Biz Türkler darbeye karşı darbe yapmayı öğrendik ama sporun bir dostluk gösterisi olduğunu öğrenemedik. (Örnek: Geçen hafta Beşiktaş-Galatasaray maçı öncesi yaşananlar )

            Dünya’ya “Hâkimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir” örneğini gösterdik ama karşımızdakini dinlemeyi ve fikirlerine saygı göstermeyi öğrenemedik.

            Yardımsever bir milletiz, kapımıza geleni boş çevirmeyiz, düşküne, yolda kalmışa elimizi uzatırız ama düşene güleriz, yakınımızdan biri yükselirse kıskanır bacağından asılırız.

            Bütün mazlum milletlerin umudu olduğumuzu gösterdik ama kendi mazlumlarımıza, gariplerimize, işsizlerimize, kimsesizlerimize sahip çıkmayı tam beceremedik.

            Ailenin en kutsal kavram olduğunu en iyi yaşayan ve yaşatan bir millet olduğumuzu gösterdik ancak aile içi şiddetin ve çocuğa tacizin önüne geçemedik.

            Kadına en çok değer veren  “cennet anaların ayaklarının altındadır” inancını ön plana çıkardık ama kadın cinayetlerini önleyemedik, pek çok anneyi koca şiddetinden koruyamadık.

            Biliyoruz ki “Temizlik İmandandır” “Temizlik imanın yarısıdır”. Her fırsatta çevreci olduğumuzla övünürüz ancak çevremizi temiz tutmayı beceremeyiz.

            En güzel mesire yerlerini biliriz. Fırsat buldukça piknik yaparız, eğleniriz ama piknik sonrası etrafı toplamayı, temizlemeyi unuturuz.

            Çöplerin yerinin çöp kutusu olduğunu bebek yaşta öğreniriz ama çöplerimizi çöp kutuları dışına bırakırız. Kâğıt, metal, cam, plastik atıkların geri kazanımı uygulamasını benimseyemedik.

            En temel trafik kurallarını biliriz ama kırmızı ışıkta geçmeyi, kaldırıma park etmeyi, yolun ortasından yürümeyi marifet sayarız.

            Teknolojideki gelişmeleri takip ederiz, hatta en akıllı telefonları satın alır hava atarız ama kendi aklımızı akıllı telefonların yönetmesinden zevk alırız.

            Mescitte camide sadece Allah’la baş başa olduğumuzu biliriz ama içeri girerken telefonumuzu kapatmayı veya sessize almayı unutur hatta ilk fırsatta camide olduğumuzu unutup mesajlaşırız.

            Kapalı yerlerde sigara içmenin yasak olduğunu biliriz ama bir yolunu bulur sigaramızı yakarız. Nargilenin de tütün mamulü olduğunu biliriz ancak kapalı mekânları açık görünüme çevirir fokurdatmaya devam ederiz. Yasağı delmeyi marifet sayarız.

            Velhasıl biz Dünya’da eşi benzeri olmayan hem asil hem de çok akıllı milletiz vesselam.

            ÇETİNCE: Sana yapılmasını istemediğini sende başkasına yapma.