"Türkiye benim ikinci vatanım"

"Türkiye benim ikinci vatanım"
Türkiye Burslarıyla eğitim gören Tayvanlı doktora öğrencisi Lin:- "Türkiye benim ikinci vatanım"- Tayvanlı yüksek lisans öğrencisi Gao: - "Tayvanlıların Türkiye Burslarını ve eğitim programını daha iyi tanımasıyla Türkiye'ye gelen Tayvanlı öğrenci sayısı

ANKARA (AA) - FUAT KABAKÇI - Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Ortaçağ Tarihi Anabilim Dalı'nda eğitim gören Tayvanlı doktora öğrencisi Şancü Lin, Türkiye'yi ikinci vatan olarak gördüklerini söyledi.

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığının (YTB) organize ettiği "Türkiye Bursları" kapsamında Ankara'da eğitim gören Tayvanlı öğrenciler, Türkçe öğrenme ve Türkiye'yi tanıma süreçlerini AA muhabirine anlattı.

Tayvanlı öğrencilerden Ankara Üniversitesi Ortaçağ Tarihi Anabilim Dalı'nda doktora öğrencisi Lin, Türkiye'de yaşadıkları süreçte zaman zaman zorluklarla karşılaştıklarını ancak bunların hiçbirinin kendi vatanları gibi gördükleri Türkiye'den ayrılmalarına neden olmadığını ifade etti.

Tayvan'daki arkadaşlarının Ankara'daki terör saldırısı sonrasında kendilerini arayarak dönmeyi düşünüp düşünmediklerini sorduğunu belirten Lin, "Türkiye'ye geleli 4 yıl oldu. Bu yüzden Türkiye benim ikinci vatanım. Türkiye’yi ikinci evim gibi görüyorum ve kaçıp gitmeyi hiç düşünmüyorum." diye konuştu.

- "Kelimenin biri Arapça, biri Farsça, diğeri de Fransızcadan geliyor"

Türkçeye olan ilgisinden ve öğrenirken yaşadığı zorluklardan da bahseden Lin, Türkoloji bölümünde önceleri Türkçeyi sadece meraktan öğrendiğini, Türkiye’yi tanıdıkça Türkçeye olan ilgisinin daha da arttığını söyledi.

Lin, Türkçe yazmak ve konuşmakta uzun süre zorluk çektiğini, Türkçenin çok zengin bir dil olmasının yabancılar tarafından öğrenilmesini zorlaştırdığını ifade ederek şunları kaydetti:

"Türkçeyi okumak kolay ama yazmak ve konuşmak zor, Tayvan'da Türkçe bölümünde 4 sene eğitim aldıktan sonra, 1 yıl TÖMER’de Türkçe kursu aldım ama yine de zorlanıyorum. Tarih bölümünde okuyorum. O eski kelimeleri de anlamam gerekiyor. Sözlüğe bakıyorum, kelimenin biri Arapça, biri Farsça, diğeri de Fransızcadan geliyor. Hepsinin kelime anlamını biliyorum ama cümle içinde kullanıldığında ne demek istenildiğini zor anlıyorum. Türkiye, tarih ve coğrafya açısından derin, gizemli bir ülke bizim için, bu nedenle Türkiye'ye ait ne varsa merakla öğreniyoruz."

Türkiye'de çektiği zorlukların başında insanların kullandığı mimikleri anlamamanın geldiğini dile getiren Lin, Türkiye'de insanların çok fazla jest ve mimik kullandığını ve hiç konuşmadan sadece mimiklerle anlaştığını şaşkınlıkla izlediğini söyleyerek sözlerine şöyle devam etti:

"İlk geldiğimde insanların konuşmadan mimiklerle iletişim kurduğunu gördüm. Önce insanların neden bu kadar farklı hareketler yaptıklarını anlamadım ama sonra hangi mimiğin ne anlama geldiğini ben de öğrendim ve artık ben de kullanıyorum."

Lin, Türkiye’deki yemek kültürünün de hazır gıda yerine daha çok Türk kadınlarının evlerde yaptığı yemeklerden oluştuğunu ve kendinin de bu kültüre ayak uydurduğunu kaydetti.

Tatilde ülkesine gittiğinde ailesine de Türk yemek kültürünü anlattığını ifade eden Gao, "Türkiye’ye geldiğimde ev yemeği yapmayı öğrendim. Börek, dolma, sarma yemeklerini yapabiliyorum. Tayvan'a tatile gittiğimde, yanımda tarhana, çay ve Türk kahvesi götürüyorum. Her yemekten sonra Türk çayı içiyorum. Türk çayı içmek benim için bir hayat felsefesi oldu" diye konuştu.

- "Türkiye'ye gelen Tayvanlı öğrenci sayısı arttı"

Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon Sinema Bölümü yüksek lisans öğrencisi Peylun Gao da Türkiye Burslarının önceleri Tayvan’da pek bilinmediği için çok fazla başvuru yapılmadığını fakat zamanla Türkiye'ye gelen Tayvanlı öğrenci sayısının arttığını söyledi.

Burslara sadece Türkçe bilen kişilerin başvurabileceği gibi yanlış bir algının başlarda var olduğuna dikkati çeken Gao, ülkesine geri dönen öğrencilerin anlatmasıyla bu yanlışın düzeltildiğini belirtti.

Tayvanlı öğrenciler tarafından kurulan tkturkey.com adlı Çince hizmet veren internet sitesinde Türkiye Bursları ile İngilizce kursunun da verildiğini anlatmaya çalıştıklarını ayrıca Türkiye hakkında eğitimden sanata, tarihten kültüre, edebiyata ve günlük hayata dair pek çok bilgiyi internet ortamında paylaştıklarını aktaran Geo, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tayvanlıların Türkiye Burslarını ve eğitim programını daha iyi tanımasıyla Türkiye'ye gelen Tayvanlı öğrenci sayısı arttı. Türkiye’deki eğitim imkanları Tayvan’da pek bilinmiyor. Kurduğumuz siteyle Türkiye’yi ülkemizde tanıtmak istiyoruz. Bu amaçla sitede Türkiye hakkında fotoğraflar paylaşıyoruz, çeşitli makaleler yazıyoruz."

Kurdukları web sitesinde, Tayvanlıların Türkiye hakkında merak ettikleri konularda gönderdikleri soruları yanıtlamaya çalıştıklarını söyleyen Gao, "Türkiye hakkında pek çok soru geliyor. Nisan ayında Türkiye’ye geleceğim. Hava nasıl olur? Türkiye’de ulaşım nasıl sağlanıyor? Nereleri gezebilirim? Genelde sorulan sorular, Türkiye’yi gezmek amaçlı oluyor. Sitemizde her gün Türkiye hakkında seçtiğimiz haberleri Çinceye çevirerek paylaşıyoruz. Türkiye ile Tayvan arasında web sitemizin bir köprü vazifesini yapmasını planlıyoruz" ifadesini kullandı.

Gao, Türk mutfağına alışmakta zorluk çektiğini belirterek "Türk yemekleri bana çok yağlı ve tuzlu geldi. Alışmam biraz zaman aldı. Ancak şunu söyleyebilirim ki Türkiye’de kahvaltı kültürü güzel ve çeşitli. Çok fazla peynir türü var. Türkiye’de yemekler hazmederek yavaşça yeniyor ama Tayvan’da yemek çok hızlı yeniyor." diye konuştu.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.