Büyüklerimiz beni affetsin ama bugün yine gıcık birkaç konuya sizlerin beni dürtmesi yüzünden giriyorum. Bizim okurlarımız dostlarımız samimi güzel ve dürüst insanlar ama bize öyle şeyler aktarıyorlar ki, yazmasan bir dert, yazarsan bin dert…

Hemen konulara başlıyoruz.

“ÇOK YAKIT GİDİYOR

KLİMA AÇILMAZ”

Bir okurumuz yazmış;

“Sevgili abim, bilgi isteğim ve şikâyetime cevap alamadığım için size yazmak zorunda kaldım.

17.7.2019 tarihinde 214760 numara ile Büyükşehir Belediyesine yazdım. Konu da belediye otobüsünde çok kalabalık olmasına rağmen şoförden klimayı açmasını istediğimizde yakıt çok gidiyor sözü ile karşılaştım ve bunu sordum. Bugün yine aradım bağlanmayan telefonlara bağlanıldım. Selamlar hürmetler.”

…………

İşte sade vatandaş yaşadığı ve yanlış gördüğü bir durumu önce yetkililere iletmiş. Ama kendisine olumlu ya da olumsuz dönen olmayınca bize yazmış.

Biz bu konuda sıkıştıkları zaman hemen vatandaşa sitem eden birilerine yine bir şeyi hatırlatmak istiyorum. Hani kurum ya da kuruluşlarda çalışan ve sıkıntılı konuları vatandaş basın mensuplarına iletince de “niye gazeteciye gönderdin bize söylesene” diyen eyyamcılar. İşte siz görevlerinizi layığı ile yapmadığınız için vatandaş son çare denize düşen yılan(!)a sarılır misali bizleri arıyorlar.

Şimdi anlatabiliyor muyum?

Ya da siz o kalın kafalarınıza bu acı gerçeği sokabiliyor musunuz?

ANKARA YOLUNDA ESKİ

MUAYENE İSTASYONUNUN

OLDUĞU YERE DİKKAT…

Allah kendilerinden bir değil bin kere razı olsun yaşları meslekleri ne olursa olsun bizi çok sıkı takip eden zaman zaman da uyaran şehir sevdalısı büyüklerimiz dostlarımız var. Bakın bizi tatilde de olsa her gün takip eden, şehirle sevdalı sanayici Mustafa abimiz yine bir yerlere dikkat çekmiş. Ama bu abimiz özellikle yazısının ikinci bölümündeki konu şehir trafiğinde yeni bir tehlike için geliyorum diyor. İnşallah bu kurumun girişi ve çıkışı ana yol üzerinde olmaz.

Neyse lafı uzatmayalım biz abimizin yazdıklarını sizlerle paylaşıp yetkililere iletelim. 

“Hayırlı günler Uğur Bey,

17.07.2019 tarihli Pusula Gazetenizde Büyükşehir Belediye Başkanından beklentileriniz olduğunu okudum.

Beklentilerinizin boşa çıkmamasını dilerim.

Daha önce size bir resim göndermiştim. Aksaray Yolu Tümosan kavşağında oluşan kazanın kalıntıları ile ilgili; bu kalıntılar hala duruyor. Aksaray yolundaki ağaçların çoğu bakımsız kaldırımda çıkan otlar ise hala temizlenmemiş. Büyükşehir Belediyesi kadrosunu neden oluşturamıyor? Konya'da ulaşımda ve sosyal faaliyetlerde kayda değer bir gelişme göremiyorum.

TÜMOSAN dönel kavşağı kapatıldı. Daire kavis içine alınmadığı için daha çok kazaya sebebiyet vermektedir.

Sizlerin gazeteci olarak gelip buraları görüp bizim ne kadar haklı olduğumuzu göreceksiniz.

İş yapılırken ileriye dönük bir çalışma yapılmıyor. Büyükşehir Belediyesi tasarrufa gitmek isterken yapacağı hizmetleri de göz önünde bulundurmalıdır.

Eski muayene istasyonunun oraya yeni bir devlet birimi yapıldı. Trafiğin oldukça yoğun aktığı bir anayol üzerinden giriş çıkış verilmesi son derece hatalıdır. Büyükşehir Belediyesi bunları yapmadan önce etüt çalışması yapıyor mu acaba?

Konya çok hızlı büyüyen bir şehir olduğu için Büyükşehir Belediyesi bu tür yatırımlara yetişmekte zorlanmaktadır. Başta da söylediğim gibi iyi bir ekiple üstesinden gelinebilir.

Allah kolaylık versin.”

……………

Abimize hassasiyeti için bir kez daha teşekkür ederiz.

