Ömür boyu unutmayacağım

Ömür boyu unutmayacağım
Konyaspor’un 2-0 geriden gelip 3-2 kazandığı maç herkesin hafızalarında derin bir iz bırakmıştı ama bir kişi bu maçı asla unutmayacak. Bu isim Selim Ay… Çünkü bu maç onun Süper Lig’deki ilk maçıydı…

Torku Konyaspor’un genç yıldızı Selim Ay ile A’dan Z’ye merak edilen her şeyi konuştuk. Tüm sorulara içtenlikle cevap aldığımız samimi röportajla siz değerli okuyucularımızı baş başa bırakıyoruz.

 

Röportajımıza futbola başlama hikâyenizle başlayalım. Futbolla tanışmanız nasıl oldu?

Futbola 7 yaşında yaz okuluna giderek başladım. Çok seviyordum futbolu, ailem de destekliyordu. Heves ederek, merak ederek başladım.

Futbola başladığınız dönemde idolleriniz var mıydı? Aslında daha da önce futbola başladığınızda hangi mevkide oynadığınızı sormak gerek.
Futbola ilk başladığım zamanlar forvette oynuyordum. O zamanlar Antalya Gol Kralı da olmuştum. Konya’ya orta saha olarak geldim. Arkadaş sakatlandı, o vesileyle defansa geçtim. Buradan önce o konumlarda hiç oynamamıştım. İdollerim vardı tabi. Büyük takımlarda oynamayı hep istemişimdir. Milli Takım’da forma giymek idollerim arasında. Hayaller olmadan olmaz. 

Peki Konyaspor ile tanışmanız nasıl oldu?
Konyaspor’un alt yapısına 2008 yılında geldim. O zamanlar amatör takımın kaptanı buranın menajeri ile takım arkadaşıydı. Kaptan, menajeri arayarak bağlantıyı kurdu. Seçmelere geldim o sayede ve seçildim. Yani ağabeyin vesilesiyle oldu. 

20131125aw001069_10.jpg

Konyaspor’da çıktığınız ilk Süper Lig maçını hatırlıyor olmalısınız. O maç öncesinde neler hissettiniz? Maç sizin açınızdan nasıl geçti?
Benim çıktığım ilk süper lig maçı zaten Konya için tarihi bir maçtı, Fenerbahçe maçıydı. 2-0’dan 3-2’ye çevirdiğimiz maç. Tecrübeli ağabeylerimize sorduğumda diğer maçlardan hiçbir farkının olmadığını ama hatanın affedilemeyeceği bir maç olacağını söylemişlerdi. Maçta 2-0 geriye düştük önce. 3-2’ye çevirmek nasip oldu. Bu maçı ömür boyu unutamayacağım, nostaljik bir anı olarak kalacak ben de. Tarih yazılan bir maç oldu. Kimsenin unutamadığı bir maç oldu. Maç öncesinden ziyade sonrasındaki hislerim anlatılmaz yani. O gün bayram havası vardı, şampiyon olmuşuz gibiydi. Çok iyi bir maçtı. 

Ruh halinizi, oynadığınız futbola yansıtır mısınız? Mesela moraliniz çok bozuk olduğunda her şeyi bir kenara bırakıp o maça çıkar mısınız yoksa olumsuz ruh halinizi sahaya yansıtır mısınız?
Ruh halimi hiçbir zaman oynadığım maçta yansıtmam. Kafaya takmam öyle şeyleri. İdmana bile kolay kolay yansıtmam. Canım sıkkın olsa bile makara yaparak unutmaya çalışırım. 

aa_picture_20140405_2009102_high.jpg


Özelliklerinizden bahseder misiniz? Hangi özellikleriniz ön plana çıkıyor?
Biraz hırçın oluşum, hata yaptığım zamanlar sorumluluktan kaçmayışım. Bir maça odaklandığım zaman genelde başarısızlıkla sonuçlanmıyor. Beni ön plana çıkaran samimi oynayışımdır. Mütevazı olamıyorum. (Gülüyor)

Antrenman dışında ekstra ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
Antrenmandan önce fitness yapıyoruz. Antrenmandan sonra da yan toplar, uzun toplar yapıyoruz. Tabi çok yorulmadığımız zamanlar. 

En iyi bulduğunuz yönünüz nedir?
Hiçbir şekilde yalan söylememem. Hayatta kin gütmem. Saha içinde ise en iyi bulduğum yönün kendimi hep pozitif yönde şartlandırıyor olmam. Hata bile yapsam yıldıramaz bu beni. Saha içinde kendi kendime konuşurum. Mesela taraftar baskısı varsa deplasmanda, onu atmak için bağırırım maç esnasında. Görmez kimse onu. Kendimi oyunda tutmak için konuşurum.

aa_picture_20141024_3611342_high.jpg

Örnek aldığınız bir futbolcu var mı? Varsa neden o isim?
Erdinç Yavuz ağabeyim. Her zaman söylerim, Erdinç ağabeyin bende emeği çok büyük. Buralara gelmemdeki en büyük faktör diyebilirim. Bana hep destek oldu. Ben de onu hep örnek aldım. Zaten manevi babam gibi, her yerde söylerim. 

