Taze balık nasıl anlaşılır?

Taze balık nasıl anlaşılır?
Et çeşitleri içinde en çabuk bozulanı kuşkusuz balık etidir. Balığın taze olup olmadığını anlamak ise kuşkusuz az da olsa uzmanlık gerektirir

Et çeşitleri içinde en çabuk bozulanı kuşkusuz balık etidir. Balığın taze olup olmadığını anlamak ise kuşkusuz az da olsa uzmanlık gerektirir. Balığın tazeliğini kontrol etmenin birden fazla yolu var…

 

Hemen her yaşta sağlık açısından büyük önem taşıyan, özellikle içerdiği yağ asitleriyle beslenmede önemli yer tutan balığı soframızdan eksik etmemek gerekiyor. Doktorlar haftada en az iki öğün balık yemek gerektiğini belirtiyor. Ama balığın taze olması şart.

Bayat balığın gıda zehirlenmelerine yol açtığını vurgulayan uzmanlar, bu nedenle balık alırken tüketicilerin bazı noktalara dikkat etmesi gerektiği uyarısında bulunuyor.

Balığın taze olup olmadığını anlamak için ilk olarak gözlerine bakmak gerekiyor. Taze balığın gözleri canlı ve parlak, bayat balıkların ise gözlerinin mat ve su kaybından dolayı içe çökmüş vaziyettedir.Yine balığın tazeliği konusunda solungaçlar da iyi fikir vermekte. Taze balıkların solungaçları parlak kırmızı renkte, bayat balıkların ise solgun, kahverengimsi renktedir ve bayat balık oldukça kötü kokmaktadır. Bu yöntemle test yapanların dikkat etmesi gereken husus ise gıda hilekarlarının uyguladığı boya yöntemi. Çünkü satıcılar bazen solungaçları kırmızı boya ile boyama yoluna gidebiliyor.

Balığın taze olup olmadığını anlamanın bir başka yolunun da balığa dokunmaktır. Balığa parmakla dokunmamız da balığın taze mi bayat mı olduğu hakkında bilgi verir. Hassas burnu olanlar içinse en önemli parametre balığın kokusudur. Bayat balık kötü, itici, amonyak kokar, taze balık ise deniz ve yosun kokar.

“ÇÖZÜLDÜKTEN SONRA TEKRAR DONDURULMAMALI”

Balığın tazeliği kadar saklama koşulları da oldukça önemli. Balığın istenilen koşullarda bekletilmemesi halinde ya da soğukta uzun süre bekletilmesi halinde yavaş yavaş bayatladığını ve tamamen bozulduğunu belirten uzmanlar, tıpkı et ve tavukta olduğu gibi donup çözülmüş balığın tekrar dondurulmaması gerektiğini ifade ediyor. Balık taze ise dondurucuda 3-4 ay saklanabiliyor. Bayatlamanın son aşamasına gelmiş balıklar gıda zehirlenmesine neden olur. Bunun için güvenli tüketim yolunda ilk şart balıktan anlamak ya da balığı bilinen, güvenilen ve sürekli alışveriş yapılan balıkçıdan almaktır.

TAZE VE BAYAT BALIK ARASINDAKİ FARKLAR

Renk ve Parlaklık: Taze balık daha parlak ve daha canlı görünür. Balıkçılar kurumaması için sürekli su atsalar da bayat balık için pek de değişen bir şey olmaz. Hala mat ve donuk renkli kalmaya devam eder. Ama taze bir ürüne su atıldığında çok daha canlı ve parlak olur. Genelde gökkuşağı gibi parlarlar.

Etin Sertliği ve Diriliği: Taze balığın etin bayata nazaran daha sert, diri ve elastiki olur. Parmağınızı hafifçe dokundurduğunuzda (çok bastırmayın zira balıkçıdan azar işitebilirsiniz. Eğer parmak iziniz bariz bir şekilde kalmıyorsa et tekrar eski haline geliyorsa ürün tazedir. Parmağınızın şekli orada kalırsa bayat olma ihtimali yüksektir. Yüksektir diyorum zira bazı balık türlerinin et yapısı yumuşaktır. Çipura, levrek, barbun, sardalya, hamsi, istavrit gibi balıklarda et biraz daha elastikidir. Eğer bu balıklarda et yumuşaksa ve parmağınızı batırdıktan sonra geri gelmiyorsa bayattır.

