MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin erken seçim çağrısı, Ankara'da hareketliliğe neden oldu ve nihayetinde de seçim kararı alındı. Bahçeli’nin açıklaması ile gündeme gelen erken seçim talebi olumlu karşılık buldu ve muhalefet partileri, hükümet, halk kısaca herkes erken seçime yeşil ışık yaktı. Akabinde de Cumhurbaşkanı Erdoğan; MHP lideri Devlet Bahçeli ile yaptığı kısa görüşmenin ardından erken seçim kararını açıkladı: “Türkiye 24 Haziran’da sandık başında olacak.”

Tabi ki erken seçimde halkın beklentisi çok farklı.

Herkes kendisine hizmet edecek milletvekillerin aday gösterilmesini istiyor.

Vatandaş artık her türlü haberleşme aracına sahip, eskisi gibi takım tutmuyor. Kendisine hizmet edecek, derdi ile sorununu çözecek vekiller istiyor.

Yeni sistem ile ilk defa Cumhurbaşkanlığı seçimi ile milletvekili seçimi bir arada olacak.

Meclis’te grubu bulunan partiler de Cumhurbaşkanlığı için aday gösterebilecek.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, parti üyesi olmayanlar 100 bin imza toplayarak Cumhurbaşkanı adayı olabilecek.

Yeni sistemde Cumhurbaşkanı, 5’er yıllığına en fazla iki kez seçilebilecek.

Seçim iki turlu olacak. İlk turda yüzde 50 oy çıkmazsa ikinci tura en fazla oyu alan iki aday katılacak.

En yüksek oyu alan cumhurbaşkanı seçilecek.

Anayasa değişikliği ile birlikte milletvekili sayısı 550'den 600'e çıkarıldı. Böylece illerin milletvekili sayıları da değişti.

Konya ilinde milletvekili sayısı 14’ten 15’e çıktı.

Önce ilimizde sonra yurt genelinde her partinin belirleyeceği adaylar, geleceğimize ışık tutacaktır. 

O yüzdendir ki adayların önce vatansever, Allah korkusu olan, ülke menfaatlerini kendi menfaatleri üzerinde gören olmasına özen göstermeli.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dediği gibi millet HİZMETKARLIK edecek adayların seçime girmesini istiyoruz.

STK’larda görev almış. Açın tokun, işverenin, esnafın, köylünün, işçinin, memurun, asgari ücret ile geçinenin empatisini yapacak aday istiyoruz.

Seçimde oy isterken ki yüzünün gülümsemesini seçildiğinde de görmek istiyoruz.

Seçildiğinde sorun olan değil sorun çözen olmasını istiyoruz.

Bürokratını atarken sadece benden olsun, benim canım olsun değil, hak eden, layık olan diğer kendinden olmayan canlarında atanmasını görev verilmesini istiyoruz.

Padişahlık dönemi gibi babadan oğla, yeğene, kardeşe, kuzene geçen değil, hak edene, ülkeye vatandaşa hizmet edecek, liyakat sahibi kişilerin aday gösterilmesini istiyoruz.

Biz istiyoruz da siz parti yönetimi istemiyorsanız, bu halk da sizi istemeyecektir, bu böyle biline…

Bu seçimde Cumhurbaşkanını seçerken vekilini de seçecek, Cumhurbaşkanın vekil sayısı güçlü olursa, Cumhurbaşkanının eli de güçlü olur.

Eskisi gibi listede ismi olsun, nasıl olursa olsun.

Teşkilata şuradan destek ile şunun referansı ile geldi muhabbeti devam ederse, halk istemediği halde aday gösterilirse bir kaz daha söylüyorum. 

Aday kaybettiği gibi ülke de kaybeder.

Kişilerin menfaati için ülkeyi kimsenin kayıp ettirmeye hakkı da lüksü de yoktur.

Bu düşünce ve anlayış içinde aday belirleyenler yarın Yüce Allah karşısında hesap vereceklerini unutmamalıdırlar.