İLETİŞİM’DEN YENİ ÇIKANLAR

İLETİŞİM’DEN YENİ ÇIKANLAR
İltişim yınları arasında çıkan kitaplardan seçtiklerimiz

 

İmgenin İcadı, İkinci Yeni’yi imge kavramının dönüşümü açısından yorumlayarak alternatif bir şiir tarihi sunduğu gibi, edebiyat kurumunu analiz etmek için bir yöntem de öneriyor.

 

 

Pertev Naili Boratav, Türkiye’nin uluslararası düzeyde tanınan ve sayılan müstesna bilim insanlarından biri. Buna, tamamen “yerli” bir konuyla, folklor ve halk edebiyatıyla ilgili çalışmalarıyla erişmiş; gerçekten yerel-evrensel bütünlüğünü kurmuş, sağlam temellendirilmiş bir “kültürel sentez” yorumu getirmiş bir halkbilimci. Şu da var ki, Türkiye’nin yetiştirdiği bu büyük bilim insanı, ülkesinde büyük baskılara maruz kalmış, üniversiteden tasfiye edilmiş, bilimsel faaliyetinin en verimli çağını yurt dışında geçirmek zorunda kalmış…
Mete Çetik, son derece titiz araştırmasında, Pertev Naili Boratav’ın yaşam öyküsünü anlatıyor. Milliyetçi heyecanlar içinde olduğu gençlik döneminden sola yönelişi; İkinci Dünya Savaşı dönemindeki antifaşist neşriyat girişimleri; Soğuk Savaş’ın anti-komünist cadı avının ilk kurbanlarından biri oluşu; kendi tabiriyle “gurbet acısı” ve Fransa yılları… Batı/Batılılaşma/Batıcılık, milliyetçilik, milli kimlik ile ilgili anlayışı ve tabii halk edebiyatına, halk kültürüne ilişkin görüşleri…
Boratav’ın bir akademisyen olarak meslek hayatına ilişkin, “huyuna suyuna” ilişkin de canlı ayrıntılar var kitapta. Büyük hevesleri ve büyük azmiyle, bir “büyük hoca”nın canlı bir portresi…

 

Mehmet Beşikçi, Cihan Harbi’ni Yaşamak ve Hatırlamak’ta Birinci Dünya Savaşı tecrübesini askerlere ait otobiyografik kaynaklar üzerinden inceliyor. Cihan Harbi tecrübesi ve askerlerin bu tecrübeyi hatırlama biçimiyle, Türkiye’deki sorunlu resmî ve kolektif Birinci Dünya Savaşı hafızası arasında organik bir ilişki olduğu tespitini yapan kitap, bu ilişkinin analizi için askerî tarihle hafıza çalışmaları alanlarını harmanlayan bir perspektif sunuyor. Kafkas, Çanakkale, Irak ve Sina-Filistin cephelerine dair hafızalara kazınanlar; farklı dinleri ve kimlikleriyle Osmanlı askerlerinin harp tecrübelerinin anılara yansıyan çeşitliliği; Osmanlı ve İngiliz askerlerinin harbi hatırlama biçimlerinin mukayesesi; cephelerin gündelik hayatı, siper savaşının kendine özgü zorlukları, kimi zaman ric’at halinde bir ordunun hafıza kayıtlarındaki hali pür melali... Beşikçi, sadece hatıraların nasıl incelenmesi gerektiğinin değil, Türk toplumunun yakın tarihe dair kolektif hafızasını anlamada askerî tarihin nasıl muazzam bir kaynak olarak ele alınabileceğinin yetkin bir örneğini sunuyor.

“Bu kitap, Birinci Dünya Savaşı’na katılan Osmanlı askerlerinin yarım kalan hikâyelerinin izini sürmek istiyor ve bunu onların kendi hatırladıkları ve kaydettikleri anıları üzerinden yapmayı hedefliyor. Savaşı bizzat yürütenlerin cephe tecrübelerini ve onların bu tecrübeleri nasıl hatırladıklarını anlamaya çalışarak, deyim yerindeyse Cihan Harbi’nin insan boyutuna ve hafızasına ışık tutmayı hedefliyor.”

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.