Dirilik ve Dik Duruş: Taze balık sudan çıktıktan sonra kaskatı kesilir. Balığın eti sertleştiğinden kafasından tuttuğunuzda kuyruğu dimdik kalır. Bu kaskatı anlayışı buzluktan çıkmış gibi değildir. Kafasından tutup kuyruğunu büktüğünüzde bükülür ve istediğiniz görünüme gelir. Ama şoklu veya dondurulmuş ürüne bunu yapamazsınız balık parçalanır. Bayat balık ise yumuşak bir ete sahip olduğundan kafasından tuttuğunuzda kuyruk aşağı düşer. Asla dik durmaz (donuk ürün değilse). Çipura, levrek, mercan, sardalya, istavrit, kefal, palamut, barbun gibi balıkları bu yöntemle kolaylıkla kontrol edebilirsiniz. Hamsi biraz daha ince bir yapıya sahip olduğundan bu yöntem çok işe yaramayabilir. Alabalık yumuşak bir balık olduğundan tezgaha çıkarıldıktan 1 saat içerisinde yumuşar ve bu yöntem de onun için geçerli olmaz.

Pullar: Pullu bir balık alıyorsanız pulların canlı, gökkuşağı gibi parladığına ve ete yapışık olmasına dikkat edin. Bayat ürünün pulları da dökülmüş, güçsüzleşmiş, canlılığını yitirmiş ve matlaşmıştır. Çipura pullu bir balık olmasına rağmen üretim (çiftlik) çipurası denize nazaran daha az pula sahiptir. Çiftlik çipurası alırken bunun niye pulu az bu bayat mı diye aldanmayın. Sardalya iklime, çıkarıldığı bölgeye ve cinsine göre pul miktarı değişiklik gösterir.

Solungaç: Aslında bir çok insanın ilk baktığı nokta solungaç olsa da balıktan anlayanların en son baktığı kriter budur. Zira balığın taşınma sırasında buz dolu köpükler içerisinde gelmesine, yıkanıp yıkanmamasına, üzerine ne kadar su atıldığına ve balığın cinsine veya balıkçınızın hile yapıp yapmadığına göre değişkenlik gösterir. Normalde solungaçlar kırmızı kan rengindeyse balık tazedir değilse bayattır. Elbette ki taze bir balık kırmızı bir solungaca sahiptir ancak yukarıdaki durumlardan dolayı bayatlık ve tazelik arasında belirgin bir kriter değildir. Balıkların nakliyesi genelde buz dolu köpükler içerisinde gerçekleşir. Buz eridikçe su içerisinde solungaçlar yıkanmaya başlar ve kan akarak geride kahverengi veya beyaz (cinse göre değişir) bir solungaç kalır. Bu yönteme karşı hilebaz kişilerin yaptığı bir yöntem ise kırmızı mürekkep ile solungaçları boyamaktır.

Gözler:

Balıkta tazeliğin anlaşılması yolunda önemli bir ipucu da gözlerdir. Taze balığın gözleri de canlı olur. Bayat da ise gözler donuklaşır. Rengi donuk buz mavisine doğru dönmeye başlar. Ancak bu konuda da dikkat edilmesi gereken bir nokta vardır. Marketlerde ve balıkçılarda genelde zemini buz dolu olan tezgahlarda satarlar. Balığın buz ile temas eden tarafındaki gözü soğuktan matlaşmaya başlar. Tabii bayat olanlar gibi değil biraz daha soğuktan kaynaklı bir matlaşmadır bu.

Koku: Koku aslında herkes tarafından rahatlıkla ayırt edilebilecek bir kriterdir. Taze balık kötü kokmaz. Bayat ürünler asidik ve ekşi denebilecek şekilde her insanı rahatsız edebilecek kötü bir kokuya sahiptir. Ancak taze ürünler kendine has rahatsız etmeyen bir kokuya sahiptir. Balığın kokusunu alabilmek için solungacını kaldırıp koklamanız yeterlidir.

HAYDİ BALIK ALMAYA

Bu kadar bilgiden sonra artık siz de bir balık uzmanı olmuş olabilirsiniz. Bunu test etmenin en güzel yolu da bu hafta sonu balık pazarına ya da markete gidip keyifli bir akşam yemeği için alışveriş yapmaktır. Unutmayın balık sağlıktır ve özellikle çocuklarımızın gelişimi için mutlaka sofralardaki yerini almalıdır. Hayırlı alışverişler, keyifli yemeler. Afiyet olsun…

Kaynak:Pusula Haber

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.