Dr. Mehmet Portakal

Dr. Mehmet Portakal

Sürekli yorgunsanız kas romatizması olabilirsiniz!

Sürekli yorgunsanız kas romatizması olabilirsiniz!

Sürekli yorgunluk hissiniz var mı? Sabahları yataktan sürünerek mi kalkıyorsunuz? Boynunuz, sırtınız veya vücudunuzda ağrıyan yerleriniz, kulunçlarınız var mı? Bir alışveriş poşeti taşımak bile sizi yoruyor mu? İçinizde birçok şeyi yapmak isteği ve enerjisi olmasına rağmen bedeninizde yapacak gücünüz yok mu?

Değerli okurlar, geceleri yeterince uyunmasına karşın sabah yorgun uyanma ve sürekli yorgunluk hissinden dolayı çalışma isteği duymama gibi yakınmaların görüldüğü yumuşak doku romatizması (fibromiyalji), kişiye günlük yaşantısında büyük sıkıntılar yaşatıyor. Bu romatizma çeşidi, hem kendisinden çok şey beklenen, hem de çevresinden fazlaca beklentileri olan insanların hastalığıdır. Özellikle bugünlerde, ilkbahar aylarında şikayetler artıyor. Şimdi 10 adımda fibromiyalji ile vedalaşma zamanı…

1. Fibromiyalji Risk Testini yaparak hastalığınızı tanıyalım

Bu kişiler, genelde mükemmeliyetçi ve hassas yapıdaki insanlardır. Modern yaşam koşullarının kas romatizması olarak ta bilinen bu rahatsızlığın sayısını artırdığını görmekteyiz. Günlük yaşamda büyük sıkıntılara neden olan yumuşak doku romatizmasına, pek çok faktör etkili olabiliyor. İnsanların dış görünüşünü hiçbir zaman değiştirmez, sakat bırakmaz ancak tedavisi uzun sürebilir ve yaşam kalitesini bozabilir.

2. Başarılı bir tedavi için önce teşhisin doğru konması gerekir

Özellikle soğuk, rutubetli, kasvetli havalarda, stres ve aşırı aktivite durumlarında artış gösteren fibromiyalji, işyerindeki gergin ortamdan tutun da, telefonla konuşmaya ve araba kullanmaya dek pek çok nedenden etkileniyor. Ailesel özellik gösterebilir. En sık 20-50 yaş grubu arasındaki kadınlarda görülmesine rağmen her yaş ve cinste ortaya çıkabilir.

3. Vücudunuzun verdiği sinyalleri önemseyiniz

Bu hastalığın belirtilerinin başında “yorgunluk” gelir. Yorulmayı gerektirecek bir faaliyet yapılmadığı halde; özellikle sabahları daha belirgin olan yorgunluk akşama doğru normale döner. Bu kişilerde sabah tutukluğu sık görülür. Kas kaynaklı olan bu tutukluk, yorgunluk gibi gün içinde uzun süre devam eder. Bu tutukluğu iltihaplı eklem hastalarındaki eklem tutukluklarıyla karıştırmamak gerekir.

Yatağından hiç dinlenmemiş gibi zor kalkan bu kişiler, sabahları gece yattıkları zamana göre daha yorgun gibidirler. Uyku laboratuarlarında derin uykuya geçememeleri, uykuda diş gıcırdatmaları ve istemsiz bazı hareketler yapmaları çok tipiktir. Bu hastalarda baş ve yüzde ağrılar, karında gaz ve geğirme ihtiyacı, ishal, kabızlık, ani idrara çıkma hissi, adet öncesi aşırı gerginlik, göğüs, kalp ağrısı ve çarpıntılar görülebilir. Ayrıca uyuşma ve karıncalanmalar, kramplar, sebepsiz baş dönmesi ve işitme kayıpları, iştah değişimleri, unutkanlık ve konsantrasyon eksikliği, psikolojik sorunlar, aşırı terleme, ağız ve göz kuruluğu sık tespit edilir.

