Türkçenin payitahtı
Konya öz be öz bir Türk şehri…Kutalmışoğlu Süleyman Şah’ın fethettiği İkonyum olan adının Konya’ ya döndüğü, dönüştüğü, dönüştürüldüğü şehir.
Birinci Kılıçaslan’ın Payitaht yapmasıyla da cümle yolların kesiştiği, birleştiği bir şehir.
Bağdat mı daha güzeldi, Konya mı?
Derler ki, “Gez dünyayı gör Konya’yı” sözü ta…o zamanlardan kalma bir efsaneyi yansıtır ve yaşatırdı. Bağdat’ı görenlere Konya’yı gördün mü diye sorarlardı diye anlatılırdı.
Konya Türkçe’nin ihya edildiği bir Payitaht. Türkçe’nin fermana bağlandığı bir Payitaht üstelik…
O meşhur ferman 13 Mayıs 1277’den beri taptaze…Konya aynı zamanda Türkçenin Payitahtı…
En çok ne mi yakışır Konya’ya?
“Türkçe günü”
“Şimden gerü hiç gimesne divanda, dergâh da, bergâh da, mecliste, meydanda ve dahi her yerde Türk dilinden özge söz söylemeye” diye ferman çıkaran Karamanoğlu Mehmet Bey’in ruhu şad olurdu…Kılıçaslanların da…
Yeter miydi?
Yetmezdi elbet…
Anadolu’nun ilk Payitahtlarından biri olan Konya’da ilk önce, her şeyden önce ve mutlaka yüceltilmeye layık tek bir dil var…
Türkçe…
Bu konuya hassasiyet gösterecek başta Selçuk Üniversitemize bağlı Türkiyat Araştırmaları Merkezimiz olmak üzere kurumlarımız, Sivil Toplum Kuruluşlarımız ve duyarlı bir kamuoyumuz var.
“Türkçe günü” ve benzeri etkinliklerin Türkçenin Payitahtında daha etkin olarak yapılması kendilerinden ricamızdır.
*****
Selçuklu Türk Oğuz’un Üçok kolunun Kınık boyundan. Kınık Boyu, Üçok kolunun en soylusu, en bilinen ve tanınanı. Devlet kuranı…Aynı Bozok kolunun Kayı boyu gibi…
Anadolu Bozokların on iki, Üçokların on iki boyu ile fethedilen, dağı taşı, ovası, vadisi, çayı, deresi, nehri, gölü, köyü kasabası, şehri Türkleştiren bir coğrafya…
Türk Oğuz’un boylarının adı yaşıyor bu coğrafyanın bir ucundan bir diğer ucuna kadar.
İğdir, Iğdır olmuş İl olmuş. Kınık ilçe, Bayındır İlçe, Dodurga İlçe, Bayat ilçe, kasabalarımızda ve köylerimizde yaşıyor ve yaşatılıyor Oğuz…
Türk’ün sesi, Türk’ün nefesi, Türk’ün mührünü taşır başınızı her nereye çevirseniz.
Hele ki, Selçuklunun Payitahtında iseniz…
Kılıçaslanlar şehrinde Türk’ten gayrı bir şey yok…Uluğ Keykubad gibi bir ulu Sultan yetiştirdi Selçuklu…Alaeddin Tepesi ki, Sultanlar Tepesidir, ondan bize yadigâr…Bu kadim şehri, bu kadim Payitahtı ne Araplar fethetti ne İranlılar…
Selçuklu denen bir medeniyet doğdu bu Payitahttan…Bu Payitahttan çıktı mesleklerin piri Ahi Evren…Bu Payitahta misafir oldu Muhiddin-i Arabi…Bu Payitahta kondu geldi Sultan-ül Ulema…Bu payitahta değer kattı Hz. Mevlâna…Bu payitahtta büyük bir Hadis Alimi olarak hüküm sürdü Şeyh Sadrettin Konevi…
*****
Kimlerin yolu düşmedi ki bu Payitahta…Kimi geçiyordum uğradım dedi, kimi merak ettim geldim dedi. Kimi gel çağrısına uydum geldim dedi geldi, kimi kal dediler dedi kaldı. Gidenler, ayrılanlar gönüllerini bıraktı…
Bu şehre gelenler, Türkçe konuştu, Türkçe anlaştı, Türkçe öğrendi… Türkçenin Payitahtına Türk Milletinin simgeleri ve sembolleri yakışırdı. Ve pek tabi ki, otağ da…
Otağın en azametlisi bu şehirde olmalı…
Ve dahi o otağ Sultanlar Şehrinin, Sultanlar Tepesinde kurulmalı…
Oradan şehri selamlamalı…
Çünkü, baştanbaşa tarih yaşar bu şehirde…
Bu şehir ne o diyar ne bu diyar ne şu diyar…
Benzemez bir başka diyara…Benzemez bir başka Payitahta…
Bu şehir Diyarı Selçuklu…Bu şehir Diyarı Mevlâna…Bu şehir Diyarı Kılıçaslan aynı zamanda…
*****
Yaklaşık bin yıl kadar önceydi…Haçlı seferleri Anadolu üzerinden Kudüs’e doğru dalgalar halinde harekete başladı. Bu seferlerin ilk üçü ve en güçlü olanları kara yolundan Selçukluyu da hedef alan seferlerdi.
