Aladağ: FETÖ temizliği bitmedi

Aladağ: FETÖ temizliği bitmedi
Konya Baro Başkanı Mustafa Aladağ, “FETÖ temizliği tam manasıyla bitti dememiz mümkün değil. Çünkü çok sinsi, karmaşık ve gizemli bir yapıyla kaşı karşıyayız. İlerleyen günlerde yeni bir operasyon 300-500 kişi alındı dersek de buna çok şaşırmamalı"

Konya Kent Yapılanması Çatı Davası olarak adlandırılan davaya hiç kimsenin mağdur müşteki sıfatıyla katılmamış olması dikkat çekmişti. Konuyla ilgili açıklama yapan Konya Baro Başkanı Mustafa Aladağ, yargılanan şahısların direkt darbeye teşebbüsten dolayı değil de, malum Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/ PDY) örgütüne üyelikle yargılandıkları için başbakanlığın bu davada görülmekte olan suçtan zarar görmüş olamayacağı kanaatiyle böyle bir karar verildiğini söyledi.

KARAR VERME YETKİSİ MAHKEMEYE AİTTİR

Bir suçtan zarar gören ve ya zarar görme ihtimali olan kişi veya şahıslar kurumların mahkemeye başvurarak davaya katılma talebinde bulunabileceklerini belirten Başkan Aladağ, “Zarar gören veya zarar görme ihtimali olan kişi veya şahıslar kurumlar mahkemeye katılma talebine karar verme yetkisi de sayın mahkemeye aittir. Konya’da devam eden çatı davasında yargılanan şahısların direk darbeye teşebbüsten dolayı değil de malum Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/ PDY) örgütüne üyelik yargılandıkları, bu nedenle başbakanlığın bu davada görülmekte olan suçtan zarar görmüş olamayacağı kanaatiyle böyle bir karar verildiğini düşünüyorum” dedi.

DAVALAR SAHİPSİZ KALDI

Belli siyasi parti ve örgütlerin bu tür davalara sahip çıkması konusunu doğru bulmadığını kaydeden Başkan Aladağ, “Darbe girişimi belli bir şahıs ve düşünceye karşı değil, bu millete karşı yapıldı. Bir sahiplenme olacaksa millet olarak, milletin tamamının sahiplenmesi gerekir. Bu kalkışma bu darbe 80 milyonun birlik beraberliğine devletin bekasına karşı yapıldı. Bu davalar biraz sahipsiz kaldı. Takip eden arkadaşlar var, canı gönülden tebrik ediyorum. Biraz daha sahip çıkılması gerektiğini en azından takipçisi olmak gerektiğini söyleyebiliriz” diye konuştu.

ÇATI DİYE BİR İBARE OLMAZ

Çatı Davasının ne anlama geldiği hakkında da açıklamalarda bulunan Başkan Aladağ, “Çatı diye adlandırdığımız dava türü yok aslında. Mevzuatımızda çatı diye bir ibare olmaz. Neden çatı diyoruz, sanık sayısının fazla olmasından dolayı. Salı günü başlayan davada 527 sanık var. Onun için adı çatı davası olarak görülüyor. İçerisinde; imamlardan tutun, yöneticiler, üyeler, tutuklu tutuksuz birçok sanık yargılanıyor” şeklinde konuştu.

BİTTİ DEMEMİZ MÜMKÜN DEĞİL

Başkan Aladağ, FETÖ/ PDY ilişkili binin üzerinde dava açıldığını, cumhuriyet savcıları tarafından devam eden dosyaların olduğunu kaydederek, “Süreç halk arasında itirafçı diye bildiğimiz, tam adı etkin pişmanlık dediğimiz, bir örgütün çökertilmesine açığa çıkmasına yardımcı olan, bildiği belgeleri somut bir şekilde ortaya koyan şüpheli veya sanık indirimli olan, gerekirse ceza verilmeyeceğine dair bu maddeden yararlanabiliyor. Dolayısıyla soruşturma yürüdükçe belli kişiler etkin pişmanlıktan yararlanmak isteyebiliyor. Bu son derece gizli olan örgütle ilgili olarak çok somut net kişi olarak isimler verebiliyor. Dolayısıyla tam manasıyla bitti dememiz mümkün değil. Yarın ve ilerleyen günlerde yeni bir operasyon 300-500-1000 kişi alındı dersek de buna çok şaşırmamamız gerekir” diye konuştu.

ELE GEÇİRMEDİĞİ KURUM KALMADI

Yargının FETÖ’den arındırılması konusunda çok büyük aşama kaydedildiğini ifade eden Başkan Aladağ, “Örgütün ele geçirmediği herhangi bir kurum kalmadı. Bundan sonra yürüteceğimiz alımlarda müracaatlarda sınavlarda personel alımında daha çok liyakat esasının geçerli olması gerektiğinde hepimiz hem fikiriz. Adliyemizde bu sistem güzel bir şekilde işlemeye devam ediyor. Avukat Kanun Tasarısı’nın mutlaka hayata geçirilmesi gerekiyor. Sebebi de çok sayıda hukuk fakültesi var ve her yıl çok sayıda mezun verilmekte. Nitelik anlamında ciddi sorunlar yaşıyoruz. Bu yargı camiası içinde mensuplar herkes için geçerli. Taslakta ön görüldüğü gibi bir sınavın mutlaka getirilmesi gerektiğini düşüncesindeyim. Tasarı şu şekilde okulun bitirilmesinin hemen ardından stajın başında ve sonunda ayrı ayrı iki sınav ve staj süresinin iki yıl olması yönünde bir düşünce var. Tasarıların bir an evvel hayata geçirilmesini temenni ediyorum” diyerek sözlerine son verdi. (Uğur Sarı)

 

Xxxxxxxxxx

 

Kaynak:Pusula Haber

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.