Zazadın Hanı'na Azerbaycan bayrağı asıldı

Zazadın Hanı'na Azerbaycan bayrağı asıldı
Anadolu Selçuklu Devleti'nin Konya'da yaptırdığı en büyük kervansaray olma özelliğini taşıyan Zazadin Hanı'na, Azerbaycan'a destek için Azerbaycan ve Türk bayrakları asıldı

Anadolu Selçuklu Devleti'nin Konya'da yaptırdığı en büyük kervansaray olma özelliğini taşıyan Zazadin Hanı'na, Azerbaycan'a destek için Azerbaycan ve Türk bayrakları asıldı.

Konya'da Selçuklu dönemi eserlerinden ve İpekyolu'nun en önemli kervansaraylarından olan Zazadın Hanı Kervansarayı'na Azerbaycan'a destek için asılan bayraklar, vatandaşları duygulandırdı.

Kervansaray'ın turizm işletmecisi Hikmet Çetiner, şehit olan Azerbaycanlılara Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diledi.

ZAZADİN HANI

Konya-Aksaray arasındaki tarihî kervan güzergâhında ve Tömek Köyü yakınlarındadır.
Doğu-batı yönünde uzanan dikdörtgen planlı bir oturum alanı üzerine avlu ve kapalı/barınak bölümünü ihtiva eden iki yapı kütlesi halinde inşa edilmiştir; dış cephe duvarları, cepheyle eş yükseklikte ve dışa taşkın prizmatik kütleler halinde tasarlanmış çokgen, kare ve silindirik planlı payanda ve köşe kuleleriyle desteklenmiştir. Cephe duvarlarında, çok sayıda devşirme taşın yapı malzemesi olarak kullanılmış olması ve duvar örgüsündeki taşçı işaretlerinin yoğunluğu özellikle dikkati çeker.
Hanın güney cephesinde ve avlu bölümünün batı köşesine yerleştirilmiş taçkapısı, dışa taşan ve cephe kotunu aşarak yükselen dikdörtgen prizmal bir kütleden ibarettir. Çift renkli taşların almaşık örgüyle kullanıldığı taçkapı kütlesi, üzerine pek az geometrik kompozisyonun işlendiği farklı genişlik ve profillerdeki bordür ve silmelerle, yanlardan ve üstten düşey dikdörtgen bir çerçeve içine alınmıştır. Taçkapı nişi, halat örgü oymalı gövdeleri ve zar başlıklı silindirik köşe sütunceleri üzerine oturan sivri bir kemer gözüyle cepheye açılan sığ bir eyvan olarak tasarlanmıştır.

zw.jpeg
Basık kemerli kapının gerisindeki basık beşik tonozla örtülü bir giriş eyvanı vasıtasıyla dahil olunan avlu, güney, doğu ve kuzey kenarları boyunca yarı-açık ve kapalı mekânlarla çevrili dikdörtgen planlı bir alandır. Giriş eyvanının da bulunduğu güney kanadının batı ucunda, eyvana iki kenarından bitişen kare ve dikdörtgen planlı birer oda yer alır; sivri beşik tonozla örtülüdürler. Avlunun güney kanadının geri kalan mekânları, sivri beşik tonozla örtülü bir oda haricinde, kare planlı ayaklara oturan ve sivri beşik tonozlarla örtülü altı bölümden oluşan bir revaklı galeriden ibarettir. Giriş eyvanının üzerinde, fevkânî bir kat halinde düzenlenmiş kare planlı ve yıldız tonozla örtülü mescit yer almaktadır; kıble duvarında, profilli bir silmeyle dikdörtgen çerçeve içine alınmış yarım sekizgen planlı taş bir mihrap bulunur. Avlunun güney-batı köşesindeki tek kollu taş bir merdiven, zemin katı mescitle irtibatlandırır.
Avlunun doğu kanadı, birbirine bitişik dört odadan müteşekkildir; güney-doğu köşesindeki dikdörtgen planlı oda muhtemelen statik nedenlerle tuğla örgülü haç tonozla, diğer odalar ise sivri beşik tonozla örtülüdür.
Avlunun kuzey kanadının doğu bölümü, kare planlı ayaklarla bölüntülü ve sivri beşik tonozlarla örtülü çift sıra revaklı galeri halinde tasarlanmıştır. Kuzey kanadının batı kanadında ise dört oda ve üç bölmeli bir revak kuruluşu bulunur. Kuzey kanadının batı köşesindeki tek kollu taş bir merdiven, avlu ile hanın çatısını irtibatlandırır.
1996 yılında handa yapılan kazı çalışmalarında ele geçirilen çini fragmanlarının yapıya ait olup olmadığı tartışmalıdır.
Hanın batı kanadını oluşturan kapalı/barınak bölümünün taçkapısı, avluya bakan cephede dışa taşkın dikdörtgen prizmal bir kütleden ibarettir; iki renkli taşlarla örülmüş silme ve bordürlerle yanlardan ve üstten çevrelenen taçkapının kavsarası, sivri kemer gözü halinde cepheye açılan sığ bir eyvan olarak tasarlanmıştır.
Taçkapının basık kemerli kapı açıklığıyla dahil olunan kapalı/barınak bölümü, dikdörtgen planlı bir mekândır; sivri beşik tonozla örtülü orta sahın, doğu-batı yönünde uzanan mütemâdi bir mekân olarak tasarlanmış; yan sahınlar da kuzey-güney yönünde uzanan birbirine geçişli ve sivri beşik tonozlarla örtülü altı bölüm halinde orta sahınla irtibatlandırılmıştır. Orta sahın daha geniş ve yüksektir; merkezindeki kare planlı alan, içten tromplarla geçilen kubbe ile örtülüdür. Kubbeyi dıştan örten özgün strüktür, çatı kotu üzerinde yükselen köşeleri pahlanmış kare prizmal bir kaideden ibaret olup, onarımlar sırasında üzerine polikarbon malzemeyle sekizgen prizmal şeffaf bir kasnak yapılıp, aynı malzemeyle sekizgen piramidal şeffaf bir külâhla örtülmüştür. 1996 yılında kapalı/barınak bölümünde yapılan kazı çalışmaları sırasında altıgen döşeme tuğlaları bulunmuştur.
Avlu ve kapalı/barınak bölümü taçkapılarında iki ayrı kitâbe yer almaktadır; kapalı/barınak bölümünün taçkapısındaki sivri kemerli bir niş içine yerleştirilmiş beş satırlık sülüs hatlı Arapça kitâbeye göre, sözkonusu bölümün Selçuklu Sultanı I. Alâeddîn Keykubad zamanında ve Köpek bin Muhammed tarafından 1235/36 yılında bitirildiği, avlu taçkapısındaki dört satırlık sülüs hatlı Arapça kitâbede ise, avlunun, Selçuklu Sultanı II. Gıyâseddîn Keyhüsrev zamanında ve aynı bâni tarafından 1236/37 yılında tamamlandığı anlaşılmaktadır. Her iki kitâbede de, Köpek bin Muhammed olarak zikredilen bânîsi, ünlü Selçuklu Emîri, aynı zamanda Emîr-i Şikâr, nakkaş ve mimar olduğu bilinen Sâdeddîn Köpek’tir. Hanın mimarının da kendisi olması muhtemeldir.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.