Tarkan Büyükoktar

Tarkan Büyükoktar

Dilsiz Şeytan… 28 Şubat…

Dilsiz Şeytan… 28 Şubat…

Tarihimiz için, demokrasimiz için kötü günlerden birinin yıldönümü… Milli Güvenlik Kurulu kararları ile ayar çekilmek istenilen siyasal iktidarlar, sokaklarda yürütülen tanklar… Gerçekten kötüydü.

Peki şimdi çok mu iyi? Çok mu farklı? O zaman silahlı kuvvetlerin “darbe” tehdidiyle yaptıklarını son yıllarda siyasal iktidar hukuk eliyle yapmaya çalışıyor.

Siyasal iktidara karşı çıkan herkes bir şekilde sindirilmeye, susturulmaya çalışılmakta. Muhalif herkesin sesi kısılmaya çalışılmakta. O gün silahlı kuvvetlerin yaptığını, bugün siyasal iktidar hukuk kanalıyla yapıyor. Hukukun etrafından dolanarak yapıyor.

Kasetlerle muhalefet partilerini kendilerine göre düzenlemeye çalışanlar ve o dönemde hukuka aykırılıklardan veya montajlardan hiç dem vurmayanlar. Bugün ne yazık ki aynı hukuka aykırılık sebebiyle mağdur oluyorlar. Ortaya çıkan kasetler montajdır, değildir… Bunun tartışmasına girmiyorum.

Ama yıllardır telefon dinlemeleri kepazelikleri sebebiyle mağdur olan binlerce yurttaşımız var… Benim takıldığım nokta siyasal iktidarın muhalifler dinlenirken, vatandaşlar dinlenip saçma sapan cezalarla muhatap olurken dinleyenler kahraman ve görevlerini yapan kamu görevlileri… Bugün menfaat çatışması sebebiyle aynı dinleyenler kendi kasetlerini ortaya çıkarınca “tu…kaka”

Böyle bir anlayış olmaz. Hukuk siyasal iktidara göre ayarlanmaz, yorumlanmaz. Bir ülkenin milli bir eğitim politikası olmalıdır. Milli bir sağlık politikası olmalıdır. Milli bir dış politikası olmalıdır. Milli bir hukuku, siyasal iktidarlardan bağımsız bir yargısı olmalıdır. Ne yazık ki 2002’den bu yana siyasal iktidar aynı olmasına karşın yazboz tahtasına dönen bir eğitim politikası, yine değişikliklerle kevgire dönen bir sağlık politikası, hemşerimiz olan bakanımız sayesinde de “komşularla sıfır sorun” yerine “sıfır komşu” hedefine ulaştığımız bir dış politikamız var.

Hukukumuza gelince bağımsız bir yargıya sahibiz. Doğru. Ama… Mustafa Balbay’ın da dediği gibi hukuktan bağımsız bir yargıya sahibiz.

Yargımızın hali içler acısıyken bir hukukçu olarak, bir hukuk derneği başkanı olarak bu konuya değinmeden geçemezdim.

Son dönemde ne yazık ki seçim konuşulmuyor. Yerel istekler, vaatler konuşulmuyor. Varsa yoksa kasetler, kayıtlar, dinlemeler.

Peki bu dinlemeler mevcut siyasal iktidar mağdur olunca mı hukuksuz? Yıllardır binlerce yurttaşımız bu dinlemeler sebebiyle mağdur oldu. Yargılandı. Soruşturmalar geçirdi… Hatta bir hukukçu meslektaşımın müvekkiliyle yaptığı telefon konuşması sebebiyle ifadesi alındı. Soruşturma geçirdi. Gerekçesi son derece trajikomik. “Avukat olarak, örgüte hukuki yardımda bulunmak.”

Evet… Bir avukat müvekkiline hukuki yardımda bulunduğu için, yani işini yaptığı için soruşturma geçirdi. Bu binlerce örnekten sadece biri. İnsanlar dinlemelerle mağdur oluyor. Suça ilişkin dinleme kayıtlarının yanında özel hayata ilişkin kayıtlar da ne yazık ki “ihtiyaç anında” kullanılmak üzere saklanmakta. En başta gelen hukuksuzluk budur… Kişinin dosyaya dair olan, suça ilişkin olan konuşma kayıtları dışında özel hayatı da mahkeme dosyalarında sergilenmektedir. Olması gereken suça ve dosyaya ilişkin kayıtların derhal imha edilmesidir. Ama biz de ne yazık ki hukuk silah olarak kullanıldığı için bu dinlemeler de bir gün lazım olabilir diye saklanmakta ve “ihtiyaç” hâsıl olduğunda basına servis edilmektedir. Hangi siyasal iktidar olursa olsun. Eğer muhaliflerine yapılan hukuksuzluklara göz yumarken, kendisi aynı mağduriyeti yaşadığında aslan kesiliyorsa artık meşruiyetini kaybeder. Ve her kim haksızlık, hukuksuzluk karşısında her zaman dik durursa o kazanacaktır.

Her zaman söylediğim gibi… Hukuk herkese lazımdır. Herkes için hukuk… Herkes için adalet…

Yeryüzüne gelmiş en büyük devrimci olan peygamberimiz Hz. Muhammed’in de belirttiği gibi “Haksızlıklar karşısında susan, dilsiz şeytandır.”

Dilsiz şeytanlıktan ve dilsiz şeytanlardan kurtulduğumuz günlere kavuşmak dileğiyle…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Tarkan Büyükoktar Arşivi
SON YAZILAR