BM: En az 17 bin göçmen Yunanistan deniz sınırından geri itildi
Brüksel merkezli Avrupa Sığınmacılar ve Sürgünler Konseyinin (ECRE) sitesinde yayımlanan "Geri İtme Uygulamaları" raporunda, Morales, mülteci ve göçmenleri geri itmenin, Avrupa ülkelerinde fiili devlet politikası haline geldiğini ve uluslararası kuruluşların uyarılarına rağmen bu uygulamanın devam ettiğini belirtti.
Morales, bu tür uygulamaların üzerini örtmeye yönelik teşebbüsler karşısında uluslararası camiayı uyardı.
Raporda, Avrupa ülkelerinden Yunanistan, Estonya, Finlandiya, İngiltere ve Fransa'nın, deniz yoluyla ülkelerine geçmeye çalışan göçmenleri geri yollamaya yönelik uygulamaları ele alınırken, Avrupa'nın dışında Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ve Dominik Cumhuriyeti'nin geri itmeleri incelendi.
Yunanistan, başvuruları Türkiye'ye yönlendiriyor
Yunanistan'ın uygulamalarına geniş yer verilen raporda, Afganistan, Bangladeş, Pakistan, Somali ve Suriye'den ülkeye sığınma başvurusu yapanların Haziran 2021'den bu yana "üçüncü güvenli ülke" kapsamında Türkiye'ye yönlendirildiği, şimdiye kadar 6 bin 400'ün üzerinde başvuru talebinin olumsuz karşılandığı aktarıldı.
Kara sularından ülkeye geçmeye çalışan göçmenleri geri itmenin ise devlet politikası haline geldiği vurgulanarak, BM Mülteciler Yüksek Komiserliğinin son verilerine göre 2020-2021 döneminde yaklaşık 540 geri itme vakasının yaşandığı, en az 17 bin göçmenin zor kullanılarak Türkiye kara sularına itildiği bilgisi paylaşıldı.
Raporda, Yunanistan'ın son 2 yılda sığınmacıları reddetme oranının yüzde 126 arttığı da kaydedildi.
BM: Yunanistan'da göçmenleri korumaya çalışan kuruluşlar baskı altında
Birleşmiş Milletler (BM), Yunanistan'a deniz yoluyla girmeye çalışırken geri itilen göçmenleri korumak üzere gönüllü faaliyet yapan kuruluşların baskı altında olduğunu açıkladı.
İnsan hakları savunucularının durumunu araştıran BM Özel Raportörü Mary Lawlor, yazılı açıklamasında, Yunanistan'ın göçmenlere yönelik politikasının, insan hakları savunucularını merkeze almadığını vurguladı.
Lawlor, Yunan hükümetinin, ülkeye kabul edilemeyen veya sınır dışı edilen göçmenlere yönelik dayanışma gösteren hak gruplarına karşı baskıcı tavrına tepki göstererek, "Göçmenlerle dayanışma eylemleri suç ve insan kaçakçılığı ile eşdeğer olarak yorumlanıyor. Ülkede sığınmacı ve göçmenlerin haklarını savunanlar, büyük baskı altında." değerlendirmesinde bulundu.
Yunan hükümetinin geçen yıl çıkardığı ve "ülkenin kıyılarında mahsur kalan göçmenleri kurtarmaya yönelik gönüllü kuruluşların faaliyetlerinin sınırlandırılmasına" yönelik yasaya değinen Lawlor, bu uygulamanın sivil toplum kuruluşlarına "boğucu etki" yarattığını vurguladı.
Lawlor, Yunanistan'ın göçmenleri geri itme ve göçmen haklarını savunan grupları kısıtlamaya yönelik tam raporu Mart 2023'te BM İnsan Hakları Konseyi'ne sunacağını duyurdu.
BM Göçmen Hakları Özel Raportörü Felipe Gonzalez Morales, dün yayımladığı raporunda, Yunanistan'ın kara sularından ülkeye geçmeye çalışan göçmenleri geri itmesinin devlet politikası haline geldiğini belirtmişti.
BM Mülteciler Yüksek Komiserliğinin verilerine göre 2020-2021 döneminde Yunan kıyılarından yaklaşık 540 geri itme vakası yaşanırken, en az 17 bin göçmen zor kullanılarak Türkiye kara sularına itildi.
Kaynak:Anadolu Ajansı
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.