İnternette ocak söndüren tehlike: Kumar bağımlılığı

Tütün, madde, alkol, kumar ve teknoloji bağımlılıkları ile mücadele ettiklerini ifade eden Yeşilay Konya Şube Başkanı Dr. Zeliha Üstün Argon, internette artan kumar bağımlığına dikkat çekerek “Ciddi maddi zararlar görüyorlar. evdeki eşyalar satılmaya başlanıyor. Özellikle kumar bağımlılığından kaynaklı çok intihar girişimleri duyuyoruz” dedi

Günbegün daha yakıcı bir sorun haline gelen ve etkilediği insan sayısı artan uyuşturucu bağımlılığı, insanı ve aileyi içten içe bitiren bir durum olarak günümüz dünyasının en önemli problemlerinden biri. Kullanım yaşının da her yıl düştüğü madde kullanımı, ülkemiz için de büyük bir problem. Sigara, alkol, uyuşturucu ve teknoloji gibi birçok bağımlılıkla mücadele ettiklerini ifade eden Yeşilay Konya Şube Başkanı Dr. Zeliha Üstün Argon, kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla gazetemize konuştu. Sigara bağımlılığının, diğer bağımlılıklar için geniş noktası olduğunu söyleyen Dr. Zeliha Üstün Argon, “Bağımlılık denilince akla ilk gelen tütün bağımlılığı geliyor ama bizim için tütün bağımlılığı geniş noktası dediğimiz pek çok insan için çok masum görünen bir nokta. Bunun dışında madde, alkol, kumar ve teknoloji bağımlılıkları ile mücadele ediyoruz. İnsanları sağlıklı yaşam konusunda yönlendiriyoruz. Günümüzde en çok karşımıza çıkan, insanların en çok mustarip olup kurtulmak istedikleri bağımlılık, madde bağımlılığı. Ama bunların tabi temelinde sigara bağımlılığı ile başlıyor. Doğrudan maddeye başlayan insan sayısı yok denilecek kadar az. Tütünden sonra alkolü deniyorlar, daha sonrasında maddeye geçiyorlar. Tatmin olmadıkça bir üstüne geçiyorlar. Madde bağımlılığı işin içine girdiği zaman bunun yaşı, dini, dili, cinsiyeti yok. Bunu görüyoruz. Geçen hafta bir hastamız geldi AMATEM’e yönlendirdik. 12 yaşındaydı ve 3 yıldır kullandığını söylüyordu. Bu çocuk 10 yaşından beri maddeye ulaşabilmiş ve kullanmış. Kullanım yaşı maalesef her geçen yılla birlikte düşüyor. Tabi ki bağımlılıkla mücadelenin farklı ayakları var. Hem bizim gibi önleme aşamasında olan kuruluşlar var. Bunun dışında doğrudan uyuşturucunun ticareti ile mücadele eden Emniyetimizin Narkotik birimleri var. Devletimizin diğer kamu ve kurumları var. Sadece Yeşilay’ın baş edebileceği veya önleyebileceği bir durum değil. Topyekun devlet olarak, millet olarak bir arada olduğumuzda mücadele edebileceğimiz bir durum” dedi.

BAĞIMLILIK BİR HASTALIKTIR
‘Bağımlılık bir irade problemi değil, bağımlılık bir hastalıktır.’ ifadelerini kullanan Dr. Zeliha Üstün Argon, “İnsanlardaki bu yanlış algının değişmesi gerekiyor. Ailenizden gelen şeker, tansiyon hastalığı gibi düşünülüp, önleminin alınıp tedavi edilmesi gerekiyor ve bir defa başladıysanız bağımlılıktan kurtuldum diye bir şey yok. Temiz kaldım diyebiliyorsunuz. Kullanmadığınız günleri saymaya başlıyorsunuz. O yüzden bizim burada yapmaya çalıştığımız çocuklarımızın ve gençlerimizin ‘hayır’ deme kabiliyetini geliştirerek onlara önerilen bir sigaraya, bir kadeh içkiye yada herhangi bir hap veya maddeye ‘hayır’ deme becerisi kazandırmak. Bunun dışında bağımlılıklara duçar olmuş insanlarımız var. Bunun bir yaşı yok. Bu insanlarımız için de Yeşilay olarak rehabilitasyon merkezleri kurduk. Türkiye’nin her tarafında yaklaşık 120 şubemiz var. KKTC’de de bir şubemiz var. Buralarda bağımlılıktan kurtulmak isteyen insanlara ve ailesinde bağımlı olup da nasıl davranması gerektiğini bilmeyen kişilere rehabilitasyon hizmetleri veriyoruz. Tamamen gizlilik esasına dayalı olarak çalışıyoruz. Hem psikologlarımızla hem de sosyal hizmet uzmanlarımızla onları rehabilite etmeye çalışıyoruz. Madde bağımlılıkları konusunda eğer gerekiyorsa onları AMATEM’e yönlendirip hastanelerde tedavilerini sağlıyoruz. AMATEM sürecinde de, daha sonrasına temiz kalma süreçlerinde de takiplerini sağlayarak sürekli yanlarında olmaya çalışıyoruz” diye konuştu.

