“Demokrasinin tarifini yapın” desek, inanıyorum ki; onlarca tarif çıkar.

Demokrasinin genel kabulü bazılarını kesmez ve onlar kendi demokrasilerini kendileri yazarlar.

Vatanseverlik de böyledir.

Vandallar gibi ülkeyi yakıp yıkmak için organize bir faaliyetin içine giren ve uluslararası düşmanlarla birlik oldukları tescillenmiş Gezi Eylemcilerinin yaptıkları, kimilerine göre ifade özgürlüğüdür.

Yetmez.

Bir de “O gençlerin gözlerinden öperim” diyecek kadar vatanseverdir (!) bazıları.

15 Temmuz’da silahsız insanlara mermi atan, Türkiye’ye diz çöktürmek için ellerinden gelen her şeyi yapanların ihanetlerini “kontrolü darbe” diyerek sulandıracak kadar bu vatana aşkla bağlıdır (!) bazıları.

Yetmez.

Bunların aşkları o kadar büyüktür ki; “Dünyanın en güzel işini de yapsanız sizi alkışlamayacağız” diyecek kadar vatanseverdirler.

Yetmez.

İhanetleri tescillenmiş kişilerin duruşmalara tek tip elbise ile çıkmasından da rahatsız olurlar bunlar.

Çünkü bunlar kendi ürünleri olan “Tek tip demokrasiye” inanırlar.

Tek tip elbise uygulamasını Avrupalılar yapmış olsalar ağızlarının suyu akar, ancak AK Parti yapınca “tu kaka” olur.

İhanet edenlere bu kadar destek vermek onların ileri demokrasi anlayışından olsa gerek.

Mesela beş yaşındaki çocuğa cinsel istismarda bulunduktan sonra katleden caniler için idam desek, ona da karşı çıkarlar “insan hakkı” diyerek.

Nedense mağdurların hakları bunlar için hiç gündem olmaz.

Tek tip elbise insan onurunu zedelermiş.

Öyle diyorlar.

Ama unutmamak gerekir ki; elbiseleri onurlu insanlar giymeyecek.

Devletine ihanet edenlerin onuru olur mu?

Ya da onurlu insan devletine ihanet eder mi?