Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Mostar'da

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Mostar'da
Kurtulmuş:- "Balkan halklarının ortak bir hedefi, ortak bir geleceği olmalı. Balkan halklarının geleceği birbirleriyle çatışmaktan değil birbirleriyle uyum içerisinde ticarette, sanayide, eğitimde, kültürde, alt yapıda, turizme, sanatta, tarımda, çok alan

MOSTAR (AA) - Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Balkan halklarının ortak bir hedefi, ortak bir geleceği olmalı. Balkan halklarının geleceği birbirleriyle çatışmaktan değil birbirleriyle uyum içerisinde ticarette, sanayide, eğitimde, kültürde, alt yapıda, turizme, sanatta, tarımda, çok alanda karşılıklı, ikili ya da çok taraflı iş birliğinden geçiyor." dedi.

Kurtulmuş, 19. Uluslararası Mostar Ekonomi Fuarı'nın açılışı için gittiği Bosna Hersek'te TRT Haber'in canlı yayınına katıldı.

Tarihi Mostar Köprüsü önünde fuara ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kurtulmuş, "Bakanlar Kurulu'nu bitirir bitirmez Şanlıurfa'dan Mostar'a geldik. Burası çok önemli bir yer, burası Osmanlı Tarihi boyunca da son derece önemli olmuş olan bir yer. Maalesef savaş sırasında önemli yıkıntılar yaşadı." diye konuştu.

Mostar Köprüsü'nü "halkları birbirine bağlayan bir köprü" olarak nitelendiren Kurtulmuş, "Binalar ya da yapılar vardır insanları birbirinden ayırır ama öyle yapılar vardır ki o yapılar da insanları, farklı kültürleri birbirine bağlar." dedi.

Kurtulmuş, Berlin Duvarı'nın soğuk savaş döneminde aynı halkı birbirinden ayırdığı anımsatarak, "Mostar Köprüsü de tarih boyunca Osmanlılar döneminde yapıldığından iç savaşta yıkılana kadar geçen süre içerisinde Hırvatları, Boşnakları, Sırpları, farklı etnik kimlikleri birbirine bağlayan sembolik bir köprüydü. O köprü yıkıldı maalesef. Daha sonraki dönemde Türkiye'nin büyük katkılarıyla o köprü yeniden yapıldı." ifadelerini kullandı.

Yoğun program kapsamında Bosna Hersek Cumhurbaşkanlığı Konsey Başkanı Bakir İzzetbegoviç başta olmak üzere çeşitli temaslarda bulunduğunu belirten Kurtulmuş, karşılıklı olarak Türkiye ve Bosna Hersek arasındaki siyasi, ekonomik ve ticari ilişkilerin nasıl daha ileriye götürülebileceği konusunda çok yararlı bir görüşme yaptıklarını anlattı.

- "Bosna Hersek Cumhuriyeti ve Bosna halkının bütün gücümüzle yanındayız"

Kurtulmuş, bu yıl Türkiye'nin, 19. Uluslararası Mostar Ekonomi Fuarı'nın "ortak ülkesi" olduğuna işaret ederek, "Son derece güzel, iyi organize edilmiş bir ekonomi fuarının açılışını yaptık. Herhalde önümüzdeki birkaç gün bu fuar devam edecek. Türkiye'den hem bakanlıklarımız hem de özel sektörden insanlar fuara katılıyorlar. Bu, Türkiye için önemli. Biz her alanda, kurulduğu günden itibaren Bosna Hersek Cumhuriyeti ve Bosna halkının bütün gücümüzle yanındayız." değerlendirmelerinde bulundu.

Mostar'ı dolaşırken Osmanlı'dan kalma 15'e yakın cami minaresi saydığını anlatan Kurtulmuş, şunları söyledi:

"Bunların bir kısmının Türkiye olarak yapılması için gayret sarf ettik, bundan sonra da sarf ediyoruz. Bir taraftan TİKA, bir taraftan Yunus Emre Enstitüsü, TRT, Anadolu Ajansı, Diyanet İşleri Başkanlığı, Ziraat Bankası yani Türkiye'de hangi kamu kurum ve kuruluşu varsa bütün kuruluşlarımızla biz Türkiye olarak burada Boşnak kardeşlerimizin ve Bosna Hersek Cumhuriyeti'nin yanındayız."

