1982’de ASALA’nın yerine ikâme edilen bölücü PKK terör örgütünün hendeklere gömülmesinin ardından, 21’inci asır mantığı ve anlayışı ile çağdaş “Haçlı Birliği”ni oluşturmayı başarmış olan Batı’nın Hristiyan devletleri, bu sefer başımıza IŞİD’i tebelleş ettiler.

İslamofobiyle birlikte ırkçılığı tekrar hortlatarak büyük bir çöküşe doğru sürüklenen Avrupa Hristiyan Devletleri, açılımı “Irak Şam İslam Devleti” olan bir küresel terör örgütünü (azılı modern Haşhaşiler) öne sürmek suretiyle Türkiye’nin yükselişini durdurmak istemektedirler. Ülkemizin siyasi başkenti Ankara ile dünyanın ekonomik başkenti olan İstanbul’da patlatılan canlı bombalar; Türkiye’nin bölgesel bir güç olmasını durdurmaya yöneliktir.

Avrupalılar üç şeyden korkmaktadırlar. Bunlardan ilki açlık, ikincisi savaş ve üçüncüsü de Osmanlı. Dünya üzerinde bu güne kadar hiç yönetilmemiş, ender milletlerden olan Türkler, Avrupa’yı 400 yıl yönetti. Viyana kuşatması ve Osmanlı’yı akıllarından hiç çıkarmayan Avrupa, genlerinde yönetmekten başka bir şey olmayan Türklerden son derece çekinmekte ve bu sebeple de bizi Avrupa Birliği’ne almamak için büyük bir direnç göstermektedir. Onlar, Türklerin bir daha Osmanlı Devleti gibi Avrupa’nın başına bela olmasını hayal bile etmek istemiyorlar. Bu yüzden ‘Osmanlı’dan son derece korkuyorlar!

“Küresel Eğilimler 2030: Alternatif Dünyalar” başlıklı rapora göre; ABD ve AB’nin yükselişi durarak gerileme döneminin başladığı, ABD’nin çöküşünün 2025 yılında başlayacağı ve 2035 yılına doğru da II. Dünya Savaşından sonra dünya üzerinde kurmayı başardığı küresel aktörlük gücünü yitireceği şeklinde. Bu yıllarda ABD küresel aktörlük gücünü kaybetmeye başlayacak ve dünyanın ekonomik, siyasi ve güvenlik güç merkezi Batı’dan Asya’ya doğru, Türkiye üzerinden kaymaya başlayacak. ABD’nin ellerinden kayıp gidecek olan bu gücün nerede ve nasıl odaklanacağına başta Çin olmak üzere Hindistan, Türkiye, İran, Meksika, Vietnam ve Endonezya’nın büyük etkisi olacak. İşte bu aşamada Türkiye faktörü ve Türkiye’nin bölgesel önemi ortaya çıkmakta ve başta ABD olmak üzere AB’yi ve İsrail’i rahatsız etmekte. ABD’nin çöküş sürecinin başlamasının ve güç kaybının, İsrail’i de çok yakından etkileyeceği kesin. ABD’nin gerileme sürecine girmesi, dünyanın jandarmalığını yapamaz hale gelmesi ve çöküşü başta Orta Doğu olmak üzere kıta Asya’daki istikrarı da olumsuz etkileyecektir.

***

İngiltere’nin yaptığı referandumla AB’den ayrılması, başta Almanya ve Fransa olmak üzere diğer Avrupa Birliği üyesi ülkelerde büyük endişelere yol açmıştır.  İngiltere’nin AB bütçesine senelik katkısı 30 milyar dolar civarında olduğunu hatırlatmak isteriz. Bu aynı zamanda AB’nin karizmasının İngiltere tarafından çizilmesi demek.

***

Nil Vadisi’nde dünyanın en büyük doğalgaz rezervleri ile Akdeniz’de Kıbrıs açıklarında ve Karadeniz’de büyük doğalgaz yataklarının bulunması, enerji savaşlarında, üç kıt’anın ortasında bulunan Türkiye’nin rolünü ve stratejik konumunu ön plana çekiyor.  İstanbul Yeşilköy Havalimanı’nın Dış Terminal bölümünde patlatılan ve 44 kişinin canına malolan saldırı, Türkiye’nin Rusya’ya uzattığı zeytin dalını koparmaya yönelik olarak algılanmalı. İsrail’le yapılan görüşmelerin altında yatan esas gerçek ise, enerjiden dolayı politik dengelerin tekrar eski rayına oturtulmasından ibaret. Tabi bu arada İsrail’e ne kadar güvenilir, orası da tartışılır.

***

Suriye'nin Halep şehrinde doğan Abdülfettah Ebu Gudde Hocaefendi’nin, Faruk Beşer hocamız tarafından Türkçe’ye çevrilen ve Takdim yazısını M. Emin Saraç Hocaefendi’nin yazdığı “İlim Uğrunda” adlı bir kitabı var. İlim yolunda pek çok meşakkate katılan âlimlerin ilimle ilgili sözlerine ve seyahatlerinde karşılaştıkları zorluklara rağmen ilim öğrenmenin ehemmiyeti o eserde dile getiriliyor. Öğrenciler başta olmak üzere ilim öğrenmek isteyenler açısından okunması gereken faydalı bir kitap.

İstanbul’da ikamet eden Konyalı fakir bir babanın kızı olan 42. şehidimiz üniversite talebesi Merve Yiğit, bombanın patladığı havaalanında ilim öğrenmek uğruna harçlık parası biriktirmek ve ailesine yardımda bulunmak için çalışıyordu. Ölüm meleği onu genç yaşında yakaladı. O da bilim yolunda şehitler kervanına katılanlar arasındadır inşaâllah.

Kırk dört şehidimize Allah’tan rahmet diler, yaralılara acil şifalar temenni ederim. Modern Haşhaşilerle mücadelede, milletçe bu sorunu halletmede birlik ve beraberlik içerisinde hareket etmeye ve yetkilileri de dinî eğitim yoluyla biran evvel çareler bulmaya davet ediyorum.

AZİZİM DİYOR Kİ…

Kur’an’ın nurlu izinde ve Cenâb-ı Hakk’tan af dileyerek mübarek Kadîr Gecenizi tebrik eder, bizi Ramazan Bayramına ulaştıran Rabbimize teşekkür ederim.