Diğer milletlerin insanları da bizim insanlarımız gibi her konunun uzmanı mıdır bilmiyorum.

            Bizim insanımız her konunun uzmanıdır.

            Her şeyi bilir.

            Her şeyi bilen insanımız bir de “haddini bilse” tadından yenmez.

            Irak’ta cereyan eden olaylar sosyal medyada da tartışılıyor.

            Aman Allah’ım. Herkes siyaset uzmanı. Herkes savaş uzmanı. Münhasıran da Ortadoğu uzmanı olanlar da var.

            Cumhurbaşkanı’na, Başbakan’a, Genel Kurmay Başkanı’na akıl verenleri mi ararsınız. Askeri harekatı yönetenleri mi ararsınız. Sınırları yeniden çizenleri mi ararsınız. Burada ne ararsanız her şey var. Yok yok yani.

            Erken uyanan “Ben başbakan olsam” diye başlıyor söze.

            Çalıştığı yerde topu topu 10 kişiyi idare etmekten aciz adam, kocaman ülkeyi yönetmeye talip oluyor.

Daha çocuklarına, hanımına bile söz geçiremeyen emekli, idarecilere istikamet vermeye çalışıyor.

“Hadi gel bugün öğle namazını sen kıldır” desek beceremeyecek adam, konu din olunca bilirkişi edasıyla fetva vermeye kadar gidiyor.

En son mahalle takımında ayağına top değmiş sporsever, antrenörü beğenmiyor. Takım tertibi konusunda ahkam kesiyor.

Mimara proje yaptırmaya giden adamın planı cebindedir.

Doktora şifa bulmaya giden adam, reçeteyi yazar da gider.

Arkadaşlar, biz her şeyi biliyorsak, insanlar neden uzmanlık için yıllarca dirsek çürütüyor dersiniz?

Bir insan her şeyi biliyorsa, hiç bir şeyi tam bilmiyor demektir.

İnsan, mesleğinde uzman olmalı, en iyi mesleğini yapmalı. Diğer konularda fikir sahibi olmasın mı? Tabi ki olsun. Sadece, uzmanın yerine kendisini koymasın.

Bulunduğumuz coğrafya dünyanın en zor coğrafyası. Bir de geçmişte kuyruk acısı olanlar var. İçerideki işbirlikçileri de hesabın içine kattığınızda işimizin ne kadar zor olduğu anlaşılmıyor mu?

Zaman bir olma zamanıdır.

Küçük hesabı, küçük insanlar yapar. Her zaman da kaybeder.

Görelim Mevla neyler, neylerse güzel eyler.