
Rasim Atalay
Konya o unvanını yitirdi!
Ey benim güzel Konyam!
Sana ne ağır ithamlarda bulundular… Nerelere koymaya, nerelere gömmeye çalıştılar da başarılı olamadılar…
Yeri geldi en çok alkol tüketen şehir Konya dediler. Yeri geldi en yobaz şehir Konya’dır dediler…
Yeri geldi Konya’nın uyuduğunu zannettiler. Yeri geldi gelişimini, değişimini, dönüşümünü, bu süreç içerisinde tarihi kıymetlerini koruyabilme yeteneğini kıskandılar, fesatlandılar, darlandılar…
Olmadık ithamlarla yürüdüler, olmadık yerlerden vurmaya çalıştılar.
Hepsinin özünde hepsinin temelinde bir tek şey vardı… O da Konya’nın vakur duruşu, Konyalının hayırseverliliği, hoşgörüsü ve müsamaha sınırının en üst seviyede olmasıydı… Aslında hepsinin özünde insana insan olduğu için verilen değer ve bunun beraberinde getirdiği iyilik duygusu yer alıyordu.
Anlamadılar, dinlemediler, bilmediler… Kendi küçük dünyalarında Konya üzerinden itibar kasmaya çalıştılar.
Hiçbiri, hiçbir zaman ve hiçbir şekilde mutmain olamadılar.
Çünkü Konya’nın mayası sağlamdı… Yeri geldi en üst perdeden tepkisini vermeyi de bildi, yeri geldi söyleyenin adam olup olmadığına bakarak susmayı, susarak da en güzel cevabı vermeyi kendine vazife bildi bu şehir…
Senin bu dik duruşun, itibarını zedelemek isteyenlerin heva ve heveslerini hep boşa çıkardı.
Ama Konya, sana bir şey söyleyeyim mi?
Sen de sende bulunan hasletlerinden birini ne yazık ki yitirdin artık…
Türkiye’nin en yaşanabilir şehirleri arasında yer alıyordun ya…
Tamam sessizliğin, sakinliğin, sükunetin, düzenin, tertibin, temizliğin, ulaşabilir ve ulaşılabilir bir şehir olman seni yine birçok emsal şehirden öne çıkarıyor da…
Hani hep övündüğümüz bir yönün daha vardı ya senin…
Türkiye’nin ekonomik anlamda en yaşanabilir şehirlerinden biri, belki de bu alanda başı çeken şehri Konya’dır diyorduk ya…
Üzgünüm…
Gerçekten çok üzgünüm ama artık senin böyle bir özelliğin maalesef kalmadı…
Sen artık Türkiye’nin ekonomik anlamda en rahat ve en yaşanabilir şehri olma unvanını yitirdin…
Seninle emsal olan şehirlere bakıldığında belki de seni öne çıkaran en önemli özelliklerinden biri ekonomik bir şehir olmandı…
Ama maalesef günün ekonomik koşulları seni de bu alanda yoldan çıkartmış oldu.
Gayrimenkullerinin ön alınamaz şekilde değerlenmesi, enerji maliyetlerine karşı koyamaman, gıdanın başşehri olmana rağmen bu alanda mali anlamda kaydettiğin mesafe, temel gıda maddelerindeki fiyat artışları vesaire vesaire…
Bunların hepsi senin hanene yazdı.
Bilmiyorum belki de dönemin şartları bunu gerektiriyordu.
Sahi belki de bu şehrin ileri gelenleri, idarecileri senin artık ekonomik bir şehir olmanı istemiyordu. Metropol bir şehir olmanın gereklerinden birinin de pahalılık olduğuna inanılıyor; herkesin Konya’da yaşamasına gerek yok gözüyle bakılıyordu.
Belki hayat sillesini her şehre, her yere vururken seni ıskalayamazdı, ıskalayamadı…
Olur ya belki de seni bu hale getiren dışarıdan özellikle son dönemlerde ziyadesiyle etkilenmen, fazlaca göç alman ve dengeleri alt üst eden bir yapıya bürünüvermendi.
Ama ortada bir gerçeklik var ki sen artık ekonomik bir şehir değilsin.
Olsun, sen bu halinle de çok güzelsin.
Ulaşım ete kemiğe büründü, ilk projeler göründü!
13 Ağustos 2025 Çarşamba 00:01Dere’de toplantı bir başka oluyor
06 Ağustos 2025 Çarşamba 08:17Konya’nın 3 yeni gazetesi
31 Temmuz 2025 Perşembe 00:04Konya’da orman mı varmış da yanmış?
16 Temmuz 2025 Çarşamba 00:03Şunun şurasında 2027’ye ne kaldı?
09 Temmuz 2025 Çarşamba 00:03Yasağı çiğneyen ceremesini çeker
04 Temmuz 2025 Cuma 00:03Dursun bu hayasızca akın!
02 Temmuz 2025 Çarşamba 00:03Zamlar yel değirmeni, Bizler Donkişot’uz!
25 Haziran 2025 Çarşamba 00:03Savaşa sevinir gibi haller!
18 Haziran 2025 Çarşamba 00:03Birleşmeye zorluyorlar
13 Haziran 2025 Cuma 00:05




Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.