"Doha toplantısı Suudi stratejisine yaradı"

"Doha toplantısı Suudi stratejisine yaradı"
Atlantic Council Kıdemli Uzmanı Manning:- "Suudi Arabistan'ın, pazar payını artırmak için düşük petrol fiyatlarından faydalanma ve kendi üretiminde sınırlamaya gitmeme stratejisi, yüksek maliyetli ham petrol üretim alanları üzerinde baskı kurması açısında

NEW YORK (AA) - ÖVÜNÇ KUTLU - Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü'nün (OPEC) Katar'ın başkenti Doha'da hafta sonu gerçekleştirdiği toplantıdan olumlu sonuç çıkmamasının, Suudi Arabistan'ın petrol üretimini dilediği seviyede tutarak piyasadaki yüksek maliyetli üreticileri pazar dışına itme stratejisine yaradığı belirtildi.

Merkezi ABD'de bulunan düşünce kuruluşu Atlantic Council'in kıdemli uzmanı Robert Manning, konuya ilişkin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Suudi Arabistan'ın, pazar payını artırmak için düşük petrol fiyatlarından faydalanma ve kendi üretiminde sınırlamaya gitmeme stratejisi, derin deniz ve ABD'li kaya petrolü gibi yüksek maliyetli ham petrol üretim alanları üzerinde baskı kurması açısından işe yaradı." ifadesini kullandı.

Doha toplantısının, ilk defa, ocak ayında ham petrol varil fiyatının 30 doların altına indiğinde gündeme geldiğine işaret eden Manning, şöyle devam etti:

"Petrol fiyatlarının 30 dolar üzerinde kalması koşuluyla Suudi Arabistan, düşük üretim maliyeti sayesinde, gelecek yılın sonuna kadar günlük ortalama 10 milyon varil ham petrol üretim seviyesini koruyabilir. Yaklaşık 600 milyar dolarlık ulusal rezerve sahip Suudi ekonomisi düşük fiyatlara diğer petrol üreticilerine kıyasla daha uzun dayanabilir. Riyad yönetimi, ülkenin artan pazar payı sayesinde petrol stratejisinden epey memnun."

-İran ile bölgesel rekabet

Suudi Arabistan'ın Doha toplantısında İran'ın da petrol üretimine sınırlama getirilmesini şart koştuğunu hatırlatan Manning, iki ülke arasındaki bölgesel rekabete değinerek, şunları kaydetti:

"Ocak ayında İran üzerindeki yaptırımlar kaldırıldıktan sonra, Tahran yönetimi, ham petrol üretim seviyesini yaptırımlar öncesindeki günlük ortalama 4 milyon varile yükseltmekte ve pazar payını geri kazanmakta kararlı. Öte yandan, Riyad, Doha anlaşmasının gerçekleşmesi için İran'ın da petrol üretim seviyesine sınırlama getirilmesini talep etti. Açıkça görülüyor ki Suudi Arabistan'la İran arasındaki bölgesel Sunni-Şii çekişmesi OPEC içinde saygıya yer bırakmamış. Ancak, kartel içindeki rekabet politik unsurlardan çok iki ülke arasındaki petrol stratejileri ve ekonomik çatışmadan kaynaklanıyor."

- "Suudiler, OPEC'in payının azaldığını anladı"

ABD'nin 2008'deki kaya petrolü devriminden sonra ham petrol üretimini günlük ortalama 5 milyon varilden 9 milyon varile kadar artırarak dünyanın en büyük 3'üncü petrol üreticisi konumuna geldiğini anımsatan Manning, küresel petrol piyasasının artık değiştiğini ve Suudi Arabistan'la OPEC'in yeni düzene uyması gerektiğini belirtti.

Manning, son 7 yılda OPEC dışındaki petrol üretim miktarının hızla artmasının karteli giderek daha önemsiz bir duruma getirdiğini savunarak, ABD'li kaya petrolü üreticilerinin zamanla düşük fiyatlara uyum sağladığını ve fiyatların varil başına 50 dolara yükselmesi durumunda çok hızlı biçimde üretim kapasitelerini artırabileceğini işaret etti.

Geçen yılın sonunda ABD'nin petrol ihraç yasağının kalkmasının ardından Amerikalı üreticilerin yakında OPEC'le dünya genelinde pazar payı için yarışacağını vurgulayan Manning, "Suudiler, artık OPEC'in küresel piyasa payının azaldığını anlamaya başladılar." dedi.

- 2017'de 60 dolar tahmini

Londra'daki bağımsız araştırma kurumu Capital Economics Uzmanı Thomas Pugh da "Suudi Arabistan'la İran OPEC içinde çatışma halinde olan duruşlarını değiştirmemesi halinde, kartelin 2 Haziran'da Viyana'da yapılacak olan yıllık olağan toplantısından olumlu bir sonuç çıkmaz." değerlendirmesinde bulundu.

OPEC'in piyasaya müdahalesi olmadan da küresel petrol pazarında arz ve talebin denge bulacağına inandığını ifade eden Pugh, dünya genelinde ham petrol talebinin bu yıl ve 2017'de artış kaydedeceğini vurguladı.

Pugh, "Dünyanın en büyük ham petrol ithalatçısı ve ikinci büyük ekonomisi Çin'den son gelen makroekonomik veriler olumlu. Çin'de yukarı yönde bir sıçramanın öngörüldüğünü söyleyebiliriz. ABD ve Hindistan'da da akaryakıt talebi büyüme kaydediyor. Bu demek oluyor ki petrol piyasası bu yılın sonunda veya gelecek yılın başında, OPEC'den üretim sınırlama kararı çıkmasa bile dengeye kavuşacak." ifadelerini kullandı.

Petrol fiyatlarının 2016 sonunda artmaya başlayarak varil başına ortalama 45 dolar seviyesinde ulaşacağı tahmininde bulunan Pugh, gelecek yıl dünya genelinde artan petrol talebiyle fiyatların varil başına 60 dolarları bulmasını öngördüğünü aktardı.


Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.