Kudüs’ü alacak, Türkleri de Anadolu’dan atacaklardı. Kılıçaslanlar ve Sultan Mesud Haçlı ordularına Anadolu’yu mezar ettiler.
Bu karşı koyma, Anadolu’yu geçilmez yaparken, Doğu Roma, bir taşla birkaç taş birden vurmak istiyordu. Haçlı orduları yollarına devam ederken, başta İznik olmak üzere, kaybettikleri birçok şehri de fırsattan istifade geri aldı Roma.
Haçlı seferleri Anadolu’da bir şehrinde kaderini değiştirecekti…O şehir Konya oldu. Haçlılar, Selçuklunun ilk Payitahtı olan İznik’i aldıktan sonra, Sultan Kılıçaslan, Payitahtını Anadolu’nun merkezine çekti. Konya’ya…
Şehrin surları tahkim edildi. Selçuklu Haçlı seferlerini cansiperane karşıladı. Haçlılar ve Doğu Roma böyle bir mukavemet beklemiyorlardı.
Eğer Türkiye Selçukluları Kudüs’e kalkan olacak bir direnç göstermemiş olsaydı. Ne Selahaddin Eyyubi’nin işi kolaylaşırdı ne de Haçlı hakimiyetinin önü alınabilirdi.
Payitahtı Konya olan Türkiye Selçukluları, Haçlıların Anadolu ve Orta Doğu coğrafyasında ki hayallerini ve hakimiyet iddialarını da yerle bir etti.
*****
Tarih döner dolaşır, hiç beklenmedik bir anda çıkıverir karşınıza…
Ve der ki…
Ey beni unutan, ıskalayan, pas geçen, yok sayan ne geçti eline?
Kaçma, gözlerini kaçırma…Kaçacağın yer yok…
Bu şehir, Türk şehri arkadaş…Selçuklu şehri…Payitaht aynı zamanda…Bu Payitahtta Türk Milletine ait izlerden başka bir şey yok…
Nafile aranılan ve arattırılan her neyse, o aranan yok bu şehirde…
Bu payitaht, bir Türk Payitahtı. Türkçenin Payitahtı. Ortadoğu’daki şehirlerden birine benzetmek, benziyor demek abesle iştigal. Bu şehirde Kılıçaslanların ruhu dolaşırken, üstelik şehrin taşı toprağı ben Türküm derken…
Alaeddin Tepesi bir ulu tepe…Sultanlar şehrinin Sultanlar tepesi… O Sultanlar Konya’ya ve bu coğrafyaya Türklük mührünü vuran Sultanlar. Bu topraklar onlar tarafından mühürlendi. Miryokefalon denen o mührü ne tarih unutur ne bu Payitaht ne de bu coğrafya…
Türkçenin Payitahtında Türk’ten başka bir şey bulamazsınız. Gelin, Selçuklu Sultanlarını incitmeyin. Hele Kılıçaslanları hiç. Onlar incinirse, onları seven incir. O seven incinirse…Daha başka nasıl anlatalım ki incinmeyi?
*****
Roma ve Batı, Anadolu’ya yüzyıllar öncesinden, “Türkeli” derken, Araplar “Rum” diyordu. Yanlış olarak, Mevlâna için Mevlâna Celaleddin Rumi denmesinin sebebi de budur.
Keşke Türkeli’li Mevlâna Celaleddin denebilseydi. Ve bu yanlışlık düzeltilebilseydi…
“Türkçe günü” güzel Türkçemizi, yabancı dillerin boyunduruğundan ve kuşatmasından kurtarmanın ilk ve esaslı bir adımı olacaktır diye düşünüyorum.
Ve bu adım, Türkçenin Payitahtı olan kadim şehir Konya’dan başlamalı ve başlatılmalıdır.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.