Erol Sunat

Erol Sunat

Gazze’de o çocuklar ölmedi, biz öldük!

Gazze’de o çocuklar ölmedi, biz öldük!

Hastane masumiyeti olan yer. Dokunulmaması gereken yer. Savaşlarda hedef dışı bırakılan yer. Savaşta yaralıların yaralarının sarıldığı, sığınılan, en güvenli liman hastaneler. Dünyanın neresinde olursa olsun, hastaneler savaşanlar tarafından vurulmaz. Bombalanmaz, havaya uçurulmaz.

Ancak bu hoşgörü ve yaklaşımlar İsrail’e göre değil.

İsrail ne hastane tanıdı ne okul ne de insani yardım konvoyu.

Hepsini vurdu…Hepsini bombaladı…Lakin en acısı, en olmayacak olanı hastanenin bombalanmasıydı…

Savaşlarda her ne olursa olsun hastaneler vurulmazdı. Bu kural insanlığın gereğiydi. İnsan olmanın gereğiydi. Ancak İsrail gözünü dahi kırpmadan yerle bir etti hastaneyi!

Resmi rakamlara göre çocuklardan, yaralılardan ve hastane bahçesine sığınanlardan dört yüz yetmiş bir masum insan İsrail’in attığı bombalarla can verdiler.

İsrail, işlediği insanlık suçunu, kolaylıkla ben yapmadım, falan yaptı, filan yaptı derken ne utanıyor ne de yüzü kızarıyor.

Sığındığı yalanlar, ben yapmadım, ben etmedim yalanları ayağına dolandı. Saklayamadı, gizleyemedi.

Utandı mı? Vaz mı geçti?

Ne gezer…

Zaten ben ne yapıyorum böyle diyebilseydi, ateşkes olurdu, geri adım atardı, bombalamaya devam etmezdi. Yazıklar olsun vicdanlara, yazıklar olsun taşlaşmış kalplere, yazıklar olsun olmayan merhamete, yazıklar olsun!

Gazze’de o çocuklar ölmedi, biz öldük!

*****

Yaşlı dünyamızda savaşların önüne geçilemiyor. Barışın adını anan yok. Durmuyor akan kan. Doymuyor kana, vahşete savaşlara sebep olanlar.

Ortadoğu bildik bileli yanıyor. Ortadoğu’da her yerde, her an bombalar patlıyor.

Bu son savaş sonrası ne yazık ki, insanlık iflas etti…İnsanlık bitti…İnsanlık can çekişiyor.

İsrail bir savaşta hiç olmayacak, hiç yapılmayacak olanı yaptı…

Hastane vurdu. Oysa hastaneler vurulmazdı…İsrail için ne hastane ne okul ne de insanları kurtarmaya çalışan sivil savunma ekipleri fark etmiyor.

Bölgenin suyunu ve elektriğini kesmek, fırınları bombalamak gibi insafsızlıklar İsrail’in tarzı olarak savaşa damgasını vurdu.

Savaşın başladığı ilk günden bu yana ise binlerce insan hayatını kaybetti.

Siviller göçe zorlandı. Konvoylar İsrail tarafından vuruldu. Ne yola çıkanlar ne vahşetten kaçanlar ne de Gazze’de kalanlar bombalanmaktan kurtulamadılar.

Gazze’deki son hastane bombalanmasından sonra ne mi oldu?

İnsanlık özür dileyemeyecek bir hale düştü. Konuştukça batanlar, özrü kabahatinden büyük olanlar, hâlâ insan haklarından, haktan hukuktan ve adaletten bahsedebilenler var!

İşte onun içindir ki, Gazze’de o çocuklar ölmedi, biz öldük!

*****

Gazze'deki en eski hastane olarak bilinen El-Ehli Baptist Hastanesiydi hastanenin adı…

En emin, en güvenilir yerdi.

