İbrahim Talha Bayburt

İbrahim Talha Bayburt

Beceremediğimiz şeyler

Hayatın içinde bazı kelimeler vardır ki, ağırlığı belki bir dağdan büyüktür. Söylenmesi sadece birkaç saniye alsa da, dudaklardan dökülene kadar insanın içinde fırtınalar koparır. Bu kelimelerden üçü özellikle dikkat çeker: “Seviyorum,” “Teşekkür ederim,” ve “Özür dilerim.” Ne gariptir ki, bu üç kelimeyi söylemek çoğumuz için neden bu kadar zor?

İlk olarak, “Seviyorum” demek. İnsan, sevgisini ifade etmekten niçin çekinir? Bir başkasına duyduğumuz sevgiyi dile getirmek, çoğu zaman bir tür zayıflık gibi algılanır. Oysa sevgi, insanın en güçlü hislerinden biridir. Sevdiğimizi söylemek, bir risk almak gibidir. Karşılık bulamama korkusu, incinme ihtimali, belki de gurur… Ancak unutmamak gerekir ki, sevgi paylaşıldıkça çoğalır. Sevgimizi dile getiremediğimizde, bu duygunun ağırlığı ruhumuza yük olmaktan öteye geçemez.

Bir diğer mesele, teşekkür etmek. Teşekkür etmek, aslında hem nezaketin hem de farkındalığın bir ifadesidir. Ancak kimi zaman minnettarlığımızı ifade etmeyi unuturuz ya da küçümseriz. Çünkü bazılarımız, teşekkür etmenin borçlanmak anlamına geldiğini düşünür. Oysa teşekkür, bir ilişkinin değerini artırır. Karşımızdaki kişinin emeğini takdir ettiğimizde, hem ona hem de kendimize iyilik yapmış oluruz. Basit bir “Teşekkür ederim” demek bir insanın gününü aydınlatabilir.

Ve belki de en zoru: Özür dilemek. Hatalar insan olmanın kaçınılmaz bir parçasıdır. Ancak özür dilemek, bir hata yaptığımızı kabullenmek ve bunun sorumluluğunu almak anlamına gelir. Ego devreye girer, hatalı olduğumuzu kabul etmek istemeyiz. Ama özür dilemek bir zayıflık değil, aksine olgunluk göstergesidir. Hatalarımızı sahiplenip telafi etmek, hem kendimize hem de çevremize saygımızın bir yansımasıdır.

Bütün bunları neden yapamıyoruz? Belki korkularımız, belki gururumuz, belki de toplumun bize öğrettiği yanlış kalıplar… Oysa sevdiğimizi söylemek, teşekkür etmek ve özür dilemek, ilişkilerimizi iyileştiren ve bizi insan yapan şeylerdir. Bu kelimelerin gücünü hafife almamamız gerek. Belki bir gün, sevdiğimizi söyleyerek bir kalbi ısıtır, teşekkür ederek birini mutlu eder, özür dileyerek bir yarayı sararız. Hayat, bu küçük ama anlamlı anlarla güzelleşmez mi zaten?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
İbrahim Talha Bayburt Arşivi

Her Nefis Ölümü Tadacaktır

30 Temmuz 2025 Çarşamba 00:02

Güçlüyüz (!)

29 Temmuz 2025 Salı 00:02

Dava kalmadı, dalkavukluk kaldı

23 Temmuz 2025 Çarşamba 00:02

Kültür değil, gürültü

22 Temmuz 2025 Salı 00:01

Aynı ter, aynı acı, aynı aldatmaca

15 Temmuz 2025 Salı 00:02

Robotlara ihtiyacımız yok!

09 Temmuz 2025 Çarşamba 00:01

Kişisel alan ihlali

08 Temmuz 2025 Salı 00:01

Karpuz Seçmekten Kod Yazmaya

02 Temmuz 2025 Çarşamba 00:01