Mustafa Balkan

Mustafa Balkan

“EVET… EVET… EVET…”

“EVET… EVET… EVET…”

“Evet” Türkçe’de; “öyledir, hay hay, belli, doğru, tamam” olarak kullanılan bir tasdik edatı.

“Kesin, kat’î, şüphesiz” (Evet, her şey bende gizli bir düğüm-Necip Fâzıl) anlamının yanında “ama, fakat, ancak” (Neslim ürkekmiş, evet, yoktu ki ürkütmeyeni-Mehmet âkif) olarak kullanıldığı yerler olduğu gibi cümle başında “bilakis, hayır” (Evet, sen böyle bir gerdâ-yı mahşer-hîzi ummazdın- Âkif) ifadesiyle de kullanılmıştır.

 

***

Kerkük Şehir Konseyi’nde kamu binalarında Irak’a bağlı Kürt Bölgesel Yönetimi’nin bayrağının kullanılmasının oy çokluğuyla kabul edilmesi karşısında Kerkük’e, Kürt bayrağının asılmasını; “evet” diyerek kabullenecek halimiz yok.

Ya ne diyeceğiz…

Kerkük’te Kürt bayrağına “hayır”.

Bildiğiniz gibi daha önce, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Mesut Barzani’nin Türkiye’yi ziyareti sebebiyle, İstanbul ve Ankara’da Kürdistan bayrağı göndere çekilmişti. O tarihlerde Barzani’nin yayın organı Rudaw’ın twitter hesabında yapılan paylaşımda, “Kürdistan bayrağı ilk kez İstanbul’da gönderde” ifadeleri kullanılmıştı. Rudaw kanalında hava durumunda yansıtılan haritada Güney Doğu Anadolu Bölgesi ve nerdeyse Doğu Anadolu bölgesinin tamamı Kürdistan’a bağlı gibi gösterilmiş, bu durum ülkemizde tepkiyle karşılanmıştı.

 

***

Kürdistan bayrağı İstanbul ve Ankara’da göndere çekilirken AK Parti’de daha önce başbakan yardımcılığı görevinde bulunan bir politikacı, Konya’da geçtiğimiz günlerde Sultan Veled Salonu’nda yaptığı konuşma sonrasında bir vatandaşın kendisine bu durumu hatırlatması üzerine; tepkisi “Ama o bayrak, o ülkenin (IKBY) bayrağı” şeklinde olmuştu.

Böyle bir tepkiye de; “evet” diyecek halimiz yok!

Kerkük’te asılan Kürt bayraklarına nasıl hiçbir parti gözetmeksizin Türk halkı ve Türk milleti olarak “hayır” diyorsak; yine millet olarak Kürdistan bayrağının İstanbul ve Ankara’da göndere çekilmesine de “hayır” diyebilmeliyiz.

Muhsin Yazıcıoğlu, 2007’de ne diyordu:

“Barzani'nin ekonomik menfaatleri sınırlandırılmalıdır. Irak'ın kuzeyinde kaçak sigara, kaçak içki üretip Mersin limanından pazarlıyor, Habur kapısından bizim TIR'larımızdan haraç alıyor. Adeta bu yapay, emperyalizmin sıçrama taşı olacak devletin finansörlüğünü Türkiye yapıyor. Türkiye'nin önce bu finansörlükten vazgeçmesi lâzım. Ciddi tedbirler alması lazım. Kararlılık göstermesi lâzım. Türkiye kendine ait bir Ortadoğu politikası olduğunu ortaya koyması lâzım.”

 

AH KERKÜK.. CAN KERKÜK…

Irak’ta Saddam zamanında da Türkmenler zulüm görüyorlardı, şimdi de Türkmenler DEAŞ tarafından öldürülüyor ve zulüm görüyor. Tuzhurmatu'da yüzlerce Türkmen kardeşimiz şehit edilmedi mi?.

Kerkük’e Kürt bayraklarının asılması karşısında Türkiye elbette sessiz kalamaz. Türkmenlerin sahibi vardır. İktidarlar ihmal etse bile Türk milleti Türkmenlerin yanındadır.

Şimdi bütün bu olanları/olayları nasıl karşılayacağız?

Susacak değiliz elbette.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın daha önce; “Yaşadığımız bu dönem en az İstiklal harbi kadar zordur. Bugün adı konulmamış bir Sevr tehdidi ile karşı karşıyayız dediği gibi, yoksa Amerika bize Sevr’i mi dayatmak istiyor.

Gerçi Sevr paçavrası Lozan’da atılmıştı ama…

ABD Lozan’ı hiçbir zaman kabul etmemişti ki.

Türkiye yoksa Suriye’den ve Irak’tan Amerika korumalığındaki PKK-YPG-DEAŞ’la kuşatılıyor mu?..

15 Temmuz’da olduğu gibi…

Ah Kerkük! Can Kerkük!

İçimde kanayan bir yarasın sen…

 

AZİZİM DİYOR Kİ…

Bugün 1 Nisan 2017…

Ey sihirli lambanın içindeki…

Üç defa “evet, evet, evet” dersem çık…

16 Nisan’a şunun şurasında ne kaldı ki…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Mustafa Balkan Arşivi
SON YAZILAR