1994 yılının ortalarında başlamıştık Derbent üzerine hayal kurmaya. O hayalimizi gerçekleştirmek için 1995 yılı Ocak ayında, bir tanıtım fidesi diktik. Ve adına “Aladağ’ın İncisi Derbent” dedik.

Derbent’in tanıtımına katkı sağlaması için aylık bir gazete çıkardık.

Nasıl mı?

Dönemin Derbent Kaymakamı Salih Işık,

Dönemin Derbent İlçe Milli Eğitim Müdürü Erol Sunat,

O yılların Fotokopi 99’unun sahibi Derbent’li Yusuf Yiğit,

Kaymakamlık’tan Hüseyin Fazla,

Yusuf Yiğit’in fedakar Derbent’li elemanları,

Yaptığımız işte bizi yalnız bırakmayan ve maddi-manevi katkı sağlayan ortaya yüreklerini koyan Derbentliler bize destek oldular!

Allah cümlesinden razı olsun!

Kulakları çınlasın, daha sonra Amasya Valiliği de yapan Kaymakamımız Salih Işık, Köylere Hizmet Götürme Birliği aracılığı ile Aladağ’ın İncisi Derbent’in hem kurucusu hem hamisi oldu.

Yusuf Yiğit dizgisini-baskısını üstlendi.

Nerede Derbentli var, Manisa-İzmir dolaştı. İstanbul’daki Derbentlilere gazeteyi ulaştırdı.

Gazete ayakta kalsın diye, Derbentli esnaflardan reklam toplamak için,

Kaymakam Bey ve benimle birlikte, Yusuf Yiğit, 

Dönemin MHP İl Genel Meclis Üyesi Mustafa Yılmaz,

Ve dönemin Derbent Müftüsü Süleyman Yüksel el ele verdik.

Bambaşka bir heyecan ve coşkuydu.

İlçe olduktan sonra bir başına bırakılan,  bu küçük İlçeye heyecan geldi. Coşku geldi. Hep beraber oturduk, sayfa sayfa her satırını, her haberini beraberce yazdık o günlerde.

Ve o isim bugün, bir Derbent efsanesi oldu, Derbent adına, Derbent’in tanıtımı adına!

O FİDE, 25 YIL SONRA KOCAMAN BİR AĞAÇ, SAYFA SAYFA KİTAP OLDU!

Birkaç yıl önce, kendisi de Derbent’li olan Prof. Dr. Ahmet Çaycı, Akademisyen arkadaşları ve Derbentliler el ele verdiler , “ Aladağ’ın İncisi Derbent” adında Derbent’i tanıtan bir kitap hazırlamaya başladılar.

Bizler o gün için bir tanıtım fidesi dikmiştik. O fide, 25 yıl sonra kocaman bir ağaç, sayfa sayfa kitap oldu.

Bundan böyle, gölgesinde oturun, dallarını, çiçeklerini, üzerine konan kuşları anlatın gelene-gidene.

Üzerine şöyle neşeli bir türkü yakın isterseniz! Dilerseniz, Belgesel yapın, dizi yapın Derbent’i. Yeter ki tanıtın, tanınsın, bilinsin ülke çapında. Bizlerde gurur duyalım, duygulanalım yetmişli yaşlarda.

Kitap, Selçuk Üniversitesi, Necmettin Erbakan Üniversitesi ve KTO-Karatay Üniversitesi akademisyenleri tarafından hazırlanmış. Katkıda bulunan dostlarımız ve arkadaşlarımızla birlikte 487 sayfadan oluşan seçkin bir eser meydana gelmiş.Derbent için gönüllerini seferber eden bir avuç insanın ortaya koyduğu “Bir Derbent Efsanesi” ortaya çıkmış.

Aladağ’ın İncisi Derbent’in içinde, Derbent’le ilgili neyi merak ediyorsanız mevcut!

İçinde şu var, bu var deyip bu güzel ve güzel olduğu kadar anlamlı eserin büyüsünü bozmak istemiyorum.

BİR İLÇE İÇİN TANITIM OLMAZSA OLMAZDIR!

Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Emrullah Nergiz Bey’in “Konya’nın Uludağ’ı” diye anlattığı ve yazdığı Derbent her geçen gün çok daha fazla ilgi çekiyor.

Geleceğin Kış Sporları merkezi olmanın dışında, bahar ve yaz aylarında da, Konya’nın nefes alacağı, serinleyeceği, stres atabileceği mekanlara sahip Derbent. Ali Rıza Taşıtlı kardeşimizin deyimiyle, Konya’nın Karadeniz’i aynı zamanda.

Bu yönleriyle, yılın dört mevsiminde gelinecek, görülecek, gezilecek şirin bir İlçe artık!

Aladağ’ın İncisi Derbent, Derbent’i neredeyse bütün yönleriyle anlatmış bilenlere, bilmeyenlere, merak edenlere.

Bir başvuru kitabı olmuş!