POLİS DE VAR ZABITA DA VAR,

VAR AMMA BU DA GERÇEK İŞTE

Yani Allah rızası için birileri ana yolları caddelerdeki akan trafiği durduran kuralsızların mekanı haline getiren şu semt pazarları işine dur desin.

Bakın burası Dedeman Kavşağında kurulan her salı günü kurulan Salı Pazarının ana cadde hem de Konya’mızın çevre yolu niteliğindeki yolunun sağ yanı. Bu fotoğrafı durduğumuz anda ben çektim. Dün sabah 10.30 sularında.

Bu yol çift yol yani iki şeritli.

Ama yolun sağ yanı yani bir şeridi tamamen yasak olmasına rağmen pazardan alışveriş yapanların araçları tarafından kapatılmış. Haaa buradan geçerken zabıtanın arabası da vardı ileride zabıta memuru da. Biraz ilerledik polis arkadaşları da gördüm. Ama görüntü de ortada ben kime ne diyeyim. Kavşağa girerken trafik tıkanıyor frene basıp duruyorsunuz. Ve bekliyorsunuz. İnanmayan yetkili kameralardan konuyu izlesin.     

ÜNİVERSİTE KONUSUNDA

SÖZ VERMİŞTİM AMA…

Bu şehrin bir büyüğüne söz verdim. Üniversite tercihleri bitinceye kadar üniversiteler ile ilgili hiçbir şey yazmayacağım. Bugünkü konumuz üniversite ama esas yazmak istediğimiz konu ile ilgili değil. Bu konu Türk Milli Eğitim Sistemi ve Yüksek Öğretim Kurumu.

Yani bugün uçtuğumuzu iddia ettiğimiz gururla övündüğümüz eğitim ve üniversite olayının bir başka penceresi.

İsim vererek başlayalım.

Bizim taaa eskilerden bir dostumuz var; Nurdoğan Okur. Biz kendisi ile tanıştığımız yıllarda gencecik cıva gibi bir isim idi. Aradan tabii çok uzun yıllar geçti. Nurdoğan abimiz bugün kendi sektöründe işini gücünü adam gibi dürüstçe yapan yanında bir sürü eğitimci çalıştıran bir iş adamı. Aynı zamanda da yerel siyaset diye, adeta bir hastalık olan siyasetten kopamadan Konya-Ankara hattında gider gider gelir. Neyse konumuz siyaset değil.

İki gün önce Nurdoğan abimiz ile sohbet ediyorduk. Haa bu arada Nurdoğan abimizin yaşı da 53 olmuş.

Nurdoğan abimizin iki kızı da üniversiteye hazırlanıyormuş.

Nurdoğan abimiz 3-4 ay önce kızlarını çalışmaya daha da çok teşvik etmek için demiş ki, “Bu çalışma yetmez. Bakın güya sizin çalışıyorsunuz yaaa. Ben kitabın yüzünü açmayacağım. Yıllar sonra sınava gireceğim. Ve ben de üniversiteye kazanacağım. Bugün üniversiteye girmek başarı mı?” demiş.

Ve sınav günü Nurdoğan abimiz de sınava girmiş.

Şimdi sonuçlar açıklandı yaaa. Nurdoğan abi bundan sonrasını gülerek anlatıyor;

“Abi 30 yıldır elime bu alanda defter, kitap almıyorum. Bizim kızlarla sınava girdik. Türkiye’de yaklaşık 2.5 milyon insan sınava girdi. Bunun yüzde 99’u da 18-20 yaş grubunda. İlk beş yüz binin içindeyim. Yani 2 milyon genci geride bırakmışım. Ve şu anda 14-15 tane 4 yıllık üniversiteye girebilecek durumdayım. Ve ikinci öğretimi olan Konya’daki bir üniversiteye de kaydımı yaptıracağım inşallah.

Yani senin anlayacağın ben bile bu ülkede bu yaşta üniversite sınavını kazanabiliyorsam var ülkenin ve ülke gençliğinin halini sen düşün…”

………….

Türkiye’yi eğitimde, üniversitede uçurduk diyen bilim adamlarından siyasetçiler hadi gelin şimdi konuşun. Bunun vebali var vebali. Ve ben sadece şuna inanıyorum. Bir gün Cenab-ı Allah aldığınız paraların da yapmadığınız görevlerin de hesabını soracaktır. İnşallah. 

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Dininizi iyi öğrenin, yoksa yaşadığınızı din zannedersiniz.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Gurbetçilerimiz Konya’da trafikte geldikleri Avrupa ülkelerinde olduğu gibi trafik kural ve işaretlerine uydukları zaman daha iyi ADAM oluruz.