Mesut Bakkal’ın gönderilmesinin asıl sebebi ne? Mesut Bakkal’ın gönderilmesi doğru bir seçim mi? Aykut Kocaman ile anlaşma sağlanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Aykut Kocaman’dan beklentileriniz neler?
Bunlardan sadece şuna yorum yapabilirim. Mesut Hoca’nın gönderilme sebebi diye bir şey yok. Eleştiriler elbette olacak, hocaya da olacak ama hocayı eleştiren birisine sen on biri yap dediğin zaman hemen hemen aynı on biri yapacaktır. Biz futbolcular olarak son üç dört maçtır pek iyi değiliz, bunun farkındayız. Basında camiadan ve taraftardan özür diledim zaten bu yüzden. Bunu düzeltmek bizim elimizde. Mesut Hoca ile yollarımız ayrıldı. Gelen Aykut Hoca taze bir kan, isim yapmış bir hoca. Aykut Kocaman’ın duruşu, ismi tartışılmaz. Bize de faydalı olacağına inanıyorum. İnşallah sene başındaki hedefimize biraz daha yaklaşacağız. Bu Mesut Hoca ile olmadı diye bir şey yok. Bazen kan değişikliği iyi olur. 

10419404_10152833323774560_8492735100511714506_n.jpg

Konyaspor’da bu sene takım ruhunu göremiyoruz. Futbolcular formsuz ve bu nötr havaya uyum sağlıyorlar. Konyaspor’daki performans düşüklüğünü neye bağlıyorsunuz?
Performans düşüklüğü değil de bu sene beklenti çok fazlaydı. Biz aslında bunun yanlış olacağını biliyorduk Yanlış yönlendirildiğini de biliyorduk. Basamak basamak geçmek gerekiyor. Her maç olarak bakmak gerekiyor. Geçen seneki oyunumuzdan dolayı transferler yapıldı. Herkes UEFA dedi. Yeni stadyumun açılışıyla herkesin beklentisi büyüdü. Takım normal oynasa bile yetmiyor. Biz bunun farkındayız. Form düşüklüğü tabii ki de olacak. Kendi aramızda da konuşuyoruz bunu. İyi ki form düşüklüğü bu haftalarda yaşanıyor, yirmi altıncı, yirmi yedinci haftalarda da olabilirdi. Her takımda bu olur. Her dönem yaşanabilir. Büyük takımlarda da oluyor. Bunun erken olması üzücü bir şey değil. Sonuna kadar böyle gidecek diye bir şey yok. Takım ruhunu performansla değerlendirmiyoruz. Kendi içimizdeki ruhu bozmadığımızı düşünüyorum. Evet, herkes çok şey yapmak istiyor ama baskı olunca üretkenlikte sıkıntı çekebiliyoruz. Önümüzdeki maçı kazandığımız takdirde bunu atlatacağımızı düşünüyorum.

10698545_10152826579884560_5982340490860134141_n.jpg

Gekas’ın gönderilerek Hasan Kabze, Djalma ve Hleb dörtlüsünün bozulmasının takıma negatif etkilerinin olduğunu düşünüyor musunuz?
Bir laf var, “kaçan balık büyük olur” diye. Gekas doğru dürüst gol atmamıştı. Şimdi performansı yüksek olduğu için herkes “Gekas niye kalmadı?” diye sorguluyor. Sene başından beri hiçbir maça düşünülen takım anlamında çıkamadık. Her maçta sakatlarımız oldu. Sakatların yerine oynayanlar da iyi oynadı, bu yanlış anlaşılmasın. Bir beklenti içine girilmişti. O da olmadı. Gekas konusunda dediğim gibi son zamanlarda kıymete bindi. Gekas’ın futbolculuğu hiçbir şekilde tartışılmaz ama gönderildiğinde kimse yanlış olarak bakmamıştı. Gol atmaya başlayınca gönderilmesi yanlış olarak görülmeye başladı. Aynı şeyi ilk gönderildiğinde deselerdi haklılardı. Şimdi geçerli değil.

 

Takımda neşe kaynağı olarak niteleyebileceğiniz arkadaşlarınız/abileriniz kimler? En iyi anlaştığınız isimler kimler?
Takımın neşe kaynağı benim zaten. (Gülüyor) En çok anlaştığım kişiler de Recep, Tolga, Ömer Ali. Ama Recep’in yeri farklı…

Birçok futbolcunun playstation tutkusu vardır. Siz de seviyor musunuz playstation oynamayı?
Tabii. Samuel Eto’o nerdeyse onu alıyordum bir ara. Şimdi yaşlandı, fazla formda değil. PES’de kolay kolay yenemiyorlar beni. PES’çiyiz biz FİFA’cı değil. 

 

Favori takımınız var mı?
Barcelona favorimdir. Süper lig takımlarının hepsi aynı benim gözümde. Baktığın zaman Konyaspor da büyük bir takım, büyük olarak nitelendirilen takımlarla hemen hemen aynı. Daha iyi olduğumuz mevkiler var hatta. Sadece isim farkı işte. O da yıllardan beri süregelen alışılmışlıktan dolayı.

10616174_10152961435624560_1235004110066474488_n.jpg 

Ne tarz müzikler dinlemekten hoşlanırsınız?
Her tarz dinliyorum da türkülerin yeri başka. Zaten sazda öğreniyorum. 

Şimdiye kadar izleyip de “film dediğin böyle olur” dediğiniz bir film oldu mu hiç? 
Bizim bir hikâyemiz vardı, UMUT filmiyle alakalı. O yüzden yeri başkadır. Babanın oğluna “senin için senden vazgeçtim” demesi bitirdi beni. Bir de iki üç kere izledim. Ağladım yani. Duygusalımdır zaten. 

Unutamadığınız bir anıyı bizimle paylaşır mısınız?
Altyapıda oynadığım zamanlar baya zorluk çekiyordum. Altyapıdan çok sevdiğim bir arkadaşım var Yusuf diye. Para ihtiyacım olmuştu. Hiçbir yerden tedarik edememiştim. Telefonunu satmıştı. Onu harbiden hayatım boyunca unutmam. Sırf bana para vermek için telefonunu satmıştı. 
(Ropörtaj:Emine Şeyma Yıldız)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.