Kitabı elinize aldığınızda, Derbent, bugüne kadar böyle içten, böyle güzel, böyle candan hiç anlatılmadı, hiç yazılmadı diyeceksiniz.

Derbent’i ziyaret edenlere, şenlik günlerinde, Konya’daki ve Türkiye’nin her tarafındaki Derbentlilerle paylaşılması ve ulaştırılması  mutlaka gereken bir eser, Aladağ’ın İncisi Derbent.

Sayın Derbent Kaymakamı ve sayın Derbent Belediye Başkanı!

Bu eserin, Derbent’e gelen misafirlere sizler tarafından hediye edilmesi sanırım çok daha anlamlı olacaktır diye düşünüyorum.

İnanın, 1995 yılında böyle bir çalışma yapılmış ve ortaya konmuş olabilseydi, başta Kaymakam Salih Işık olmak üzere dünyalar bizim olur, böyle bir kitabı her kim hazırlamışsa sonuna kadar destek verir, destek olunmasını sağlar, kitabı dağıtmadık, ulaştırmadık yer bırakmazdık!

ALADAĞ’IN İNCİSİ DERBENT, BURAM BURAM VEFA KOKAN BİR ESER!

Kitabın editörlüğünü üstlenen, gerçek bir Derbent sevdalısı olan Prof. Ahmet Çaycı, kitabın dizgisini üstlenen Derbent sevdalısı kardeşlerim İdeal Fotokopi’nin sahipleri Ali Rıza Taşıtlı ve Hüseyin Karabaş, Derbent’e olan vefalarını daha başka nasıl gösterebilirlerdi ki…Ellerine sağlık!

Aladağ’ın İncisi Derbent, her sayfasında buram buram vefa kokan bir eser.

Beni en çok duygulandıran ve 25 yıl öncesine götüren nedir biliyor musunuz?

O güzel fidenin büyümüş, serpilmiş, dallarıyla, yapraklarıyla, çiçekleriyle kocaman bir ağaç olması! Üstelik, kimseye aldırmadan, imkansızlıklara fazla kafayı takmayan, destek vermeyenleri umursamayan, aşkla-şevkle ve yüksek bir vefa duygusuyla ortaya çıkması.

Bu insanları bir ara getiren Derbent’e olan sevgileri değil mi?

Derbent’in ileri gelenleri, büyükleri, söz sahibi olanları ve Derbent’liler!

Derbent’in tanıtımını ne kadar istiyorsunuz desem…

Hiç düşünmeden, lafı mı olur diyeceksiniz!

Neden mi?

Çünkü, Derbentlilerin Derbent’e olan sevgilerini, hasretlerini, çektiği hasretlikleri yakından bilenlerdenim. Gurbet kahrı nedir, gurbet nedir, hasret nedir, inanın en iyi Derbentli bilir.

Derbentli  hatır-gönül nedir iyi bilir. Derbentli, memleket sevgisi nedir yüreğinin derinliklerinde hisseder!  Vefa denildiğinde akan sular durur Derbent ve Derbentli için!

HER SATIRINDA DERBENT’İ ANLATAN KİTAP!

Bu kitap, her satırında Derbent’i anlatıyor. Derbent’i vurguluyor. Derbent’in önemine, güzelliğine, bilinmeyen özelliklerine vurgu yapıyor!

Çünkü, Türkiye’deki Derbent’lerin içinde tek İlçedir Konya Derbent.

Derbent’e ilçeliği getiren, mekanı cennet olsun rahmetli Belediye Başkanı Abdi Çaycı Ağabey,  bu günleri görseydi, inanın gözleri dolardı.

Konya Müftülerinden,  on dört ciltlik “Esbab-ı Nüzul” isimli tefsirin yazarı, Derbentli  Hasan Tahsin Emiroğlu’nun oğlu olan Derbent’in meşhur İlkokul Müdürü, Derbentlilerin çok sevdiği mekanı cennet olsun rahmetli Mevlüt Özer, Derbent’in İlçe olması için çok uğraşmış, ancak ömrü vefa etmemişti. Bugünlere erişse kimbilir nasıl sevinirdi.

Aladağ’ın İncisi Derbent, bir vefa kitabı, taşın altına yürekleri koyan, Derbent’e olan sevgilerini ona duydukları vefalarıyla sunan, bir avuç Derbentlinin ortaya koyduğu bir eser.

Ve onların bu güzel sevgisini destekleyen akademisyen kardeşlerimiz bu sevgiye seve seve katkıda bulunmuşlar . Çorbada tuzumuz olsun denir ya, acizane bendenizin de yapmaya gayret ettiği aynı şey.

“Aladağ’ın İncisi Derbent’in” hazırlanışında başta Prof. Dr. Ahmet Çaycı olmak üzere maddi-manevi katkı veren, katkı sağlayan herkese teşekkürlerimi sunuyorum. 

Derbent ve Derbentliler için hayırlara vesile olsun inşallah!

.