TARİHE YOLCULUK (177)

Nuh kavminin Yüksek bir Medeniyete sahip olduğunu söyleyen ve Nuh’un gemisinin de nükleer güçle çalıştığı ifade eden araştırmacı-yazar Mehmet Eminoğlu, “Nuh’un gemisini arayıp biz bulmalıyız. Yoksa Deccalların eline geçerse kuyruksuz ve kanatsız kuşa benzetirler” diyor.

“Uzay 1999” televizyon dizisini bizim kuşak hatırlar. Bu dizi 1974’lerde çekilmiş İngiliz menşeili bir uzay dizisiydi. "Kaptan Scarlett” o uzay gemisinin kaptanıydı. Maceradan maceraya koşuyordu. Bu dizide gördüğünüz hemen hemen uzayla ilgili pek çok şey gerçek oldu. Bu dizinin animasyonu 1960’larda yayımlanmıştı. Başarısı sayesinde dünya çapında seyredilen bir uzay dizisi olmuştu. İnsanoğlu 21.yüzyılda Mars’a yolculuğa hazırlanıyor. Lâkin uzayın kapıları (semâlar) gayr-i müslimlere ardına kadar açılmış değil. Çünkü onlar Allah’tan korkmuyorlar ve şirk koşuyorlar. Korku (fear) filmleri çevirerek insanda var olan korkuyu başka taraflara yöneltiyor ve çekmeye çalışıyorlar. Bu tür filmlerin ortak özelliği ise kan ve ‘zombi’leşmedir. Zombilerin (Türk-Müslüman) olmaları ise boşuna değil elbette.

Uzay filmlerinde konuşan robotlar da kullanılmıştı. O robotlar gerçek oldu. Hatta yatak arkadaşı ve zevk aracı olarak düşünülen dişi insansı robotlar (Sementa)bile yapıldı. Bunların balon cinsleri Amerika’da kurulan sanal köylerde ve sanal ortamlarda görücüye çıkarıldı bile.

NUH KAVMİ YÜKSEK MEDENİYETE SAHİPTİ

Nuh aleyhisselam’ın ümmeti 21.yüzyılda bile olmayan yüksek teknolojiye sahip bir kavimdi. Nuh’un gemisi ise tahtadan değil, çelikten yapılma nükleer yakıtla çalışan bir gemiydi. Rabbimiz 125 bin peygamber ve arzda (neresidir, bize bilgi verilmiyor) binlerce âlem yarattığına göre; daha henüz insan (Âdem)yaratılmadan önce birbirini vahşice öldüren ve savaşan insansı yaratıklar da sürekli mücadele (kavga) halinde idiler. Cenab-ı Hakk; “Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım” dediği zaman melekler; “orada fesat çıkaracak, kan dökücü bir yaratık mı yaratacaksın?” şeklinde mukabelede bulunmuşlardı (Bakara/30).

Şüphesiz Allah (c.c.) bizim ve meleklerin bilmediği şeyleri en iyi bilendir.

Şeytanın besmelesiz çocukları ve askerleri (nifak çıkaran kan dökücü yaratıkları) her devirde vardı. Yâ değilse onları gören veya o tür varlıklardan haberdar olan melekler, “yeryüzünde fitne ve fesat çıkaracak kan dökücü yaratıklar”dan bahsetmezlerdi.

3 Ocak 2018 Çarşamba akşamı saat 22.30’da TRT-2’de başlayan Pelin Çift’in hazırlayıp sunduğu Günden Ötesi programında Nuh aleyhisselâm ve kavmi gündemdeydi. Dr. Yavuz Örnek, Nuh kavminin yüksek teknolojiye sahip bir kavim olduğunu söylemesine söyledi de, Arapça bilmediğinde bu iddiasına dayanak olacak delillerini göstermede çok zayıf ve cılız kaldı. Sağlığında NASA’nın kendisini yakından takip ettiği merhum araştırmacı-yazar Mehmet Eminoğlu, “Eski Uzaycılar Yeni Uzaycılara İbrettir” başlıklı kitabında, eski medeniyetlere kadar uzanarak Babil Medeniyeti’nden ve ‘Kılkamış’tan bahsetmektedir. Eminoğlu hocam ayrıca, o eserinde Kâmer suresi, 13-15.âyetleri delil göstererek şu anlamı ifade ediyor:

“Ve onu biz levhalar ve DUSUR’le (Yani hızlı ve kuvvetle –Nükleer güçle-motorla) seyreden gemide taşıdık; 14. Gözlerimizin önünde akıp gitmekteydi. İnkâr ve nankörlük edilmiş olan Nuh’a bir mükâfat olmak üzereydi.

15. Andolsun, Biz bu gemiyi varlığımıza ve gücümüze bir ayet ve delil olarak bıraktık. Fakat öğüt alıp düşünen var mı?"

“NUH’UN GEMİSİNİ BİZ BULMALIYIZ”

Bana fezayı sevdiren ve “Kur’an Işığında Göklerin (Uzayın) Fethi” hakkında Kur’an ve Hadislerle mücekkez bilgiler veren Mehmet Eminoğlu hocam, Nuh kavminin Yüksek bir Medeniyete sahip olduğunu ve dolayısıyla Nuh’un gemisinin de nükleer güçle çalıştığını ifade ederek  “Nuh’un gemisini arayıp biz bulmalıyız. Yoksa Deccalların eline geçerse kuyruksuz ve kanatsız kuşa benzetirler” diyor.

***

Ben size yeryüzündeki iki yer altı örgütü olan “Ağarta” ve “Şambala”dan pek fazla bahsedecek değilim. Yeryüzünü ve dünyayı kıyâmete (Armegoddon) zorlayan ve Allah’a karşı savaş açma cüretinde bulunan Küresel Kraliyet Güçleri’nin ataları da; ‘ağarta’ ve ‘şambala’ya kadar uzanır.

YARIN: Türkiye’de ilk insansı robotlar Konya’da yapıldı.