Emrullah Nergiz

Emrullah Nergiz

AMAÇLARI PANİK YAPMAMIZ OYUNA GELMEYİN

AMAÇLARI PANİK YAPMAMIZ OYUNA GELMEYİN

Dünyada kullanılmaya en müsait ortam insanların unutma alışkanlıklarını sömürmektir.

Bugünlerde Korona ile yatıp kalkan bizler yıllar içerisinde farklı virüslerle imtihan olduğumuzu çabuk unuttuk. Hepsini ayrı ayrı anlatmaya kalksam zaten kitap olur. Lakin biz en yakın sürelerde dünyayı etkisi altına almış insanları paniğe sevk etmiş domuz gribinden bahsedelim. Fazla değil 10 yıl kadar önce bugün korona için ne söyleniyorsa aşağı yukarı o günlerde de domuz gribi için benzer şeyler söyleniyordu.

Hem gazeteleri hem de o zaman içinde çıkan yayınların çoğunu inceledim. Aşağıda bazılarından pasajlar sunacağım. Konunun daha iyi anlaşılması adına bu durum çok önemli…

Bunlardan evvel belirtmem gereken şey ise anlatacaklarımın asla ama asla sizlerin alacağı tedbirleri kısıtlamak, yok saymak veya küçümseyip azaltmak amacı taşımadığıdır.  Zira ben de kimi görsem tokalaşmak yerine; Cumhurbaşkanımızın sünnet olan eli kalbe götürme selamlamasını yapıyorum. Bol bol su ve sabunla ellerimi yıkıyor ve kolonya kullanmaya gayret ediyorum.

Gerisi tevekkül…

Gelelim domuz gribi ile korona denen mikrobun fiziksel olmasa bile etkisi bakımından benzerliklerine…

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) adındaki kuruluşun ilaç ve kimya sektöründeki hacimli firmaların etkisiyle hareket ettiği tıp camiasının en başat söylemlerinin başında gelir.

Domuz gribi de ortaya çıktığında; bu örgüt bir açıklama yaparak doğal bir virüs olduğunu söylemişti.

Ardından tıpkı bugün olduğu gibi sıra sıra panik oluşturacak açıklamalar geldi.

Türkiye'nin en güvenilir bilim insanlarından biri olan Profesör Doktor Ahmet Rasim Küçükusta bu konuda şöyle diyor:

“Dünya Sağlık Örgütü her sene bu günlerde (sonbahar) dünya çapında grip salgını olacağını ve milyonlarca insanın hastalanıp öleceğini ilan ediyor. Ama çok şükür bu gerçekleşmiyor. Dünya Sağlık Örgütünün Asya ve Pasifik direktörü Omi, 2005'te önümüzdeki aylarda çıkması beklenen ve tüm dünyada yayılacak pandemi de 2 milyardan fazla insan gribe yakalanacağını ve iyimser senaryoda 2 ile 7 milyon arası, kötümser senaryoda ise 100 milyon insanın öleceğini söylemişti. Tabii bu tahmin de Dünya Sağlık Örgütünün gribal salgınlar konusundaki çoğu yanlış ve abartılı tahminleri gibi doğru çıkmamıştı.”

Yani aslında mesele sadece insanları uyarmak değil.

AŞI PAZARI

Dünyada ilaç ve kimya terörü ile ilgili çok önemli çalışmalar yapan İsmail Tokalak’a kulak vermememiz gerekiyor: “laboratuvarda oluşturulmuş bir grip virüsünün özellikle bir ülkeye yollanması çok kolaydır. Bundan sonra Dünya Sağlık Örgütü gibi kuruluşlar vasıtasıyla dünya basınında bu konuda birkaç abartılı haber yaptırdığınızda sizin ülkenizin turizmi başta olmak üzere ekonomik sektör o sene çöktü demektir. Buna karşı Sağlık Bakanlığı'nın tedbirleri ve harcayacağı para halk arasında oluşan panik derken bir virüs de bir ülkeyi sosyal ve ekonomik kaosa sokmak mümkündür. Bu büyük bir adaletsizlik böyle bir şeyi kimse yapmaz diye düşünenlerin ya dünyadan haberi yoktur ya da fazla iyi niyetlidirler. Bir ırkın büyük bir kısmını yalnız bir aşı yoluyla haritadan silebilirsiniz.”

Maalesef bizlerin umut olarak gördüğü aşı pazarı ilaç firmaları için çok güzel, çok karlı çok kolay para kazanma yollarından biridir. Öncelikle bulaşıcı hastalığın resmi makamlarca biraz abartılması bile artık bütün dünyada paniğe ve birden milyarlarca dolar aşı pazarının açılmasına neden olmaktadır.

Yarın bir gün aşının veya korona ilacının bulunduğu ortaya çıkarsa bugün dünyayı ciddi derecede paniğe sevk eden örgüt muhtemelen yine 3 maymunu oynayacaktır.

Market raflarını sömürerek ancak karaborsacıların önünü açarız.

Bizler Müslüman insanlarız. Kaza ve kadere olan imanımız inancımızın temel şartlarından biridir. Öyleyse konuyu gereğinden fazla abartmanın sürekli panik atak mod ile yaşamanın eziyetten başka bir şey olmadığını anlamalıyız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Emrullah Nergiz Arşivi
SON YAZILAR