Ziraat Bankası'nın Mostar'da 28 şubesi olmasını, "fevkalade övünç verici bir durum" olarak nitelendiren Kurtulmuş, "TİKA olarak hem Müslümanların yer aldığı Bosna Hersek'te hem de Sırpların oluşturmuş olduğu entitelerde de Sırp ve Hırvat yoğunluklu şehirlerde de yine birçok eserlerimiz var. Yakında inşallah Ferhat Paşa Camisi'nin de açılışı yapılacak." diye konuştu.

- "Bosna, Anadolu'nun birçok şehrinden daha fazla Osmanlı özelliğini hala koruyor"

Bosna Hersek'i sık sık ziyaret ettiğini vurgulayan Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, şöyle konuştu:

"Her geldiğimizde bir başka güzelliğini, her geldiğimizde bir başka sorumluluğumuzu hissettiğimiz şehirlerden birisi. Diyebiliriz ki Anadolu'nun birçok şehrinden daha fazla Osmanlı özelliğini hala koruyor. Bizim de vazifemiz bu kardeş halka, Boşnak halkına bütün gücümüzle destek olmak. Burada varlığımız diğer ülkelerin liderleri tarafından da fevkalade olumlu bir şekilde karşılandı. Ümit ederim ki bu ilişkiler artarak devam edecek. Hayırlı, uğurlu olmasını temenni ediyorum. Buraya gelince bir kere daha anlıyoruz ki, sorumluluklarımız bu coğrafyaya karşı çok daha fazla, çok daha büyük."

- "Balkan halklarının ortak bir hedefi, ortak bir geleceği olmalı"

Türkiye dışında 24 ülkenin katıldığı fuarın ekonomik boyutunu değerlendiren Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Aslında Balkan halkları çok ağır acılar yaşadılar, Yugoslavya'nın dağılması süreciyle birlikte yüz binlerce insanın iç çatışmalarda öldüğü bir süreç geçti, halklar arasında çok ciddi kırılmalar hatta düşmanlıklar oluştu. Dolayısıyla, Balkan halklarının bu acı tecrübeden sonra Hırvatlar, Boşnaklar, Sırplar, Romenler, Arnavutlar... Bu geniş coğrafyada Osmanlı'nın, aşağı yukarı 6 asır boyunca 'Pax Ottomana' dediğimiz Osmanlı barış düzeninde, herkesi kendi dininde, dilinde, örfünde özgür bir şekilde yaşattığı insanların tekrar bu kadar ağır tecrübelerden sonra edineceği, çıkaracağı ders herhalde şu olmalıdır, Balkan halklarının ortak bir hedefi ortak bir geleceği olmalı. Balkan halklarının geleceği birbirleriyle çatışmaktan değil birbirleriyle uyum içerisinde ticarette, sanayide, eğitimde, kültürde, alt yapıda, turizme, sanatta, tarımda, çok alanda karşılıklı, ikili ya da çok taraflı iş birliğinden geçiyor. Hatta diğer liderlere de ifade ettim, belki bu anlamda çok resmi olarak olmasa bile bir ortak pazar mahiyetinde bir ekonomik birlikteliğin Balkan ülkeleri arasında çok anlamlı olacağı ve her bir ülkeye de çok önemli katkılar sunacağını düşünüyoruz. Biz Türkiye olarak Balkan halklarının birlik, dostluk içerisinde hareket etmesinin, ekonomik ve siyasi çıkarları bakımından en doğru yol olduğu kanaatindeyiz."

- "Yapılacak çok iş var"

Kurtulmuş, Mostar'da TİKA'nın restore ettiği ve Yunus Emre Enstitüsü olarak kullanılacak bir medresede incelemelerde bulunduğunu ifade ederek, "Yapılacak çok iş var, şu cadde yürüsek, camiler, medreseler, çok sayıda Türkiye'nin katkılarıyla yeniden onarılıp hayata kazandırılmayı bekleyen tarihi binalar var. Burada bulunmak Türkiye'nin sorumluluğu." dedi.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.