Konya Refah katliamı sonrası sokaklara döküldü: Kınama dönemi sona erdi

Gazze ile başlayan ve Refah katliamı ile zirveye çıkan Filistin soykırımı Konya'yı ayağa kaldırdı. Konyalı vatandaşlar organize ettikleri yürüyüşte Filistin bayrakları ve pankartları taşıyarak İsrail'i kınadı. Yürüyüş Zafer Meydanı'ndan başladı ve Mevlana Kültür Meydanı'nda sona erdi.

KAFASI KOPMUŞ ÇOCUKLAR, BEDENİ KÖMÜRE DÖNMÜŞ CESETLERE DİKKAT ÇEKTİ

Yürüyüşte Gazze'deki katliama dikkat çeken Konya Sivil Toplum Platformu Başkanı Adem Ceylan, "Muhterem Müslümanlar, İnsanlık tarihinin en utanç verici dönemlerinden birinde yaşıyoruz. İnsanlığın bir bölümü ömrünü uzatacak, hayat konforunu artıracak politikalar peşindeyken, diğer bir bölümü ölümlerden ölüm beğeniyor. İnsanlığın bir bölümü kutuplardaki fokları kurtarmaya çalışırken, diğer tarafta kafası kopmuş çocuklar, bedeni yanarak kömüre dönüşmüş cesetler arasında hayatta kalmaya çalışıyor. Yaşamaya demiyorum bakın, hayatta kalmaya çalışıyor. Toplumların Allah tarafından helak edilmeleri sonlandırılmış olmasaydı yüz kere helak edilmiş, yüz kere yerin dibine geçirilmiş olurduk" dedi.

YAHUDİLER BELA OLDUKLARINI GÖSTERDİ

Tarihte Yahudilerin konumuna dikkat çeken Ceylan sözlerini şöyle sürdürdü: "Allah'a isyanla, peygamberlerini öldürmeyle meşhur olmuş Yahudiler, insanlığın başına gelmiş en büyük belalardan biri olduğunu yeniden göstermiş oldu. 8 aydır, insanlığı köleleştirmeyi kendisine inanç bellemiş azgın bir topluluğun kardeşlerimize yaptığı zulmü seyrediyoruz. Her türlü silahı acımasızca kullanan bu çapulcu sürüsü ümmet olamamış müslümanların izzet ve şerefinin üzerinde tepiniyor. Müslüman ülkelerin yöneticileri, orduları bu vahşeti seyrediyor. Emperyalist devletler İsrailin arkasında duruken müslümanlar bir avuç kardeşlerini koruyamıyor. Aç kalmış kardeşlerine gıda bile ulaştıramıyor."

"UTANÇ İÇİNDEYİZ"

Hilafeti kaybettiğimiz andan beri zulme maruz kaldığımızı anımsatan Ceylan şunları kaydetti: "Birliğimizi ve hilafetimizi kaybettiğimiz günden beri aynı şeyleri tekrar yaşıyoruz. Afganistan’da yaşadık, Irakt’a yaşadık, Suriye’de yaşadık. Doğu Türkistanda, Filistinde ve Myanmarda hala yaşamaya devam ediyoruz.Aksa tufanı bize çok önemli şeyler öğretti. Bir avuç korkusuz Müslüman'ın yeryüzünün en büyük askeri gücü zannedilen İsrail'i nasıl da maymuna çevirdiğini gördük. Eğer inanırsak tek güç ve kuvvet sahibinin Allah olduğunu yeniden öğrendik. Allah’ın yardımını celbedecek bir gayret ortaya koyarsak yeryüzünün en büyük ordularına bile galip gelebileceğimizi öğrendik. İzzet ve şerefin cihatta olduğunu öğrendik.Kafirlerin sözden, edebiyattan değil güçten ve mücadeleden anladığını öğrendik. Bir Yasin'in 105 füzesinin 1000 kınamadan daha etkili olduğunu öğrendik. Küresel kuruluşların, birleşmiş milletlerin, nato’nun hiçbir işe yaramasın diye kurgulandığını öğrendik. İnsan haklarının Yahudi haklarından ibaret olduğunu öğrendik. Cihad ederek kendimiz almazsak hiçbir insani hakkın gönüllü olarak bize verilmeyeceğini anladık. Utanç içindeyiz kardeşlerim. Çaresizliğimiz, acizliğimiz sebebiyle utanç içindeyiz. Bu eylemlerde bir araya gelişimizi Rabbimizin mazeret olarak bizden kabul etmesini talep ediyoruz."

"KINAMA DÖNEMİ BİTMİŞTİR"

Müslüman toplumların yöneticilerine seselenen Ceylan sözlerini şöyle noktaladı: Buradan müslüman toplumların yöneticilerine sesleniyoruz. Kınama dönemleri bitmiştir. Harekete geçmeden, silahla mücadele etmeden hiçbir sonuç elde edilemediğini görmüş olduk. Kafirlerin İsrail'i desteklediği gibi sizin de Gazze’yi desteklediğinizi görmek istiyoruz. İsrail denilen bu terör şebekesi ile yapılacak her türlü ilişki gayri ahlaki ve gayri meşrudur. Hiçbir yetkilisi ülkemiz sınırları içerisine alınmamalıdır. İşgal ve savaş bitmeden asla normal ilişkiler kurulmamalıdır. Türkiye’den savaşmak üzere İsrail ordusuna katılan herkes vatandaşlıktan çıkarılmalı ve ülkemize geri alınmamalıdır. Hangi ülke uğruna savaşıyorlarsa orada kalmaları sağlanmalıdır. İslam ülkeleri ile ortak bir irade ortaya koymanın imkanları aranmalıdır. Savaşı sonlandıracak askeri, siyasi ve ticari tedbirler alınmalıdır. HAMAS’ın meşruiyetini tartışmaya açacak, HAMAS’ı denklemin dışında bırakacak hiçbir senaryo kabul edilmemelidir. Allah’ım, bizlere başta Siyonist İsrail olmak üzere bütün müstekbirlerle hesaplaşacağımız imkanlar ver. Bizi Mescidi Aksanın kurtuluşuna amil eyle. Kassamın askerleri gibi izzet ve şerefle savaşacak ordunun askerleri eyle. Senin adınla savaşan kardeşlerimiz muzaffer eyle. Kafirleri zelil ve sefil eyle"