinden tutmasıdır. Bütün engellemelere rağmen yaptılar bunu. Düşünün belediye güzel hizmet veriyor, vatandaş belediyeye katkıda bulunmak istiyor ama bunlar o paraya da el koyuyor. Böyle bir devlet yönetimi olabilir mi? Bugün geldiğimiz nokta on milyonu aşan işsizimiz var, on binlerce çocuk yatağa aç giriyor. Çöp konteynırları iyiki var. Oradan on binlerce kişi geçiniyor çünkü. Oradan kağıt topluyorlar, mevye topluyorlar. Türkiye bu tabloyu hak etmiyor, eğer bir kişi çocuğunu beslemek için mama çalıyorsa herkesin bunu oturup düşünmesi lazım. Hala akıllarını başlarına almış değiller. Ekonomik buhran gittikçe artıyor. Çalışırken beş bin lira, on bin lira alan kişi ücretsiz izne ayrıldı şimdi ayda 1168 lira veriliyor. Erdoğan'a sormak isterim senin sarayında 1168 lira ila çalışan var mı? Devletin arpalıklarından birden fazla aylık alan varken sen insanları 1168 liraya mahkum ediyorsun. Sonra da ortaya çıkıp "Efendim Türkiye güçlüdür" diyorsun. Sen güçlüsün sen. Yargıyı, parlementoyu arkana aldın sesini çıkarana içeri atıyorsun. Ama millet sana dersini sandıkta vercek, sandığa gidecek ve seni yolcu edecek" şeklinde konuştu.

"GEÇEN 7 AYDA 80 MİLYAR LİRA FAİZ ÖDENDİ"

Borçlanma meselesine değinen Kılıçdaroğlu şöyle devam etti: " Güç kontrolsuz olduğu zaman güç olmaktan çıkar. Gücü adaletle pekiştirmezseniz güç olmaktan çıkar. Öbür türlü zulme dönüşür. Erdoğan'ın da yaptığı 83 milyona zulümdur. Önümüzdeki 12 ayda 171 milyar dolar borç ödenecek. Bunu ödemek için borçlanacaklar. Borç ödemek için yeniden borçlanacaklar, bu yılın ilk 7 ayındaki bütçe açığı 139 milyar Türk lirası. Cumhuriyet tarihinin en büyük açığıdır bu ve bunun içinde borçlanacaklar. Geçen yedi ayda 80 milyar lira faiz ödendi. Faizi ödemek için de borçlanacaklar. Borçlanırsan emir alırsın .Trumb'un bir dediğini asla iki yapamaz, bir talimatla papazı serbest bıraktı."

"TÜRKİYE'DE YAŞAYANLAR BİRİKİMLERİNİ DOLAR OLARAK TUTUYOR"

Mevduat oranının yükseldiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ndeki bankalardaki toplam mevduatın geçen hafta yüzde 53'i dolardı. Bu hafta yüzde 58'i dolar oldu. Parası olanlar bu hükümete güvenmiyor. Türkiye'de yaşayanlar birikimlerini bankada dolar olarak tutuyor. 19 ayda dolar yedi lira aşmasın diye 105 milyar dolar sattılar. Bu doları kimler aldı? Bir avuç dolar lobisi elemanı aldı ve bunların tamamı köşeyi döndüler. Devlet bankalarının kamu açığı 4.8 milyar lira. Rus doğalgazını 190 dolardan alıyoruz Avrupa'da aynı doğal gazı 60 dolardan alıyor. Şimdi sormak isterim bu mudur memleketin iyi hali? Vatandaşlarımdan sormalarını istiyorum 18 yılda memleketi kim bu hale getirdi? Türkiye Cumhuriyeti'nin borç batağına kim soktu" açıklamasında bulundu. İcra dosya sayısının fazlalığına dikkat çeken Kılıçdaroğlu, "4 Eylül 2020 itibariyle icra dairelerindeki icra dosya sayısı 22 milyon 887 bine yükseldi. Herkesin huzurunda Erdoğan'a ve damadına şu soruyu soruyorum, bu ekonomik buhrandan nasıl çıkaracaksınız. Çıkın madde madde açıklayın, açıklayamazsan bana de ben açıklayacağım. Ben ülkemi seviyorum, büyüsün istiyorum, çocuklar aç uyumasın istiyorum. Ben bunları yeni açıkladım üstelik sana 2018'den beri yol gösteriyorum. Şimdi kalkmışsın millete maval okuyorsun şunları bunları yapacağım diyorum. Bu buhrana sen soktun, nasıl çıkaracağını çık millete anlat" değerlendirmesi yaptı.

Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

"Yarın İstanbul Çağlayan Adliyesinde önemli dava görülecek. Barış Pehlivan, Murat Ağırel ve Hülya Kılınç yargılanacaklar. Bunların suçu Libya'da şehit olan MİT mensubumuzun kimliğinin açıklanması. Bu kimlik çok önceden zaten açıklandı ve biliniyordu. Erdoğan daha önce bunu kendisi söyledi. Bir millet vekili mecliste basın toplantısı yaptı. Defnin yapılacağın yerin muhtarı sosyal medyadan çağrı yaptı. Bunu Oda Tv'de haber yaptı. Çok sayıda vatandaş Oda Tv'yi girip bilgi alıyor. Erdoğan açıklıyor suç değil, milletvekili açıklıyor suç değil, muhtar açıklıyor suç değil ama Oda Tv'de açıklanınca suç." Umutsuzluğa kapılmaya gere olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, "Ben gerçekleri söyledim diye çok kızacak. Kızısın.Gerçekleri sonuna kadar söyleyeceğiz, anlatacağız. Kimse umutsuzluğa kapılmasın. Kimsenin umutsuzluğa kapılma hakkı yoktur. En zor durumlarda Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları bütün zorlukları aşmayı bilmiştir. Kurultayımızda İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi'ni açıkladık. İkinci yüzyılda Cumhuriyet'imizi demokrasi ile taçlandıracağız. İlk seçimlerde demokrasiden yana olanlar, totaliter baskıcı rejime karşı olanlar olarak hep birlikte dur diyeceğiz ve demokrasi getireceğiz. Hiç kimseyi ayrıştırmadan Türkiye'yi huzura kavuşturacağız. Bu ülkede huruz, birlik beraberlik istiyoruz. Bu ülkede hiçbir çocuk yatağa aç girmesin istiyoruz. Bunları yapacağımıza söz veriyorum" değerlendirmesini yaptı.

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.