Huzur Ve Bereket Ayı Ramazan- Misafir Öğrencilerin Türkiye'de Ramazan İzlenimleri

Huzur Ve Bereket Ayı Ramazan- Misafir Öğrencilerin Türkiye'de Ramazan İzlenimleri
YTB Türkiye Bursları programı kapsamında Türkiye'de eğitim alan farklı ülkelerden Müslüman öğrenciler, ramazan izlenimlerini paylaştı- Sudanlı Abubaker Ahmed Abakar Omer:- "Türkiye'deki ramazan kültürü beni şaşırtmadı sanki kendimi ülkemde gibi hissediyor

ANKARA (AA) - MUHAMMET İKBAL ARSLAN - Ramazan ayını ailelerinden kilometrelerce uzakta Türkiye'de geçiren misafir Müslüman öğrenciler, ramazana ilişkin izlenimlerini paylaştı.

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı'nın (YTB) yürüttüğü Türkiye Bursları programı kapsamında Türkiye'de eğitim alan öğrenciler, AA muhabirine Türkiye'de ramazan hakkında konuştu.

Gazi Üniversitesinde Türkçe üzerine yüksek lisans yapan Sudanlı Abubaker Ahmed Abakar Omer, 8 ay önce geldiği Türkiye'de ilk ramazanını geçirdiğini söyledi.

Omer, "Türkiye'deki ramazan kültürü beni şaşırtmadı sanki kendimi ülkemde gibi hissediyorum. Yemekler farklı olabilir ama iftar kültürümüzde çok farklılık yok. İnsanlar tıpkı Sudan'daki gibi iftar yapıyorlar." dedi.

- "Sudan yemeklerini çok özlüyorum"

Türkiye'de iftarda meyve suyu gibi içeceklerin çok tüketildiğini belirten Omer, "Sudan'da hibiskus çayı ve hurma daha çok tercih ediliyor. Türkiye'de genellikle yemekler çorba ve pilav eşliğinde oluyor. Türkiye'de bulunmayan Sudan yemeklerini çok özlüyorum. Türkiye'de gün biraz daha uzun sürüyor, Sudan'da daha kısa." diye konuştu.

Omer, Türkiye'de iftarın ardından dini ve kültürel etkinlikleri çok iyi değerlendirdiğini kaydederek, "Biz Sudan'da iftarın ardından 10 rekat teravih namazı kılıyoruz. Türkiye'de ise 20 rekat kılınıyor." ifadelerini kullandı.

Genelde yurtta bazen de dışarıda iftar yaptığını söyleyen Omer, "Bir iftarı Hacettepe Üniversitesi'nde yaptık. İftardan önce ilahi dinledik ve Kur'an-ı Kerim okundu. İftardan sonra ise kültürel etkinlikler oldu. Çok beğendim. Sudan'da bu tür programlar yok. Millet geliyor iftardan önce muhabbet ediyor sonrasında ise konuşma yoksa dağılıyor. Türkiye’deki etkinlikler daha renkli oluyor, bu da benim hoşuma gidiyor." diye konuştu.

Omer, Sudan'da halkın çok büyük bir kısmının oruç tuttuğunu ve lokantaların ramazanda açılmasının yasak olduğunu belirterek, Türkiye'de ise lokantaların oruç tutmayanlar için açık olduğunu söyledi. Omer, "Ancak Türkiye'de iftar vakti ramazanın maneviyatını hissediyorsun." dedi.

"Uluslararası öğrencilerle birçok anım var"

Ankara Üniversitesi'nde İşletme Bölümü öğrencisi Bosna Hersekli Lamija Brkic ise bu yıl Türkiye'deki 3'üncü ramazanı geçirdiğini ifade etti. Brkic, "Türkiye'de geçirdiğim ilk ramazana dair çok güzel anılarım var. Evimin dışında ilk ramazanı Türkiye'de geçirmiştim ve uluslararası öğrencilerle birçok anım var." diye konuştu.

Türkiye'ye ilk geldiğinde ailesiden uzak kaldığı için garip hissettiğini söyleyen Brkic, "Şu anda çok daha iyi hissediyorum. Kendimi geliştirdiğimin farkındayım. Sanki 3 yıl değil de 30 yıl geçmiş gibi." diye konuştu.

Brkic, birçok Türk arkadaşının olduğunu ve her akşam birilerinden davet aldığını, ülkesiyle Türkiye arasında bazı konularda farklılıklar olsa da manevi olarak Türkiye'ye alıştığını anlattı.

İki ülke arasında kültür olarak da çok büyük benzerlikler olduğunu belirten Brkic, "Ancak Bosna'daki Boşnak böreğinin tadını Türkiye'de hiçbir yerde bulamıyorum maalesef. Ülkemde, Boşnak böreğinin farklı türleri iftar menülerinin de vazgeçilmezi." dedi.

Brkic, "Türkiye ve Bosna Hersek'te ramazan gelenekleriyle ilgili büyük benzerlikler olduğunu" belirterek "Bosna'da insanlar Türkiye'ye göre camilerde daha fazla zaman geçiriyor." ifadesini kullandı.

- "Türkiye'de en çok hoşuma giden ramazan davulcusu"

Afganistanlı Ahmad Khan Dawlatyar, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğrencisi olarak 3,5 yıldır Türkiye'de yaşadığını anlattı.

Türkiye'de ramazanın coşkuyla kutlandığını söyleyen Dawlatyar, devlet kurumları, hayırsever iş adamları ve STK'lar tarafından birçok yerde iftar programları düzenlendiğine işaret etti.

Dawlatyar, "Benim Türkiye'de en çok hoşuma giden ramazan davulcusu. Sahur vakti davullar çalınıyor ve insanlar ramazanın sonunda davulculara para veriyor. Aynı şekilde bizim ülkemizde de var. Ancak bizim ülkemizde davulcu geleneği sadece köylerde var, şehirlerde yok. Türkiye'de ise büyükşehirlerde bile var." dedi.

Afganistan'da ramazan boyunca iftar için insanların cami ve mescit gibi yerlere yemeklerini götürerek paylaştıklarını dile getiren Dawlatyar, "Ancak iftar, Türkiye'de daha organize yürütülüyor. Türkiye'nin bu konuda hem tecrübesi hem de imkanı daha fazla. Bizim ülkemizde bu imkanlar yok. Bunu çok seviyorum. Ülkeme gittiğim zaman bu kültürü yaymaya çalışacağım." şeklinde konuştu.

Dawlatyar, "Afganistan'da teravih her cami ve mescitte hatimli kılınıyor. Türkiye'de ise her camide bu yok." dedi.

"İftarda genellikle ramazan şerbeti, baklava ve ramazan pidesini çok seviyorum." diyen Dawlatyar, ülkesinde ramazan pidesinin daha küçük boyutta yapıldığını belirtti.

Dawlatyar, Türkiye'de uluslararası öğrencilerle iftar yapmanın çok hoşuna gittiğini söyleyerek, "YTB bu ramazan Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesiyle ramazan boyunca iftar organize ediyor. Her gün bir ülke kendi kültürü ve yemeklerini tanıtıyor. 300 kişiye kadar uluslararası öğrencinin katıldığı iftarlarda, ev sahibi ülke öğrenciler, ülkelerinin özel yemeklerini de katılımcılara ikram ediyor. " dedi.


Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.