Konyaspor tarihinin en iyi savunmasını yapıyor! İşte sırrı
Süper Lig'in en az gol yiyen ekibi Konyaspor, tarihinde ilk 14 hafta itibariyle en az gol yediği dönemi yaşıyor
Arabam.com Konyaspor bu sezon defanstaki başarısıyla öne çıktı. 14 haftası geride kalan Süper Lig’de geride kalan haftalarda en az gol yiyen takım Konyaspor oldu. Yeşil-beyazlılar oynadığı 14 maçta kalesinde sadece 9 gol gördü. Yeşil-beyazlıların yediği gol ortalaması maç başına 0,64 oldu.
7 MAÇTA KALESİNİ GOLE KAPATTI
İlk 6 maçta kalesinde gol görmeyen Konyaspor, şu ana kadar oynadığı 14 maçın 7’sinde kalesini gole kapattı. Ankaragücü, Başakşehir, İstanbulspor Fenerbahçe, Giresunspor, Hatayspor ve Ümraniyespor maçlarında rakibine gol izni vermedi. Anadolu Kartalı şu ana kadar kalesinde en fazla 2 gol gördü. Galatasaray ve Trabzonspor maçları yeşil-beyazlıların kalesinde 2’şer gol gördüğü maçlar oldu.
PALUT, BAŞARININ SIRRINI AÇIKLADI
Bazı maçlarda beklemedikleri pozisyonlar vermelerine rağmen ligin en az gol yiyen ekibi olduklarını söyleyen Konyaspor Teknik Direktörü İlhan Palut, temelde “önde baskı” ve “topun arkasında savunma” olmak üzere iki türlü defans yaptıklarını söyledi.
“HERKES NE YAPACAĞINI BİLİYOR”
Başarılı teknik adam, detayları şöyle anlattı: “Az gol yedik ama bazı maçlarda beklemediğimiz pozisyonlar verdik bunlar dönem dönem golle sonuçlanmadı. Ama hem önce baskı yapıp hem geride risk almamak mantıksızlık olur. Önde baskı yaptığımız zamanda stoperlerin yarı sahaya çıkmasını söylüyoruz. Risk aldığımızda bunu tamamen gerçekleştirmemiz gerekiyor. Topun arkasında savunma yapıyorsak da “2-3 tane oyuncumuz önde askı yapmasın, kompaklığı mutlaka koruyun” diyoruz. Bunları her hafta rakibe göre çalışıyoruz. Ama rakibe göre olmasa da ben özde basacağız dediğimiz zamanda bir planımız var, herkes ne yapacağını biliyor.
“OLMAZSA OLMAZIMIZ KOMPAK VE KONTAKLI OYUN”
Topun arkasında bekleyeceğiz dediğimizde de bir planımız var. Şu çok önemli: Hangi savunma stilini yapıyorsak yapalım olmazsa olma durumlar var. Bunlar günlük oyuncu performansı, konsantrasyonu ve isteği ve benim asla vazgeçmeyeceğim sıcak, temaslı, kontaklı oyun. Bazen çok güzel pozisyon alıyoruz ama kontak noktasında geride kaldığımız oluyor. Bu da rakibe 1 dakikaya kadar zaman veriyor ve bizim 1 dakika boyunca topu kazanmak için çok mücadele anlamına geliyor ve kazandığımız da yeterli efektiflikte olmuyoruz. Dönem dönem oyuncularımdan şikayet ettiğim onlara dediğim şey; ‘evet rakibe pozisyon vermedik, kompakt durduk ama rakibe de topla oynama şansı verdik’. Topu kazanma süremiz 10 saniyelerden 27 saniyeye çıkan maçlar oldu. Buna dikkat ediyorum ve oyuncularımıza kontaklı oyunu geliştirici çalışmalar yapıyoruz.”



Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.