Turizm Sezonunda Beklenen Hareketlilik Yok

Normalleşme süreci sonrası beklenen hareketliliğin henüz yaşanmadığı turizm sektörünün geleceğini pandeminin gelişimi belirleyecek. Sektör temsilcileri beklenen hareketlilik için vaka sayılarının iyice azalması gerektiğini belirtirken olası ikinci dalganın ise sektör açısından tam bir felaket olacağına dikkat çekti

Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği Bölge Temsil Kurulu Başkanı Özdal Karahan, normalleşme süreci ile birlikte turizm sektöründe bir hareketlenme olmadığını, birçok otelin açılmadığını ve Türkiye’nin riskli bölgede olmaya devam etmesi halinde ise otellerin kapalı kalmaya devam edeceğini söyledi. Açılmayan oteller nedeniyle iç pazarda sıkıntı yaşanacağını ifade eden Başkan Özdal Karahan, “Avrupa Birliği şu an 32 Ağustos’a kadar Türkiye’yi riskli ülkeler arasına soktu. O tarihe kadar eğer bu sorun çözülemezse, Rusya’dan da kovid ile ilgili vaka sayılarında düşme olmazsa en büyük 2 bölgemize turist gelmeyeceği için otellerde açılmayacak. Oteller açma niyetinde değil, eğer açılmazlarsa iç pazara otel satışında bir sıkıntı yaşayacağız. Bu da bizim sektöre ciddi manada bir daralma getirecek ve seyahat acenteleri olarak satış sıkıntısı yaşayacağız. Satmak için otel bulamayacağız” dedi.

İNSANLAR TATİLE İHTİYAÇ DUYACAK

İnsanların, Türkiye’deki vaka artışı ile beraber tatile gidip gitmemek konusunda şüphe duyduğunu ancak alışkın oldukları tatil rutinine döneceklerini aktaran Özdal Karahan, “”İnsanların aklında ne şu an için gidip gitmeme konusunda şüphe olsa da nihayetinde Temmuz-Ağustos sıcağını gördüğü zaman ülkede de rakamlar normalleşme seviyesinde gidecek olursa insanlar tatile gitmeyi arzulayacaklar. Başka alternatif tatiller araştırılıyor olsa da, insanlar alışkın oldukları tatil bölgelerindeki otelleri tercih edecekler. Bu arzuyu karşılayabilmek için otel arzını karşılayabilmemiz lazım. Yurt dışından gelecek turistlerin önü kapalı olduğu için oteller de açmıyorlar, ne zaman açılacağı belli değil. Bakanların görüşmeleri devam ediyor, bu görüşmeler olumlu geçer de Avrupa Birliği’nden yeşil ışık yanar ve Temmuz’un 15’i denirse oteller açılır, o zaman otel sayısında da bir artış olur. 31 Ağustos’a kalırsa birçok otel yine açmaz, sezon Eylül ayına kayacak gibi görünüyor. Çocuklu aileler, Eylül’den önce tatillerini yapmak isteyeceklerdir. Üniversite sınavlar bittikten sonra bir hareketlilik olabilir, bunalmış olanlar, bir hava alalım diyenler seyahat acentelerinin kapısını çalacaktır. Elimizdeki otel imkanı ile cevap vererek onların ihtiyacını da karşılamış olacağız. Sağlık Bakanının Konya’daki günlük vakalar 100’e yaklaştı açıklamasının ardından seyahat acentelerinin çalan telefonları da çalmaz oldu” diye konuştu.

