TBMM Genel Kurulu

TBMM Genel Kurulu
TBMM Başkanvekili Aydın:- "Fiili bir takım durumlar oluşturmak, hakaret etmek, kavga meydan vermek, kürsüyü işgal etmek ne milletvekiline ne Meclisin mehabetine ne de aziz milletimizin vakarına uygun düşmez"- AK Parti Grup Başkanvekili Bostancı: - "Hiç ki

TBMM (AA) - TBMM Başkanvekili Ahmet Aydın, "Fiili bir takım durumlar oluşturmak, hakaret etmek, kavga meydan vermek, kürsüyü işgal etmek ne milletvekiline ne Meclisin mehabetine ne de aziz milletimizin vakarına uygun düşmez." dedi.

TBMM Genel Kurulunda, bugün yaşanan tartışmanın ardından verilen aradan sonra grup başkanvekilleri yerlerinden söz aldı.

CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, kamuoyunu, anayasa değişiklik teklifiyle ilgili bilgilendirme çabasında olduklarını bildirdi.

Gök, "Yaşanan şiddet görüntüleri tasvip edilemez. Fatih Şahin kardeşimizin operasyon geçirdiğini öğrendim, kendisine geçmiş olsun diyorum. Bu olaylar sırasında, başta milletvekilimiz Fatma Hürriyet Kaplan olmak üzere yaralanan tüm arkadaşlarımıza geçmiş olsun diyorum." diye konuştu.

Önemli olanın halkın bilgilendirilmesine olanak verilmesi olduğunu aktaran Gök, "Ankara Valiliğinin bir ay süreyle aldığı yasak kararlarının ardından biz görüşlerimizi nasıl açıklayacağız? Tüm çabamız yapılacak bu uygulamlarda hakkaniyetli olunması ve meşru kanallarını açılmasıdır." ifadesini kullandı.

MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, kürsü masuniyetinin, kürsüde sadece hatip varken değil her zaman korunması isteyerek, "Kürsüyü işgal kendi kendimizi inkardır. Kürsü masuniyetini ihlal eden davranışlar hiçbir şekilde kabul edilemez. Bundan sonra kürsü masuniyetine zarar veren davranışlara meydan verilmemesini temenni ediyorum." dedi.

Genel Kurulda yaşanan olayların gözlerinin önünde meydana geldiğine dikkati çeken Akçay, şunları kaydetti:

"Bizzat yaşayarak gördüm ki programlı, organize, fiziki bir davranış sergilendi. MHP olarak geçmişten bugüne kadar kürsü masuniyetini özenle koruyan bir grup olduk. Asla böyle bir şeyi aklımızdan geçirmediğimiz gibi tasvip de etmiyoruz. Bu tür müdahaleler yanlış."

HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, çalışma sürelerinin çok uzun olduğunu belirterek, böyle olunca yorgunluk, psikolojik gerginliğin arttığını, istenmeyen olayların meydana geldiğine değindi.

Yıldırım, Meclisin açılış ve kapanış saatlerinin doğru düzenlenmesi gerektiğini; 4-5 günde bir, bir gün ara verilmesi gerektiğini savundu.

-"Konuşma hakkını korumak hepimizin görevi"

AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı, kürsünün, milletten aldığı yetkiyle milletvekillerinin görüşlerini aktarma yeri olduğuna dikkati çekerek, "Hiç kimse kural harici 'ben öyle görüyorum, böyle düşünüyorum' diyerek milletin kendisine vermemiş olduğu bir yetkiyle 'kürsüye millet adına el koyuyorum' diyemez. Bütün partiler yetki alarak buraya geldiler. Kürsüye yönelik bir problem söz konusuyla bunu gidermesi gereken divandır." dedi.

"Kürsüye el koyuyorum" dendiğinde, kim erken kalkarsa kürsüye el koyacağını; garip bir durumun ortaya çıkacağını ve bunun demokratik bir tavır olmayacağını vurgulayan Bostancı, "Faşizm nedir biliyor musuz? 'Ben şöyle düşünüyorum, benim dediğim doğrudur.' demek ve kural harici davranmaktır. Bundan kaçınmak ve kurallar çerçevesinde Meclisin vazifesini yapmasını sağlamak hepimizin ortak hukuku ve ahlakıdır. Zaman zaman gerilimler yaşanıyor, insanız ama bunları gidermek ve hukuk bağlı kalarak çalışmalara devam etmek hepimizin boynunu borcudur. O kürsüde konuşma hakkını korumak hepimizin görevi." değerlendirmesinde bulundu

- "Kelle koltukta karşı koyduk..."

TBMM Başkanvekili Ahmet Aydın, Meclisin, milli mücadele yıllarında dahi demokrasinin kalbi, bağımsızlığının sembolü olan kürsünün faaliyetlerini sürdürdüğünü, istiklal ve istikbal mücadelesini güçlü şekilde yerine getirdiğini bildirdi.

Aydın, şunları kaydetti:

"15 Temmuz darbe girişiminde, bombalanırken bu kürsüye ve milli iradeye sahip çıktık ve bombalar altında bu Meclisi çalıştırdık. Kelle koltukta buna karşı koyduk. Bizim görevimiz, her şartta Meclisi, milletin talep ve beklentilerine uygun, anayasa ve İçtüzüğe riayete ederek çalıştırmaktır. Elbette tartışmalar olacak, fikirler çatışacak ama saygıyla birbirimizi dinlemek zorundayız. Bu fikir çatışmalarının neticesinde hakikat doğacak ve takdiri kamuoyu yapacak. Fiili bir takım durumlar oluşturmak, hakaret etmek, kavga meydan vermek, kürsüyü işgal etmek ne milletvekiline ne Meclisin mehabetine ne de aziz milletimizin vakarına uygun düşmez. Lütfen anayasa ve İçtüzüğe uygun olarak, milletimize yakışır tarzda buradaki faaliyetlerimizi hep birlikte sürdürelim."

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.