Mehmet Bülent Paköz

Mehmet Bülent Paköz

Bayramda taksim

Bayramda taksim

Yılın ikinci bayramı yaklaşıyor: Kurban Bayramı... Günahlardan arınmanın bayramı olan Ramazan Bayramı'ndan sonra, İnancın gereği olarak maldan fedakârlıkla idrak edilen Kurban Bayramı kapımızda.

Oysa özde, Allah’ın (c.c.) buyruğunu yerine getirerek, O’nun gösterdiği dosdoğru yolda yürüyen kul için her gün bayramdır. Çünkü kul için bayram, kulluk görevini hakkıyla yerine getirmektir. Her günümüz bayram olsun.

İnsan ve kul arasındaki fark da burada başlar: İnsan; akıl verilen, Allah’ın muhatap aldığı bir varlıkken, Kul; Allah’ın buyruklarını işiten, anlayan ve Peygamber Efendimiz (s.a.v.) aracılığıyla bildirilen o doğru yolu izleyen akıllı kişidir.

Taksim denince çoğumuzun aklına, Türk müziğinde sazendenin tek başına yaptığı, makamı tanıttığı o serbest ve etkileyici müzikal seyir gelir. Taksimin sözlük anlamı ise: Bölmek, paylaşmak, paylaştırmak... Müziğimizdeki taksim de bu anlamı taşır. Sazende, bir makamın duygu dünyasını dinleyicilerle paylaşır; aslında bildiği duyguyu hissettiği şekilde paylaşır. Aynı terim, mirasın bölüşülmesinde de kullanılır: “Ailece aramızda mirası taksim ettik, herkes payını aldı.”

Taksim edenlerin en hayırlısı ve yücesi ise Allah’tır (c.c.). Hayatı bizimle paylaşarak ölümü tadan; fakat bize akıl ve irade vererek, bizi ölümsüzleştiren O’dur. İnsana bahşedilen bu pay, öyle büyüktür ki; insan, bunun hakkını sadece Allah’a kul olarak sunabilir.

Allah (c.c.), henüz hak etmeyen insana dahi lütufla pay vererek büyüklüğünü ve cömertliğini gösterir. Onun büyüklüğü, bizim evrende bir zerre oluşumuzdan değil; Kendi varlığından bizi var etmesinden, varlığını bizimle paylaşmasındandır.

İşte bu kısa anlatım dahi, Allah’ın paylaşma ahlakıyla ahlaklanmanın insanı nasıl yücelteceğini bize göstermeye yeter. Bu yönüyle Kurban Bayramı, paylaşma ahlakının yerleşmesi ve yayılması açısından son derece anlamlı bir bayramdır. Çünkü bu bayramda veren de alan da, Allah’ın (c.c.) emrini yerine getirmenin ve paylaşmanın bayramını yaşar.

Günümüzde Kurban Bayramı’nın bizlere verdiği mesaj, her zamankinden daha kıymetlidir. İki cihanın sevgilisi Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ne buyurmuştu: “İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş sayılmazsınız.”

– Şimdi biraz soluklanıp, din kardeşliği ekseninde birbirimizi ne kadar sevdiğimizi düşünelim –

Birbirini sevmek; nar taneleri gibi bir araya gelmek, kalın bir kabukla sarılıp yumruk gibi tek vücut olmaktır. Birbirimizin hâliyle hâllenmek, saflarımızı sıklaştırmak, birbirimize kol kanat germek, kopmadan bir olmaktır. Paylaşmak ise, eksiklerimizi tamamlamak, herkesin hakkını gözeterek adilce taksim etmektir. Böylece teraziyi dengeleyerek, adaleti tesis etmiş oluruz.

Oysa bugün, bir zamanlar cihana imanıyla yön veren ümmetin sesi kısılmış durumda. Kendi kulağına dahi fısıldayamayan, piyasa koşullarına teslim olmuş, birbirini umursamayan, İmamesi kopmuş bir tesbih gibi dağınık bir manzara hâkim.

Dileğim odur ki, Kurban Bayramı ümmetin uyanışı için bir kıvılcım olsun.

Bu vesileyle tüm kardeşlerimin Kurban Bayramı’nı gönülden tebrik eder, büyüklerimin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öperim. Kurban kesmeye gücü yetenlerin ibadetlerinin kabulünü dileyerek, bu bayram ayrıca birbirimizi sevmenin önündeki tüm engelleri, tüm olumsuz düşüncelerimizi de kurban edebilmek ve yeniden görüşebilmek duasıyla hoşça kalın diyorum. Saygı ve hürmetle…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
    Mehmet Bülent Paköz Arşivi
    SON YAZILAR