Bombalar yağdırdı İsrail…

Yüzlerine kan sıçradı çocukların…

Çığlıkları göğe yükseldi…

Ortadoğu’dan taştı, dünyanın her köşesine ulaştı…

Onlar ki çocuktular…

İsrail bombaları çocuk demedi, kadın demedi, anne demedi, doktor demedi, sağlık çalışanı demedi, hastaneler savaş sırasında vurulmaz demedi…

Bombaladı o hastaneyi…

O hastanenin sadece içinde değil, bahçesinde de yüzlerce kişi vardı…

Durmadı İsrail, durmuyor. Bu nasıl bir kin, nasıl bir nefret, nasıl bir vahşet, kalp diye taşıdığı ne İsrail’in?

*****

Savaşı unutmaya çalışan Gazze’li çocuklar üstelik bir hastanede ölüme uyandılar.

Yazıklar olsun sana insanlık!

Yazıklar olsun sana savaş!

Yazıklar olsun sana İsrail!

Yazıklar olsun katillerin ve zalimlerin sırtını sıvazlayanlara, onları kucaklayanlara!

Bu vahşetin insanlıkla insan olmakla var mı bir alakası?

Olan yine masum ve günahsız çocuklara oldu…

Bu suç insanlık suçu…

Kim yargılayacak bu katilleri? Kim yargılayacak bu zalimleri?

Çıksın konuşsun dünya! Çıksın konuşsun insan hakları savunucuları! Çıksın konuşsun adalet havarileri! Kimseye kalmadı bu dünya. Ne insanlara ne de anlı-şanlı devletlere.

İnsanoğlunun hiçbir zaman sahip olamayacağı, hâkim olamayacağı, elinde tutamayacağı yalan bir dünyanın nesini paylaşamıyoruz?

*****

İsrail’in eline Filistinli çocukların kanı bulaştı. Bu kan, mahşere kadar çıkmaz…Bu kanı temizleyemez İsrail…Bu kanı temizleyemez dünya…Bu kanı temizleyemez insanlık!

Birleşmiş Milletleri gören var mı? Nerede sahi? Ne işe yarar Birleşmiş Milletler?

Böyle bir durumda Gazze’nin yanında duramayan, durmayan Birleşmiş Milletler olan-bitene seyirci kalmanın dışında ne yapıyor?

Ha var, ha yok…

Geriye kalan ne mi?

Gazze’nin yalnızlığı… Gazze’nin çaresizliği…

Sokaklarında ölümün kol gezdiği, üzerine bombaların yağdığı Gazze’nin hali ve ahvali anlatılacak gibi değil….

Gazze’ye insani yardım çağrısını reddetti Amerika!

Ne demişti rahmetli Mehmet Akif?

Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar! Nalıncı keseri gibi her daim kendine yontan bir medeniyet.

İnsani yardım insan olmanın gereği…İnsani yardım, açlıktan ölmek üzere olan insanları hayata döndürmenin gereği…

Kimi destekliyor bu medeniyet? Kimin yanında? Mazlumların yanında oldu mu hiç? Ya çocukların?

Çünkü; Gazze’de o çocuklar ölmedi, biz öldük!

*****

Kim durduracak İsrail’i?

Amerika mı?

Amerika yalnız değilsiniz dedi İsrail’e. İlk günden beri yanında ve tam destek oldu, yanında durdu.

Yetmedi kucakladı, dünyanın gözü önünde…İsrail’in işlediği insanlık suçuna da ortak oldu…

Gazze’ye bombalar yağacak, İsrail’e dur diyen, yeter artık diyen olmayacak, dünya parmağını bile kıpırdatmayacak! Bunun adına da insanlık denecek. Adalet denecek!

Gazze’de o çocuklar ölmedi, biz öldük, biz! Bu dünyada yaşayanlar olarak hepimiz!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Erol Sunat Arşivi

Kül

10 Mayıs 2024 Cuma 00:05

Mayıs

01 Mayıs 2024 Çarşamba 00:02
SON YAZILAR