Otomotiv sanayii gelişmiş ülkelerde olduğu gibi Türkiye'de de teknolojik gelişmenin temelini oluşturmaktadır. Otomotiv sektörü kendisi dışında, ham madde ve yansanayi ile otomotiv ürünlerinin tüketiciye ulaşmasını sağlayan ve bunu destekleyen pazarlama, bayi, servis, akaryakıt, finans ve sigorta  sektörlerinde de geniş iş hacmi ve istihdam yaratmaktadır.

Konya Sanayisi fuarlarda sergilediği makine ve teknolojik ürünlerle geçmişten günümüze ne büyük aşamalardan geçtiğini gözler önüne seriyor. Özellikle otomasyon ve robotik teknolojide son derece önemli aşamalardan geçtiğine şahit oluyoruz.

Konya sanayisi istikrarlı bir biçimde büyüyor. Büyümeyle birlikte modern bir sanayi üretiminin yaygınlaştırılması için yüksek teknolojili üretim tekniğine ihtiyaç duyuluyor.

Özellikle makine parklarını yüksek teknolojilerle donatan sektör temsilcilerinin en büyük sıkıntısı çalışabilir işgücünde yaşanıyor. Özellikle üniversite, yüksek okul ve meslek liselerinin verdiği diplomaların geçerliliğinin sanayicilerin gözünde beş yıllık bir süresi var. O nedenle sanayide sürekli eğitimin şart olduğunu dile getiriyorlar.

Öte yandan, eğitim kurumlarının Ar-Ge çalışmalarında yetersiz kaldıkları, öğrencilere araştırmanın nasıl yapılması gerektiğinin aktarılamaması ve eğitmenlerin saha deneyimlerinin eksik olması genç işgücündeki işsizlik oranının yüksek olmasına sebeb oluyor. Asıl sorun işsizlik değil, mesleksizlik…

Üniversite sanayi sektör işbirliğini Konya sanayisi samimi olarak önemsiyor. Sektör uzmanlarının derslere girerek endüstriyel uygulamalar hakkında öğrencilere uygulamalar hakkında bilgiler aktarması önem arz ediyor. Diğer tarafta, sanayi kuruluşlarına yapılacak ziyaretler öğrencilerin gençlerin ufkunu açacaktır. Bir diğer anlamda sektörün eğitim kurumlarından beklentilerini karşılayacak bilgi, beceri, ve yetkinlikte eleman yetiştirme konusunda eğitim kurumlarında yeterlilik düzeyleri de araştırılmalı.

Konya sanayisi makine parklarını son teknoloji ile dontırken, çalışabilir işgücü konusundaki sıkıntısını da bir an önce aşmak istiyor. Eğitmenlerin yeni teknolojiler ve  kendi yeterlilikleri konusunda çalışmalar yapmaları onların birincil istekleri. Eğitmenlerin gelişen teknolojiyi yakından takip etmeleri çalışma yaşamına başlayan öğrencilerinde sektörde daha başarılı olmalarını sağlayacağını belirtiyorlar. Kısa zamanda öğretmenlerin ve öğrencilerin bilgi ve beceri seviyelerinin artırılması gerekiyor ki sektöre ivme kazandırsınlar.

Konya sanayisinde üretim yapan sektörün temsilcileri özellikle öğrencilerin uygulama çalışmalarını artırılması için eğitim sisteminin ve proğramların yeniden değerlendirilmesi gerektiğine vurgu yapıyorlar. Teorik eğitimin kalite olarak yetersiz olduğu, sanayicilerin derse girerek detayları anlatmasının öğrenmeyi kolalaştıracağı söyleniyor.

Tüm bunlar üretimi gerçekleştiren sektör temsilcileri tarafından dillendiriliyorsa, üstelik onlar teknolojiyi yakından takip ediyor ve daha çok üretimle daha büyük pazarlarda yer almak istiyorlarsa bunlar dikkate alınmalı.

Her zaman söylediğim gibi bu ülkenin asıl sorunu işsizlik değil, mesleksizlik. Üstelik birde bunun üzerine meslek kazandıklarını zanneden gençlerin uygulama alanlarında bocalayarak, başarısızlıkla sonuçlanan çalışmalarla yenilgiye uğramaları onların özgüvenlerini yitirmelerine sebep oluyorsa…