Düzce'de "İslam Ekonomisi ve Finans Uygulamaları" paneli

Düzce'de "İslam Ekonomisi ve Finans Uygulamaları" paneli
BDDK Başkanı Akben:- "Faizsiz finans sistemi mevcut ekonomik sistemin 'hep ben kazanacağım başkaları ne olursa olsun' kavramından ziyade, paylaşımcı ve insancıl bir modeldir. İnsanlar olarak daha çok kazanmayı ve daha çok şeylere sahip olmayı değil de hep

DÜZCE (AA) - Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben, faizsiz finans sisteminin mevcut ekonomik sistemin "hep ben kazanacağım başkaları ne olursa olsun" kavramından ziyade paylaşımcı ve insancıl bir model olduğunu belirterek, "İnsanlar olarak daha çok kazanmayı ve daha çok şeylere sahip olmayı değil de hep beraber kazanmayı, hep birlikte bir şeylere sahip olmayı öğrenmemiz gerekiyor." dedi

Düzce Üniversitesi (DÜ) tarafından Cumhuriyet Konferans Salonu'nda düzenlenen "İslam Ekonomisi ve Finans Uygulamaları" paneline katılan Akben, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'de faizsiz bankacılık sistemine 1983'te Bakanlar Kurulu kararı ile geçildiğini söyledi.

Akben, faizsiz bankacılık sisteminin şu anda sistemin yüzde 5'ini oluşturduğunu, yüzde 95'inin hala konvansiyonel bankacılık sistemiyle çalıştığını vurgulayarak, "Türkiye'nin bankacılık sisteminin aktif büyüklüğü 2 trilyon 400 milyar lira dolaylarındadır. Bunun yüzde 5'ini düşündüğümüzde hala daha çok alacağımız mesafe olduğunu görebiliriz. Sistemde ellinin üzerinde banka sayısı var. Bunlar içerisinde de 6 tanesi katılım bankası olarak faaliyet gösteriyor ve bunun yanında da birçok şirket var. BDDK olarak bunların düzenlenmesini ve denetlenmesini sağlamakla meşgulüz." ifadesini kullandı.

- "Herkes 'evim, arabam olsun, iyi şartlarda yaşayayım' istiyor"

Faizsiz finans sisteminin, inanç sistemi ile alakalı kaynaktan beslendiğini aktaran Akben, "İslam ekonomisinde faizsiz sistem modeli ölçeğinde konuştuğumuzda birbirinin karşılığını bulamaz. Örneğin, 'bereket' kavramını ekonomide nereye koyacağız nasıl tarif edeceğiz. Faizsiz finans sistemi mevcut ekonomik sistemin 'hep ben kazanacağım başkaları ne olursa olsun' kavramından ziyade paylaşımcı ve insancıl bir modeldir. İnsanlar olarak daha çok kazanmayı ve daha çok şeylere sahip olmayı değil de hep beraber kazanmayı, hep birlikte bir şeylere sahip olmayı öğrenmemiz gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

Akben, BDDK olarak kişilerin kazançlarıyla orantılı borçlanmaları gerektiğine inandıklarına işaret ederek, şunları kaydetti:

"Mevcut ekonomik sistem, sizi uzun vadelerde borçlandırarak onlara çalışmanızı sağlıyor. İnsanlar 'ben ne zaman öleceğim, ne kadar yaşayacağım' sorusunu kendisine sormadan sınırsız borçlanıyor. Çünkü neden? Burada dünyaya bir tamah var. Herkes 'evim, arabam olsun, iyi şartlarda yaşayayım' istiyor. Bunları da uzun vadeli borç borçlanarak yapmaya çalışıyor. Sonuçta gelirimiz yetmiyor. Bu sebepten hepimizin çok ciddi bir şekilde düşünmesi lazım. Bizler, her şeye sahip olmak konumunda değiliz. İnsanoğluyuz, insanca yaşamayı ve kendi nefsimiz için istemediğimiz bir şeyi başkaları için de istemeyeceğiz. Birilerinin üzerine basarak, birilerini tepeleyerek, birilerini yok sayarak ve birilerini harcayarak bir tarafa gitmeyeceğiz. Bizim kültürümüzde arkadaş kavramı vardır."

Konuşmaların ardından Düzce Valisi Ali Fidan ve DÜ Rektörü Prof. Dr. Nigar Demircan Çakar, Akben'e plaket ve çeşitli hediyeler takdim etti.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.