115’İ ARAYIN
Aile içerisinde bir bağımlılık şüphesi durumunda 115 ile iletişime geçilmesini tavsiye eden Dr. Zeliha Üstün Argon, “Çocuğum hiçbir zaman bağımlı olduğunu kabul etmiyor ve ben anlıyorum diyen aileler var. Ne yapabilirim diye başvuruyorlar. Bizim onlara tavsiyemiz 115’i arayarak randevu almaları. 115’i aradıklarında psikolog arkadaşlarımızla görüşüyorlar. Gerekiyorsa işe aileye rehabilitasyon vererek başlıyoruz. Ailesinde ve çevresindeki değişimi gören bağımlı kişilerde YEDAM’a başvuruyorlar. Bu şekilde süreç başlıyor. Sürecin her safhasında beraber oluyoruz. Ev ziyaretlerinde bulunuyoruz. ‘Renklerini Yeniden Kazananlar’ diye geçtiğimiz yıl bir kitabımız yayınlandı. Bütün bağımlılıklar konusunda YEDAM’a başvuran kişilerin öykülerinin anlatıldığı bir kitabımız var. Bu kitabı bağımlılıkla mücadele eden ve kurtulmak isteyen herkesin okumasını tavsiye ediyorum” dedi.

ÇOCUKLARI ALIŞTIRMAYA ÇALIŞIYORLAR
Okulların yakınlarında çocukları uyuşturucuya alıştırmak amacıyla birçok faaliyetin yürütüldüğünü söyleyen Dr. Zeliha Üstün Argon, “Çocukların çok sevdiği çizgi film karakterlerinin tıpkı bir çikolata drajesi gibi hapların üzerine basılmış olması ve bunların okulların yakınında bedava çocuklara şeker gibi sakız gibi dağıtılıyor olması duyduğumuz acı gerçekler. Karşı tarafta da çok ciddi çalışanlar var. Ama siz sosyal olarak aile yapısını çok sağlam tuttuğunuzda, ‘hayır’ diyen çocuklar yetiştirdiğiniz zaman, o çocuk eline bedava dahi verilse bir sorguluyor. Sağlam bir aile yapısı içerisinde büyüyen çocukları bu gibi tuzaklardan uzak tutma ihtimaliniz çok daha yüksek. Diğer türlü anne veya babası ihmal ediyorsa yada çok otoriter bir ailede yaşıyorsa çocuk bir çıkış yolu arıyor, bir sığınak arıyor. Maalesef bu durumda da tuzaklara düşüyor” ifadelerini kullandı.

PROBLEMİN ÜSTÜNÜ ÖRTMEYİN
Son dönemlerde kumar bağımlılığının giderek arttığını aktaran Dr. Zeliha Üstün Argon şöyle konuştu: “Pandemi döneminden önce Konya şubesi olarak bizden alkol, madde ve tütün bağımlılıkları ile mücadele konusunda destek isteniyordu. Ama pandemi sürecinde internet ile geçirilen sürenin artması ve online kumar sitelerinin çok kolay ulaşılabilir olması, insanların kumar bağımlısı olmasına neden oldu. Bu konuda bize ciddi geri dönüşler var. Tabi bağımlılık konusu mahrem de bir konu. İnsanlar kolay kolay aile dışına dillendirmiyor. O yüzden de bağımlılık giderek büyüyor ve tedavi edilemez durumlara geliyor. Ciddi maddi zararlar görüyorlar. Evdeki eşyalar satılmaya başlanıyor. Eğer ailenizde veya çevrenizde bağımlı olan insanlar varsa lütfen daha da kötüye gitmemesi için problemin üstünü örtmeyin. Sizlere yardımcı olabilecek kuruluşlar var. Çünkü üstünü kapattıkça tedaviden o kadar da uzaklaşıyoruz. Aile içi şiddet, fiziksel yaralanmalar, intiharlara giden durumlar yaşanıyor. Özellikle kumar bağımlılığından kaynaklı çok intihar girişimleri duyuyoruz.” (Mehmet Günnar)