Hüseyin Akıncı

Hüseyin Akıncı

SİGORTA'CILKI ÇIKTI

SİGORTA'CILKI ÇIKTI

Türk sigorta sektöründe, 10 yıldır zarar eden trafik sigortası (Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk) sigortacıları canından bezdirirken 2015 yılında sigorta fiyatlarındaki astronomik artışlar tüketicileri de çileden çıkardı. Son aylarda, ekonomi basınının da gündeminde ilk sıralarda yer alan zorunlu trafik sigortasında devlet bu ise el atmalı sorunun temelinden çözmeli kanısı hakim.   “Trafikte sorun kriz halinde. Yasal düzenleme şart. Bu branşta hizmet veren, çalışan, satın alan herkesin mutsuz olduğu kesin, kısaca ne alan memnun ne de satan. Zorunlu trafik sigortasının ayrıca teminatı destekten yoksun kalma tazminatı tarafı da var. Yani Allah korusun bir kaza olduğunda araçtaki kişiler vefat eder veya sakat kalırsa sigorta şirketi mağdur kişi veya yakınlarına bir tazminat ödüyor. Bu tazminat talepleri 10 yıl geriye de hak edilebildiği için şirketler bu tazminatları ödemekle meşguller. Daha önce açılmış ve sonuçlanan davalar tekrar tekrar açılıp şirketlerden tazminat talep ediliyor. Bu durumda sigorta şirketleri de sürekli zarar ettiği için fiyatları artırmak zorunda kaldılar. Ortalamada yüzde 100'lere yaklaşan bir fiyat artışı oldu trafik sigortasında. Daha da artabilir fiyatlar.

-- Sektörün trafik branşından son 10 yılda uğradığı zararın 7 milyar TL sadece 2015’te 2 milyar TL’ye yaklaşan zararın, sektörün öz kaynaklarını da yemeye başladığı gerçeği gözardı edilemez. Trafik sigortasındaki zararın başlıca sebepleri teminat tanımlarında netlik olmaması  hesaplamalarda standartların olmaması, kurdaki aşırı dalgalanma ve bunun bir sonucu olarak yedek parça maliyetlerinde kontrol edilemeyen artışlar ile geriye dönük uygulanan yargı kararları olarak sıralanıyor. Özellikle, ‘Destekten Yoksun Kalma Tazminatı’nın hesaplanmasında ortak standartların olmaması sonucu, ödenen toplam hasar içerisindeki payı son yıllarda hızla artarak 2014’te yüzde 51’e yükselen bedeni tazminatlar, zararda da etkili oluyor. Asgari ücretin 2016 yılı başından itibaren 1.300 TL’ye yükseltilmesinin de sektöre ilave 2 milyon TL yük getireceği de bir gerçek.

Avrupa ülkeleriyle karşılaştırıldığında aslında primler çok da yüksek değil. Söz konusu sigortanın ortalama prim tutarı Türkiye’de 105 Euro iken, Avrupa ortalaması ise 230 Euro seviyesinde. Ancak, ‘hasar frekansları’ açısından bakıldığında durum biraz farklı. Hasar frekansında Avrupa ortalaması yüzde 6 iken, ülkemiz yüzde 9 ile ilk sıralarda yer alıyor. Hatta, İstanbul’da hasar frekansı, Türkiye’nin ortalama frekansından iki kat daha yüksek düzeyde. Hasar frekansındaki yükseliş, trafikte sigortasız araçların yaptıkları hasarların bedelini sigortalıların ödemesi ve zararlardaki artış, trafik sigortası prim artışlarının temel nedenini oluşturuyor.  “Yılda 10 defa kaza yapan bir kişiyle hiç kaza yapmayan bir kişiye farklı prim uygulanması gerekli. Çok kaza yapan bir kişi için ekonomik ceza önemli”  trafik sigortalarında sigorta şirketlerinin temel sorunun ‘maliyetleri’ kontrol edememek en büyük handikap gibi. Maliyetlerin belirgin hale gelmesi durumunda, fiyatların arz ve talebe göre oluşacağı da kaçınılmaz gibi Ekim 2015 itibarıyla Türkiye’deki 19.7 milyon adet kayıtlı aracın yaklaşık 16 milyonunun zorunlu trafik sigortası var.

Trafik branşının, hayat dışı branşlardaki payı 2014 yılında yüzde 22 seviyesine ulaştı. Bedeni tazminatların ödenen toplam hasar içerisindeki payı son yıllarda hızla artarak 2014’te yüzde 51’e yükseldi.

Son 5 yılda ortalama bedeni tazminat tutarı yüzde 311, maddi hasar tutarı yüzde 36, ortalama trafik sigortası primi ise yüzde 54 arttı.

Bu sorunların çözümü insan odaklı kimse hakkı olmayanı istememeli, özellikle suistimal yapan hırsızlar ellerini sigorta şirketlerinin cebinden çekmeli. Sigorta şirketleri bu isin mutfağındaki acentelerini dışlamamalı değer vermeli değer verdiğini göstermeli, ekspertizlerin pert kararı verdiği araçların durumu kesinlikle şirketlerin istişare kurullarında yeniden gözden geçirilmeli. Bu konuda pert araç alım satımı yapanlarla ilgili pis kokular gelmekte perte ayrılan araçların birçoğunu araç alım satım işi yapılan sitelerde görebilirsiniz. Ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.

Gerekli yasal düzenlemeler yapılmalı. Yasal boşluğun mahkeme kararları ile doldurulması önlenmeli. Mahkemelerin yükü kesinlikle hafifler.

Yapılan düzenlemelerin geriye dönük etkisi sınırlandırılmalı, hasar maliyetlerinin belirsizlik giderilmeli.

Serbest tarife sisteminden taviz verilmemeli, azami limit tavan prim uygulamasından vazgeçilmeli.

Fiyatlandırmada işin mutfağındaki acentelerden fikir alınmalı.

Milyon dolarlık şirketleri yönetenlerin yanlış uygulamaları sonucunda bu duruma gelen sektör poliçesini kesen acentesine saygı duymadığı ve üvey evlat muamelesi yaptığı surece ilahi adaletin kılıcı bu sigorta şirketlerinin tepesinde sürekli olarak sallanacaktır.  Selam ve dua ile kazasız günler dilerim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Hüseyin Akıncı Arşivi
SON YAZILAR