Mustafa Balkan

Mustafa Balkan

Gazetecilik nerede başlar?

Gazetecilik nerede başlar?

“Eski gazeteciler, yeni yetmelere, sıkı sıkıya, “Aman oğlum/kızım, sana devletin/kurumun/şirketin gönderdiği basın bültenlerini olduğu gibi habere dönüştürme; gazeteciliğin temeli 5N1K ilkesine dayanır; o bültende yer alan her iddiayı ‘Acaba’ kuşkuculuğuyla değerlendir” tembihinde bulunurlardı.

5N1K “Ne, ne zaman, nerede, nasıl, neden ve kim” sorularının sorulmasına yöneliktir.

“Basın bültenleri gazetelerin reklâmcılarını ilgilendirir evlâdım” diye eklemeyi de unutmazlardı…

Şimdilerde farklı bir gazetecilik anlayışı hâkim hale geldi: Kuşku duyana ters bakılıyor…”

(Taha Kıvanç - http://www.ocakmedya.com/ocak_yazar/2016/12/12/gazetecilik-kusku-duyuldugu-anda-baslar/)

 

***

Bugün “Gazeteciler Günü”.

Aslında yaygın gazeteleri ilgilendiren bir konudan dolayı böyle bir gün ihdas edilmiş. Yerel gazeteleri ne kadar ilgilendiriyor, orası tartışılır.

Üzerinde durmak istediği elbette bu değil.

Gazeteciliğin nerede başlayıp, bittiğiyle ilgili konu elbette tartışılır. Taha Kıvanç’ın dediği gibi gazetecilik kuşku duymak demektir. Yerel gazetelerde çalışan arkadaşlar bu şehirde meydana gelen olaylardan veyahut da kendilerine gelen bilgilerden ve gizli haberlerden ne kadar kuşku duyuyorlardır, dersiniz?

Aldığım bir bilgiye göre, Konya Büyükşehir Belediyesi toplu ulaşımda şimdiye kadar sendika üyesi 24 taşeron işçinin işine son verildi.

Bu arada Saman Pazarı Hareket Merkezi’nde çalışan beş işçi Hak-İş Konfederasyonuna bağlı Hizmet-İş Sendikası’ndan “Bu sendika işçinin haklarını savunmuyor” gerekçesiyle istifa ettiler. Geride istifa ederek başka sendikaya geçmek isteyen 155 şoför daha var.

Sizin anlayacağınız Konya toplu ulaşımda olağanüstü gelişmeler yaşanıyor..

Bu şehrin gazetecileri ve muhabirleri bu gelişmelerden haberdar ise ne derece kuşku duyuyorlar veya kuşku duymaları gerekiyor?..

 

***

Bu şehirde gazetecilik her geçen sene gittikçe zorlaşıyor!

Bakınız “kolaylaşıyor” demiyorum.

Neden derseniz…

Yazı İşleri Müdürlüğü yaptığım dönemlerde bana çeşitli kurum ve şirketlerden gelen basın bültenlerindeki bilgileri araştırdığımda bunun tam aksi bilgilere vakıf olduğumda, bu bültenlere kuşkuyla yaklaşmaya başlamıştım.

En azından araştırma ihtiyacı duymaya başladım. Acaba doğru mu yoksa yanlış bilgi mi paylaşıyorlar diye…

Haberi araştırdıkça, deştikçe hayretler içerisinde kalıyordum..

Şimdiye kadar “tetikçi gazetecilik” yapmadım.

Doğruları ve yanlışları yazmak için büyük çaba sarfettim.

Bildiklerimin ancak yüzde beşini yazdım veyahut yazabildim diye bir iddiayla da ortaya çıkıyor değilim.

Bu şehirde o kadar çok olay oluyor ki…

Bu şehirde o kadar çok suiistimaller yaşanıyor ki…

Bu şehirde o kadar çok torpil, adam kayırma ve iltimaslar dönüyor ki…

Bu şehirde o kadar çok ortalıkta rant hikâyeleri dolaşıyor ki…

İşte bütün bu iddiaları araştırıp belgeleriyle ve şahitleriyle birlikte kamuoyunun önüne çıkaracak araştırmacı gazetecilere ve muhabirlere olan gereksinim de bu şehirde ger geçen gün artıyor.

Bir fabrikanın ÇED Raporu’nun olup olmaması bir gazeteci için çok büyük bir haberdir.

Araştırmacı gazeteci ve muhabir bunu araştırır. Raporu olmadığını öğrendikten sonra bunu çeşitli yönleriyle taraflardan teyit ettirir. Mutmain olduktan sonra kendisinden daha deneyimli olan haberin piştiği mutfak olan yazı işlerine teslim eder.

İşte gazetecilik belki de burada başlıyordur. Olumsuz bir şeyle karşılaştığınız taktirde yılmayacak ve mücadelenize işte o zaman başlayacak ve devam edeceksiniz.

Gazeteci, işini en güzel, en doğru şekilde yapan insan demektir.

Kalemini ve haberini satmayan insana gazeteci denir.

Bir ÇED Raporu haberiyle bir muhabir veya gazeteci kendi çalıştığı kuruma çok büyük gelirler kazandırabilir.

Yeter ki gazeteci, gazeteciliğin nerede başladığını ve nerede bittiğini bilecek kadar mürekkep yalamış olsun…

 

AZİZİM DİYOR Kİ…

Bütün meslektaşlarımın 10 Ocak Gazeteciler Günü kutlu olsun!

Bu mesleğe adım atmış, kendi çalıştığı kurumu bir başka resmî kuruma geçmek için basamak yapmak istemeyen genç meslektaşlarıma tavsiyem ise; gününüze gün eklemek adına ve helâl kazanç sağlamak için “araştırmacı muhabir” ve “araştırmacı gazeteci” olmaya bakın yeter! 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Balkan Arşivi
SON YAZILAR