İtalya Cagliari

Bu sefer bilimsel bir toplantı için yollardayız. Refakatimde çok sevdiğim, öğrencim, sonra asistanım, doktora öğrencim, şimdi Prof. olan biri var. Müşterek olarak hazırladığımız bilimsel çalışmaları sunmaya gidiyoruz. Akdeniz’de Sardinya adasında yer alan Cagliari’ye Roma’dan uçakla geçiyoruz.

Sardinya Özerk Bölgesi, İtalya Cumhuriyeti'nin ana İtalya yarımadasının batısında bulunan Sardinya adasının mahallî idaresi için özel statülü bir bölgedir. Bu özerk bölgenin başkenti Cagliari ‘dir. Böylece Sardinya Özerk Bölgesi İtalya'nın idari özerklik verilmiş diğer bölgelerinden daha farklıdır. Konya İlimizin yarısı kadar büyüklükte olan bu Adanın toplam nüfusu 1.7 milyon, başkent Cagliari’ nin nüfusu ise 160 bin kadardır.

Roma’dan 1 saatlik uçuş ile Cagliari Havalimanına iniyoruz. Uçakta yukarıdan görülen büyük havuzlar dikkatimi çekiyor. İniş sonrası önceden rezerve ettiğimiz otelimize geçiyoruz. Bu toplantı için değişik ülkelerden onlarca insan var. Sardinya’nın en güneyindeki kıyı şeridinde yer alan Cagliari, güzel tarihi merkezi, canlı yemek kültürü, iyi bir eğlence hayatı, muhteşem bir şehir plajı ve şehrin spor ve açık hava faaliyetleri kadar, harika doğasıyla hoş ve sakinliği ve duru denizi ile dikkat çekiyor. Öyle çok lüks, şatafatlı oteller, gürültülü trafiği de yok, turist sayısı da pek fazla değil gibi görülüyor.

Akşam olmadan sahilde kısa bir yürüyüş için çıkıyorum. Burada sahilin önü öyle lüzumsuz binalarla işgal edilmemiş. Aksine insan için yürüyüş yolları ve bisiklet için ayrı bir güzergâhlar ayrılmış. Denizinin duruluğu ve sakinliği, Akdeniz’de esen ılık rüzgârla yüzünüzü sıyırıyor, ruhunuzu dinlendiriyor. Sahil kenarlarında güneşe karşı uzanmış dinlenen, ara sıra balık tutan insanlara da rastlamak mümkün. Sahil ile arasında yol olan eski binaların dikkat çekici bir tarihi dokusu da yok diyebilirim.

Çok da büyük olmayan şehirde seyahat etmek kolay oluyor. Biraz engebeli küçük meydanlara ve dar sokaklara sıkıştırılmış yüksek olmayan eski evler, meydanlarda küçük kiliseler şehrin en cazibeli noktaları diyebiliriz. Küçük olan limanından dünyaya tuz, çinko ve kurşun ihracatı yapılıyormuş. Yamaçlar kurulu villa tipi evler de dikkat çekiyor. Uçaktan inerken gördüğümüz küçük göletlerde tuz üretimi yapılıyormuş. Hakikaten cezbedici, bu havuzları grup halinde ziyaret ediyoruz.

Şehrin oldukça düzgün ve yeterli yağış alması sebebiyle dar alanlara sıkıştırılmış küçük ancak tipik Akdeniz bitkileriyle kaplanmış parkları, tam bir yeşilin ve huzurun yerleri olarak sakinlerini ağırlıyor. Sıkça rastlanan küçük büfelerde satılan dondurma en çok tercih edilen ikramların başında geliyor.

Kongreden bulduğumuz boşluklarda kısa aralıklarla seyahatler yapıyorum. Milli kimliğini üst seviyede tutan, tipik Akdeniz halkının sıcaklığını taşıyan, sempatisi ile ön plana çıkan halkını selamlıyorum. Diğer İtalyan şehirlerinde olduğu gibi merkezde ve sokaklarının darlığı ile bilinen İtalya’da el yapımı mantılar açan, börekler kesen kadınlarına rastlamak mümkün. Yükseklere çıktıkça da şehrin yeşilliği arasında Akdeniz’in mavilini ve temizliğini yaşamak harikulade denebilir.

Akşam oluyor, yemek için güvenilir bir yer arıyoruz. Birkaç yere baksak da hoşumuza gitmiyor. Bizdeki gibi yemek kültürü yok. Her nereye varsak makarna ve balık ağırlıklı yemeklerle karşılaşıyoruz. Otel sahibine soruyor, kaldığımız otelden yardım alarak hemen yanda balık lokantasına geçiyoruz. Yemek listesinde ekmek ve balık dilimlerinin ücreti yazıyor. Balık tamam da ekmeğin dilimi şaşırtıyor. Yani balıkla beraber yediğimiz ekmeğin dilimini de saymak gerekiyor. Ekmek ve balık da oldukça pahalı.

Balık ve dilimlerimizi sayarak yemeği bitiriyor, tam da doymasak da hesabı ödemeye geçiyoruz. Hesap neredeyse yediğimizin 2 katı geliyor. İtiraz ediyorum ve kemen üstümüzde ki kamerayı göstererek ne yediğimizi görebilirsiniz diyorum. Yediğimiz ekmek ve balık dilimlerini söyleyerek yediğimiz kadar ödeme istiyoruz. Küçük bir münakaşadan sonra yediğimiz kadar olmasa da, biraz düşürerek ödüyoruz. Bu başka ülkelerde yaşamadığım, ancak İtalya da bu şekilde yaşadığım üçüncü kötü olaydan biriydi.

Toplantı sonrası Gala gecesinde yöresel kıyafetleri ile ekiplerin özel müzik ziyafetini ile uğurlanıyoruz. Bu bir bilimsel bir toplantı olması ile diğer ülkelerden gelen yeni dostlar kazanıyoruz. Bunların birçoğu Ülkemi ziyaret etmiş olmakla birlikte Ülkemizdeki gelişmelerini soran dostlara gereğini yapıyorum.

Cagliari denize ve sakin bir tatile meraklı olanlar için görmeye değer desem de Ülkemde buradan çok daha fazlasına sahip olan yerler var diyeceğim.