Kovid-19 salgınında tansiyon hastalarına "Hekim bilgisi olmadan ilaç kesilmemeli" uyarısı

Kovid-19 salgınında tansiyon hastalarına "Hekim bilgisi olmadan ilaç kesilmemeli" uyarısı
Türk Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıkları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ülver Derici:- "Pandemi sürecinde bazı tansiyon ilaçlarının bu hastalığı kolaylaştırabileceğine dair bilgi edinmiş olabilirsiniz. Ancak bu bilgilerin kesinliği olmadığı gibi tamamen hatalı olma ihtimalleri de mevcuttur"- "Bu konudaki çalışmalar devam etmekte olup hekiminizin haberi olmadan hiçbir ilacınızın kesilmemesi en uygun olandır. Keza bu ilaçların kesilmeleri özellikle kalp hastalığı olan bir bireyseniz sizi daha büyük

ANKARA (AA) - YEŞİM SERT KARAASLAN - Türk Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıkları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ülver Derici, "(Kovid-19) Pandemi sürecinde bazı tansiyon ilaçlarının bu hastalığı kolaylaştırabileceğine dair bilgi edinmiş olabilirsiniz. Ancak bu bilgilerin kesinliği olmadığı gibi tamamen hatalı olma ihtimalleri de mevcuttur. Bu konudaki çalışmalar devam etmekte olup hekiminizin haberi olmadan hiçbir ilacınızın kesilmemesi en uygun olandır." dedi.

Derici, Dünya Hipertansiyon Günü dolayısıyla AA muhabirine yaptığı açıklamada, hipertansiyonun kan basıncının insan sağlığına zarar verecek düzeylere kadar yükselmesi olarak tanımlandığını söyledi.

Büyük tansiyonun 140 mmHg veya küçük tansiyonun 90 mmHg rakamlarının üzerine ulaşması ile bu zararların başladığına dikkati çeken Derici, şeker, böbrek, kalp hastaları için bu eşik değerin 130/80 mmHg olarak kabul edildiğini vurguladı. Derici, kan basıncının en ideal olarak kabul edildiği rakamın ise 120/80 mmHg olduğunu söyledi.

Derici, hipertansiyonun yaş ilerledikçe görülme sıklığının arttığını, bazen tek başına görülebilirken, bazen de böbrek hastalıklarının, bazı hormonal bozuklukların, uyku apne hastalığının habercisi de olabildiğine işaret etti.

- "Hipertansiyonun görülme sıklığının artacağı tahmin ediliyor"

Türkiye'de hipertansiyon görülme sıklığının giderek arttığının vurgulayan Derici, "Hipertansiyon görülme sıklığı 1964 yılında yüzde 10-14, 1984'te yüzde 24-36 iken 2003 ve 2012'de yapılan çalışmalarda ise yüzde 31,8 -30,3 oranlarında saptanmıştır. Önümüzdeki 25 yıl içinde hipertansiyonun görülme sıklığının giderek artacağı ve tüm dünyada 1,5 milyara yakın hastayı etkileyeceği tahmin edilmektedir. Bu veriler, 18 yaşının üstündeki bireylerin verileri olup her 10 yetişkin insandan 3 tanesinde hipertansiyon olduğunu göstermektedir." bilgisini paylaştı.

Prof. Dr. Derici, hipertansiyonun Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, oluşturduğu sonuçlar itibarıyla "önlenebilir ölüm nedenleri" içinde birinci sırada yer aldığını belirterek, "Sağlık Bakanlığı Ulusal Hastalık Yükü verilerine göre, büyük tansiyon erkeklerde 4., kadınlarda ise 3. sırada sakatlık sebebi olarak kaydedilmiştir." dedi.

- "Hipertansiyon, sessiz katildir"

Derici, tansiyon yüksekliğinin baş ağrısı ya da baş dönmesi, kulak çınlaması, denge bozukluğu, kendini kötü hissetme, halsizlik, görme bozuklukları, enseden başlayan daha sonra tüm kafaya yayılan ağrı, zaman zaman burun kanaması ile kendini gösterdiğini ifade etti.

Bazen ilk hastaneye müracaat nedeninin inme, körlük, böbrek yetmezliği ve kalp yetmezliği olabildiğini anlatan Derici, bu durumların hipertansiyonun sebep olduğu, kişide sakatlık ve ölüme neden olacak ciddi durumlar olduğunu vurguladı.

Derici, ikincil hipertansiyon denilen ve hipertansiyonun hastalığa eşlik ettiği durumlarda ise temel sebebin böbrek, kalp ya da hormonal bozukluklar olduğunu ve bunlara ait bulgular ve yakınmalarla da hekime başvurulabildiğini aktardı.

Hiçbir şikayet olmaksızın da hipertansiyon görülebildiğine işaret eden Derici, "Bu nedenle hipertansiyon, sessiz katildir ve hiçbir yakınmanız yokken bile yılda en az bir kez yapılacak bir tansiyon ölçümü ile ancak bu katili fark edebilir, gerekli önlem ve tedavilerle uğrayacağınız zararlardan kurtulabilirsiniz." diye konuştu.

- "Masalarda mümkün olduğunca tuzluk bulundurulmamalı"

Derici, ideal kilonun üzerine çıkılması, yüksek kalorili, yağ ve kolesterolden zengin gıdalarla beslenilmesi, hareketsiz yaşam, sigara tüketilmesi, aşırı tuzlu beslenilmesi ve aile öyküsünün bulunmasının, hastalık oluşumunu kolaylaştıran faktörler olduğunu dile getirdi.

Hipertansiyondan korunmak için belirtilen risk faktörlerinden uzak durulması gerektiğini ifade eden Derici, şunları kaydetti:

"Fast food gıdaların da aşırı tüketiminden kaçınılmalı, lifli gıda, sebze ve meyve önceliği olan öğünlerle beslenilmeli, masalarda mümkün olduğunca tuzluk bulundurulmamalı, düzenli yaşam tarzı benimsemeli, uyku düzenli ve yeterli olmalı, stres katsayısını artıracak olaylardan uzak durulmalı."

- "Hekim bilgisi olmadan ilacı kesmeyin"

Prof. Dr. Derici, tedavide her hastaya aynı tip ilacın kullanılmadığına dikkati çekerek, tansiyon ilaçlarının mutlaka düzenli alınması gerektiğini söyledi.

"İlacınızı unuttuğunuzda gün içinde hatırladığınız zaman alabilirsiniz ancak o gün bittiğinde ertesi gün çift doz ilaç alarak hata telafi edilmemelidir." uyarısında bulunan Derici, ilaçların hekim bilgisi olmadan bırakılmamasının önemine işaret etti.

Derici, hipertansiyon ve yeni tip koronavirüs (Kovud-19) ilişkisine ilişkin de değerlendirmede bulunarak, şunları kaydetti:

"Pandemi sürecinde bazı tansiyon ilaçlarının bu hastalığı kolaylaştırabileceğine dair bilgi edinmiş olabilirsiniz. Ancak bu bilgilerin kesinliği olmadığı gibi tamamen hatalı olma ihtimalleri de mevcuttur. Bu konudaki çalışmalar devam etmekte olup hekiminizin haberi olmadan hiçbir ilacınızın kesilmemesi en uygun olandır. Keza bu ilaçların kesilmeleri özellikle kalp hastalığı olan bir bireyseniz sizi daha büyük olumsuzluklarla karşı karşıya getirebilir."

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.