İKİNCİ DALGA FELAKET OLUR

Koronavirüs vakalarındaki düşüşün başlamasının ardından gelecek olan ikinci dalgada felaketi yaşayacaklarını ifade eden Başkan Özdal Karahan, turizmin önümüzdeki sezonda da durma noktasına geleceğini ve bu durumun dünya ekonomisini zora sokacağını söyledi. Karahan, “İkinci dalga olduğu taktirde facia olur. O ikinci dalganın etkisi bu kadar uzun sürecek olursa bizler önümüzdeki sezonu da kaybederiz. 2021 yılının da sezonunu kaybetmek demek bu sektörde çalışan herkesin iflası demek. Havayolundan, otele kadar her alanda iflaslar yaşanır ve bu durum dünya ekonomisini de mahveder. Hac-umre ziyaretlerinin de iptal edilmesi ile birlikte Konya’daki acentelerde de hiç hareketlilik kalmadı. Şu anda müşterilerin taleplerini yokluyorlar, kendi içlerinde anket çalışmaları yapıyorlar. Kültür turları üzerine yoğunlaşarak çalışalım diyen seyahat acentesi olan arkadaşlarımızın Temmuz ayındaki duruma göre gerçekleştireceklerini düşünüyoruz” Suudi Arabistan’ın, kovid-19 salgını nedeniyle bu yıl hac ibadetinin sadece ülke içinde yaşayan ve farklı milletlerden oluşan sınırlı sayıda Müslümanla yapılacağını, yurt dışından hacı kabul edilmeyeceği açıklaması ile ilgili konuşan Özdal Karahan, kararın doğru olduğunu kaydederek, “Hac-umre ziyaretlerinin bu sene iptal edilmesi taraftarıydık. Suudi Arabistan hükümetinin sağlık altyapısının bunun için yeterli olmadığı ve kontrol sağlamadığı için zaten yapılmaması tarafındaydık. Hak kazanmış olanlar gelecek yıla ertelenmiş olacak, gelecek yıl da kura çekilmemiş olur, sadece 1 yıl ertelenmiş olur” şeklinde konuştu.  Mevcut tatil planlarının bozulmaması gerektiğini belirten Karahan şunları söyledi:

Vatandaşlar yapmış olduğu mevcuttaki tatil programlarını iptal etmesinler. Rezervasyon yaptırdıkları otellerin açılıp açılmamış olması da önemli değil, mutlaka açık olan onun ayarında olan başka bir otele yönlendireceklerdir. Rahat olsunlar, bir şekilde mutlaka tatile gidecekler. Zaten açık olan oteller hijyen sertifikasını almış olanlar, diğerleri de hızlıca alıyor. Rahatlıkla gidebilirler, altyapıları hazır.”

ÇÖÜKÜK: ESKİ REZERVASYONLAR İPTAL EDİLİYOR

Pandemi nedeniyle insanların tatil yapmadığını, erken rezervasyonla yapılmış randevuların ise birçoğunun iptal edildiğini dile getiren Kayme Turizm Sahibi Serdar Çökük, ‘hareketlilik yok’ dedi. Kasım-Aralık ayında erken rezervasyonun başlaması ile birlikte aldıkları randevuların birçoğunun iptal edildiğini söyleyen Serdar Çökük, sezonun kaybının büyük olduğunu söyledi. Çökük, “Turizm acentelerinde sezon Kasım-Aralık ayında başlıyor erken rezervasyonla birlikte. Sezon da 1 Haziran’da başladı. Mart ayında Türkiye’de pandeminin başlaması ile beraber bir sezon başlangıcı göremedik. Şu anda da aynı etkileniş devam ediyor. Bir kıpırdanma yok, insanlarda pandeminin korkusu var. Gidecekleri zaman otelin hijyeni ile alakalı tereddütleri var, o yüzden şu anda herhangi bir hareketlilik söz konusu değil. Hala eski yaptığımız rezervasyonların tarihlerini ileriye kaydırma veya iptali ile görüşmeler devam ediyor. Tatil iptali çok geliyor” dedi.

RİSK MİNUMUMA İNERSE TATİL BAŞLAR

Serdar Çökük, insanların rahatça tatil yapabilmesi için Türkiye’deki koronavirüs vakasının sıfır olması gerektiğini ve tatil yapılacak bölgelerin hijyenine güvenilmesi gerektiğini söyledi. Çökük, “Bu dibe batmanın bir patlaması olacaktır diye bekliyoruz, çünkü insanlar çok uzun süre evde kaldılar, bundan 5 sene öncesine kadar turizm sezonu bir lükstü. İnsanlar iki senede bir 3 gece gidebiliyorlardı ama bugün itibariyle tatil bir ihtiyaç haline geldi. Bir sene içerisinde çalıştıklarının yorgunluğunu atmak istiyorlar. Dolayısıyla bu geri çekilmenin bir patlaması olacaktır diye düşünüyoruz. Ama bu durum Türkiye’de ne zaman vaka sayısı ve risk minimuma iner o zaman başlar” diye konuştu.   (Dilhan Dumanoğlu)