Gıdada bile bile lades demeyin!

Gıdada bile bile lades demeyin!
Gıdada taklit ve tağşiş ürünlere tüketicilerin dikkat etmesini gerektiğini belirten uzmanlar, ucuz ürünlerin çok fazla tercih edilmemesi konusunda uyardı

Gıda ve yemde taklit ve tağşiş yapan işletmelere, bundan sonra yıllık gayrisafi gelirlerinin yüzde 1'i kadar ceza kesilecek. Kararın Resmi Gazete’de yayınlandığını belirten Konya Tüketiciler Birliği Başkanı Mustafa Dinç, “Alınan karar tüketiciler açısından doğru bir karar. Bu taklit ve tağşişi yapan işletmeler sürekli yapmaya devam ediyordu. Taklit ve tağşiş yapan firmalara baktığımız zaman hep aynı işletmelerin olduğunu görüyoruz. Bu da cezanın caydırıcı olmadığını gösteriyor. Çünkü suçu işleyen firmaya 300-500 lira bir idari para cezası uygulanıyor. Yapan firmada cezasını ödeyip aynı şeyi yapmaya devam ediyor. Hâlbuki ciro ile orantılı bir ceza uygulandığı zaman işletmelerin büyüklüğüne göre çok büyük rakamlar ortaya çıkacak. Böylece firmalar cezaya katlanma yoluna gitmeyecekler. Yani önceden çok rahat bir şekilde cezasını ödeyip işine devam eden firmalar artık bundan çekinecekler. Bir de tabi bu cezaların uygulanabilirliği önemli. Biliyorsunuz idari para cezaları mahkemeye giderek orada iptal ettirilebiliyor. Bunun da bir şekilde engellenmesi lazım. Çünkü böyle olunca caydırıcılık da olmuyor” dedi.

TÜKETİCİNİN BİRAZ DAHA FERASETLİ OLMASI LAZIM

Tüketicilere de bu konuda tavsiyelerde bulunan Dinç taklit ve tağşiş ürünleri almamaları gerektiği konusunda uyarıda bulundu. Dinç, “Atalarımızın dediği gibi, ‘Ucuz etin yahnisi kara olur.’ Bir şeyin fiyatı çok ucuzsa piyasa fiyatlarının altındaysa tüketicinin şüphelenmesi gerekir. Kampanyalarla bu ürünler satılmaya çalışılıyor. Bunlara dikkat edilmesi lazım. İşte bir kaşar peynir denildiği zaman içerisinde en az 10 kilo süt olması gerekiyor diyorsunuz. Sütün fiyatı belli 4-5 lira. 10 kilo süt 50 lira ederken kaşar 30 lira oluyorsa burada tüketicinin biraz daha ferasetli olması lazım. Şimdi Ramazan ayındayız. Tatlı tüketimi oldukça fazla. Gerçek bir baklava 120 liralara mal olurken, 25-30 liralara baklava satılıyor. Bu baklavada kullanılan şekerin şeker olmadığını, cevizin fıstığın gerçek olmayacağını bilmeliyiz. Tüketicinin bile bile lades dememesi lazım. Ucuza aldım diye sevinmemesi lazım” diye konuştu.

BİLİNÇLİ OLURSAK BU TARZ SUÇLAR AZALTILABİLİR

Yediğimiz gıdaların bizi biz yapan şeyler olduğunun altını çizen Dinç, “Sahte gıdalar genetiğimizi değiştiriyor, sağlığımızı etkiliyor, ucuza bir şey aldım derken çok kalıcı sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Daha çok miktardaki ürünü daha uyguna almak yerine, daha sağlıklı ürünü daha az miktarda almak önceliğimiz olmalıdır. Tüketici, ‘Çoluk çocuğumu doyurmam lazım’ diyor. Ama sen çocuğunu doyurmuyorsun bu gıdaları alarak onu zehirliyorsun. Çocuklar çok küçük yaşta kalp hastası, şeker hastası olmaya başladı. O yüzden çok dikkatli olmak lazım. Yine bu tarz sahte ürünler görüldüğünde Tarım Bakanlığı’na şikayet edilmelidir. Bununla ilgili Ticaret Bakanlığı’nın geliştirdiği bazı uygulamalarda var. Orada ürünün fotoğrafını çekip uygulamaya yükleyip gönderebiliyorsunuz. Sağlık Bakanlığı ve belediyeye de şikayet edilebilir. Bu kurumlarının ortak görev alanında bu taklit ve tağşiş ürünler var. Tüketici de bilinçli olursa bu tarz suçlar azaltılabilir” şeklinde konuştu. (Gülşen Çopur)

Kaynak:Pusula Haber

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.