Namık Ceyhan

Namık Ceyhan

Çevre hakkı kul hakkıdır

Çevre hakkı kul hakkıdır

Başı rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennem ateşinden kurtuluş olan Ramazan ayının üçte ikilik dilimini geride bıraktık. Ramazan ayı, gönüllere zenginlik, toplumsal hayata manevi huzur veren bir ay.

Bu ay vesilesiyle her fırsatta Yüce yaratanımıza tövbe ederek af diliyoruz. Allah(c.c) yaptığımız ibadetler, tuttuğumuz oruçlar hürmetine işlediğimiz günahlardan yaptığımız hata ve kusurlardan af edeceğini umut ediyoruz. İnşAllah affeder.

Ancak Allah(c.c) her türlü günahı affettiği halde, kul hakkını affetmiyor. Kul hakkı, insanın sahip olduğu maddi ve manevi hakları demektir. Kutsal kitabımız Kur’ân-ı Kerim kul hakkı üzerinde önemle durmaktadır.  Allah ’a kulluk, yalnızca belli ibadetleri yerine getirmek değil, aynı zamanda insan haklarına da büyük saygı duymaktır.

İhanet etmek, utandırmak, küçümseme, mala ve cana zarar vermek, alış verişte aldatmak, dargın durmak, iftira etmek, arkasından konuşmak, laf taşımak, dedikodu yapmak, anarşi çıkarmak, dini ve milli değerlere saygısız davranmak ,kamu malına zarar vermek, kul hakkını zedeleyen davranışlardandır.

İnsanların en temel hakkı, sağlıklı , güvenli bir ortamda hayatını devam ettirebilmektir. Yaşama hakkı insanın en doğal hakkıdır. Yaşamak için temiz hava solumak , temiz su içmek, sağlıklı gıdalar yemek, güvenli bir hayat sürdürmek, en önemi kul hakkıdır. Kısacası sürdürülebilir yaşam için sürdürülebilir çevre hakkı  en temel kul hakkıdır.

Dini emirlerle ve hukuki olarak da yasalarla kul hakkı-çevre hakkı- güvence altına alınmıştır.Nitekim dünyada çevresel değerlere hukuk anlamda güvenceler kazandırılası gereği yetmişli yıllarda başlamış olmana rağmen İslam dünyasında bu hak 1400 yıl önce  Kur’anı  kerimde verilmiş ve güvence altına alınmıştır.Çevre hakkı da af edilmeyen bir günah ve kullar arasında helalleş ilmesi gereken bir konu olarak bildirilmiştir.

TC Anayasasının 56.Maddesinde   “Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir.Çevreyi geliştirmek,çevre sağlığını korumak ve her türlü çevre kirliliğini önlemek devletin vatandaşların görevdir” ifadesiyle ülkemizde de bu hak bizlere tanınmıştır.

Bize düşen görev bu hakkımıza sahip çıkmak ve ödevimizi yerine getirmektir. Bu görev bizim hem yaratanımıza kulluk hem de milletimize karşı yasal görevimizdir.

Peki uzaklara gitmeyelim bu görevi layıkıyla yapabiliyor muyuz?
İsrafın haram ve günah olduğunu bildiği halde iftar ziyafetlerinde tabağına aldığı yemekleri bitirmeyip çöpe atan, tüketim alışkanlığını israf çılgınlığına çevirenler kim?

Kış aylarında kullandığı kalitesiz ve kaçak yakıtla yaşanan hava kirliliğine sebep olan kim ? Sokak aralarındaki çöp kutularına çöplerini atmayıp çevresine bırakan ve sıcak hava nedeniyle çöp yığınlarında üreyen mikroplarla ortalığa kötü kokular salınmasına neden ol kim?

Kullandığı motorlu taşıtla egzozunu bağırtan, lastiklerini sürten,gereksiz korna çalarak gürültü yapan hayatı çekilmez hale getiren,trafiği alt üst eden hayatımızı tehlikeye atan kim?

Mübarek ramazan ayında dahi camilerde cep telefonu kapatmayıp müzik çaldıran, cami içinde konuşan mesajlaşan, namazımızı sakatlayan, yediği soğan ve sarımsakla ağzı kokan çevresine rahatsızlık veren kim?

Plansız kentleşme ve sanayileşme uğruna yeşil dokuyu katleden, orman alanlarını yakan, Yağan yağmurlar sonrası ortalıkta gölleşmiş su birikintilerine sebep olan , kanalizasyon deşarjını veya fabrikasının atık sularını rastgele bırakarak çevreyi  kirleten kim?

Sulak alanları besleyen yer altı sularını kaçak bir vaziyette çekerek kurutan, izinsiz av yaparak yaban hayatını bitiren, can dostlarımız hayvanlara zulüm etmekten zevk alan kim?

Karşı cinsine karşı acımasızca davranan , özellikle kadınlara eziyet eden  hunharca öldüren , günahsız yavrularını cami avlularına bırakan, sözde İslam adına kafa kesen, insanları yerinden yurdundan eden ve hayatlarını zindana çeviren kim?

Peygamber Efendimiz (s.a.v:) "İnsanlara merhamet etmeyen kimseye Allah 'da merhamet etmez." buyurur. Her insanın, en az bir diğer insan kadar yaşama hakkı yanı sıra, eğitim görme, seçme, seçilme, haberleşme, seyahat etme gibi hakları vardır. Toplumsal hayatta dirlik ve düzeni sağlamanın en temel yolu, birbirimizin haklarına saygı göstermektir.

O hâlde, başkalarıyla bir arada yaşamamızın bir gereği olarak, herkesin yaşama hakkına saygı göstermeliyiz. Kimsenin canına ve malına zarar vermemeliyiz. Eğer zarar vermişsek, onunla helâlleşmeli, zarar maddî ise onun karşılığını ödemeye çalışmalıyız.

Peki yukarıda saydığımız olumsuzluklara neden olanlara hakkımızı helal edecek miyiz? Bu suçları işleyenlerle helalleşme şansımız var mı? Şahsen ben kendi adıma bu tür çevre magandalarına hakkı helal etmiyorum, ya siz? Kalın sağlıcakla

ÇEVRE SÖZÜ;Çevreye saygı, insana saygıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Namık Ceyhan Arşivi
SON YAZILAR