4. Doktorunuz sizin çözüm ortağınızdır; ona açık ve net davranınız

Fibromiyalji ile ilgili olarak mümkün olan en iyi kararları verebilmek için doktorunuz ile ilişkiniz, birlikte çalıştığınız bir ortaklık şeklinde olmalıdır. Sağlığınız ile ilgili her tür kaygınızı ve gereksiniminizi doktorunuza açık ve dürüst biçimde iletebilmeniz çok önemlidir. Doktorunuz da sağlık konusundaki bilgileri size açık ve anlaşılabilir olarak iletmelidir. Her doktor ziyaretinde, zamanınızı en iyi şekilde kullanmaya çalışınız.

5. Tedavi doğru şekilde ve zamanında başlamalıdır

Bu hastalığın tedavisinde değişik ilaçların yanı sıra, hasta ve çevresinin eğitimi, lokal enjeksiyonlar, kuru iğneleme, PRP, fizik tedavi yöntemleri, oksijen-ozonterapi, lazer, radyofrekans, uygun beslenme programı ve düzenli su içilmesi, B-12 ve D vitaminleri, magnezyum, çinko, selenyum, koenzim Q-10, ruşeym, çörekotu, omega-3 ve zerdeçal gibi doğal gıda takviyeleri kişiye göre planlandığında çok güzel sonuçlar vermektedir. Sıcak uygulamalarda, kendisini mutlu eden şeylerle uğraştığında ve tatilde bu ağrılar azalır.

6. Tamamlayıcı tıp uygulamaları fibromiyalji tedavisinde çok değerlidir

Biorezonans, bitkisel tedaviler – fitoterapi, hacamat, sülük tedavisi, tıbbi masaj, biosibernetik regülasyon terapisi, nöralterapi ağrılardan kurtulmada ve tedavide 10 numaradır.

7. Geçmiş geçmişte kalsın, geleceğe bakmak iyi bir başlangıçtır

Stresli bir hayattan mümkün oldukça uzak durmaya çalışınız. Günümüzde ne yazık ki etrafımızdaki stres kaynakları çok fazla ve bel ağrılarımızı da artırabilirler. Ama bu üzüntü veren durumlarla yaşayıp kaslarımızı germek yerine sorunları çözmek için yollar arayıp, ruh sağlığımıza önem vererek ağrılardan da kurtulabiliriz. Ağrıları yok etmek için ilk iş stresle mücadele olmalıdır. Hayatımızdaki stres unsurlarının listesini çıkartıp ve çözüm yolları bulmaya çalışmalısınız.

8. Esneklik için kendimize zaman ayırmalıyız

Sağlıklı, zinde ve mutlu bir yaşam için düşünce, davranış ve beden esnekliği gerekir. Günlük telaş arasında çoğu zaman depresif, bitkin ve huysuz bir ruh hali kimliğimiz haline gelebiliyor, vücudumuz esneklik ve direncini kaybediyor. Esneklik için kendimize zaman ayırmalıyız. Kendinize ve sağlığınıza daha fazla zaman ayırmanın yanı sıra yoğun çalışma sırasında verilen molalar da bu hastalığın tedavisinde etkili bir yöntemdir.

9. Egzersiz; kasları güçlendirmek ve ağrıları azaltmak için en ucuz ilaçtır

Düzenli olarak her gün egzersiz yapmaya çalışınız. Ağrınız varsa, yapacağınız egzersizleri rahatsızlığınızın sebebine göre doktorunuzun planlaması daha uygun olacaktır. Egzersiz ve fitness çalışmaları, özellikle pilates, mihabodytec, yürüyüş, antalgic-trac, robot tedavisi, yüzme ve bisiklete binme yararlıdır.

10. Botoks ile hem kas ağrılarınızdan kurtulunuz, hem de diş sıkmaktan

Botoks deyince aklınıza ne geliyor? Kaş kaldırma? Göz kenarlarındaki kaz ayaklarının yok edilmesi? … Ya da alında ve iki kaşın arasındaki çizgilerin açılması ile ifadede sağlanan yumuşama? Hepsi doğru ama daha fazlası var. Botoks ile fibromiyalji uygulamalarında da harika sonuçlar göreceksiniz; uyurken diş sıkma, kas ağrıları, diş gıcırdatma ve çene ağrılarınızdan botoks ile kısa sürede kurtulabilirsiniz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Dr. Mehmet Portakal Arşivi
SON YAZILAR