Yeni anayasa çalışmaları

ANKARA (AA) - MEHMET TOSUN - CHP Genel Sekreteri Kamil Okyay Sındır, yeni anayasa çalışmalarına ilişkin, "Türkiye'de parlamenter demokrasinin daha demokratik, özgürlükçü bir yapıya kavuşturulması için her zaman her yerde oluruz ama parlamenter demokrasiyi etkisizleştirecek, zayıflatacak her türlü rejim değişikliği sürecinin ise karşısında olur, masaya oturmayız" dedi.

Sındır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, CHP'nin, Anayasa değişikliğinden önce insanların sevgi, barış, kardeşlik içinde yaşayacağı, demokratik ve özgürlükçü bir hukuk düzenini istediğini söyledi.

Bu kapsamda, Anayasa Mutabakat Komisyonu'nun isminin, "Türkiye'yi Darbe Hukukundan Arındırma Komisyonu" olmasını önerdiklerini anımsatan Sındır, Türkiye'de darbelerin getirdiği, yaşamın her alanında özgürlükleri kısıtlayan hukuki düzenlemelerin, bir an önce ortadan kaldırılması gerektiğinin altını çizdi.

Görüşmelerde, yargı üzerindeki vesayetin kaldırılmasını, kuvvetler ayrılığı ilkesinin evrensel ölçütlerde yeniden tesis edilmesinin tartışılmasını istediklerini belirten Sındır, basın ve ifade özgürlünün garanti altına alınmasına önem verdiklerini vurguladı.

Türkiye'nin terör başta olmak üzere birçok sorununun bulunduğunu, Cumhuriyet tarihinin en kötü "dış ilişkilerinin yaşandığını" savunan Sındır, "Rejim değişikliğiyle bütün bu sorunlar hallolacakmış gibi bir algı yaratılmaya çalışılıyor. Buna karşıyız" diye konuştu.

Siyasilere, "Darbe hukukundan arındırılmış, özgürlükçü demokrasiyi yaşayan ve yaşatan bir hukuk düzenini gelin hep beraber getirelim. Anayasa'da da buna dair yapılacak değişikliklerin gereğini yapalım" çağrısında bulunan Sındır, rejim değişikliklerinin, bir darbe ya da savaş sonrası, kurucu irade üzerine oluşturulabileceğini söyledi.

-"Anayasa'nın kurucu değerlerine bağlıyız"

Türkiye'nin kurucu iradesinin ve felsefesinin, Cumhuriyet'in kuruluşuyla tanımlandığını anımsatan Sındır, şunları kaydetti:

"Bundan öte bir arayış içerisinde olmak gaflettir. Başkanlık sistemi ve bir rejim değişikliği arayışı, bizi asla o masaya oturtamaz. Biz, rejim değişikliğine yönelik bir dayatmanın karşısında olur, mücadelesini veririz. Türkiye'de parlamenter demokrasinin daha demokratik, özgürlükçü bir yapıya kavuşturulması için her zaman her yerde oluruz ama parlamenter demokrasiyi etkisizleştirecek, zayıflatacak her türlü rejim değişikliği sürecinin ise karşısında olur, masaya oturmayız. Bununla ilgili, parti yönetimimizin alacağı kararlar doğrultusunda hareket ederiz."

Sındır, Cumhuriyeti kuran parti olarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın kurucu değerlerine bağlı olduklarını vurguladı.

Yeni anayasa masasında MHP ve HDP'nin çalışmalarına devam etmesiyle ilgili de Sındır, "Kendi takdirleridir, iradeleridir. Siyasi partiler, verdikleri kararın doğruluğu oranında seçmenin teveccühünü alırlar" dedi.

- "Masada oturmamızın anlamı kalmadı"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl de görüşmelerin en başında, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "Türkiye, darbe hukukundan arındırılmalı" sözlerine, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun olumlu yaklaştığını hatırlattı.

"13-14 yıllık AKP iktidarına bakıldığında, hangi anayasa maddesi iktidarın çalışmalarını engelledi" diye soran Bingöl, öncelikle 12 Eylül darbesinin ürünü olan Seçim Kanunu, Siyasi Partiler Yasası, YÖK ve basın yasalarının değiştirilmesi gerektiğine işaret etti.

Yasal düzenlemeler gerçekleştirildikten sonra anayasa çalışmalarının yapılabileceğini ifade eden Bingöl, "Bizim için çok önemli olan, Türkiye için hayati önem taşıyan bu darbe hukukunun ortadan kaldırılması söz konusu olmayınca, bizim o masada olmamazın çok anlamı kalmadı. Parlamenter sistemi güçlendirecek, darbe hukukunu ortadan kaldıracak bir çalışmaya 'evet' denirse biz bunu yeniden değerlendirebiliriz ama önce AKP'nin bu bağlamda samimi bir bakış açısının olması lazım" dedi.

Daha önceki dönemde, Anayasa'nın 60 maddesinde yapılan önemli bir çalışmanın olduğunu anımsatan Bingöl, "Anayasa değişikliğini çok önemsiyorlarsa gelsinler bu 60 maddeyi değiştirelim. 'Anayasa değişikliği' diye başka bir anlam yüklemeye kalkışılırsa biz o çalışmanın içerisinde olamayız" ifadesini kullandı.