Aralık ayının başında 2022 yılının sonunda haftanın ilk günündeyiz…

Ulusal ve uluslararası organizasyonlardaki marifetiyle nam salan Konya, Çarşamba günü itibariyle başlayacak olan, Hz. Mevlana’nın 749. Vuslat Yıldönümü (Şeb-i Arus) etkinlikleri organizasyonunun arifesinde diyebiliriz.

Biraz eleştiri yapalım mı?

Bu yıl Hz. Mevlana’nın 749 Vuslat Yıldönümü etkinlikleri için ne tür bir içerik hazırlandı, nasıl bir yol haritası belirlendi, etkinliklere yeni bir kapı aralayacak şekilde nasıl bir yön çizildi bilmiyoruz?

Diyebilirsiniz ki gazeteci olan sensin, sen bileceksin, öğreneceksin ve bunu Konya kamuoyuyla paylaşacaksın.

Hadi o zaman şöyle devam edelim.

Etrafımdan birçok insanın Hz. Mevlana’nın 749. Vuslat Yıldönümü Anma Etkinlikleri için programın nasıl dizayn edildiği yönündeki sorulara cevap vermek üzere hareket edince başvurduğum ilk kaynak İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü oldu.

Açık söylemek gerekirse, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün https://konyakultur.gov.tr/ adlı kurumsal web sitesini ziyaret etmeden önce ben de kendime soruyordum niye bu büyük organizasyon öncesi herhangi bir bilgilendirme yapılmadı diye.

Belki şehrin yoğun gündeminin arasında unutulmuş yahut araya kaynamış olabilir.

Ama siteyi biraz karıştırınca her gün dolu dolu programlar hazırlandığını anlamış oldum. Buradan vardığım sonuç ise şu oldu: Organizasyon için iyi bir içerik, tetaylı bir hazırlık yapılmış. Güzel bir takvim ile 7-17 Aralık tarihleri arasındaki 10-11 günlük zaman dilimi şehrin kültürünü yansıtacak şekilde doldurulmuş.

Ama kapalı bir kutu!

Yani şu ana kadar ne içerisinde bulunduğumuz medya sektörünün gazeteleri, televizyonları ve radyolarında, ne sosyal medya kanallarında ne de açık hava reklam alanlarında şehirdeki uluslararası etkinliklerle ilgili en küçük bir tanıtım, reklam, davet vesaire göremedim.

Anlaşılan programların içeriği için harcanan onca emek bu içeriği hedef kitleye ulaştırmak için bir çabayla karşılık bulmamış. Bunca güzel organizasyon, kendi içerisinde hapsedilmiş.

Diğer şehirlerde Konya’ya ve Şeb-i Arus etkinliklerine davetle ilgili herhangi bir çalışma yapılmış mı bilmiyorum, varsa da ben eksik kalmışsam aydınlatılmayı isterim. Her ne kadar geç kalınmış olsa da şehirde Şeb-i Arus havası oluşturmak için de halen vaktimiz olduğunu düşünüyorum. Zira şehirde şu an Şeb-i Arus havası yok, bu bariz belli.

Geçtiğimiz Ağustos ayında Konya’nın ev sahipliğinde yapılan 5. İslami Dayanışma Oyunları’nı hatırlayınca Şeb-i Arus’a tanıtım anlamında gereken ihtimamın verilmediği kanaatim daha bir olgunlaştı.

Bu arada 17 Aralık Cumartesi akşamı saat 20:00’de yapılacak olan final programının biletleri de 2 Aralık itibariyle satışa sunulmuş. Malum son gün olduğu için ciddi bir yoğunluk oluşur. Bu özel akşama canlı tanık olmak isteyenlerin bilet temin etme noktasında ellerini çabuk tutmaları faydalı olacaktır.

KONYA’NIN HAFIZLARI

GURURLANDIRDI

Güzel Konyamızla gurur duymak, iyi ki Konyalıyım ve iyi ki Konya’da yaşıyorum demek için birçok sebebimiz var. Gurur vesilesi olan bir güzel etkinlik geçtiğimiz Cuma akşamı Karatay Spor ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi.

Mustafa Büyükkaplan Hafız Proje Ortaokulu ve Lisesi’nde eğitim alan 750 Hafızın İcazet Tevdi Töreni yapıldı.

Törene TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan, Konya Valisi Vahdettin Özkan, Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Nazif Yılmaz, Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, AK Parti Konya Milletvekili Tahir Akyürek ile Selman Özboyacı, ilçe belediye başkanları, icazet belgesi alan 750 hafız ile aileleri katıldı.

Hafızlık icazeti alan genç kardeşlerimizin oluşturduğu fotoğraf karesi o kadar güzel ve o kadar derin bir mana barındırıyordu ki sadece 750 pırıl pırıl genç hafızımızın bulunduğu bu fotoğraf karesi bile günlerce konuşulmayı hak ediyor.

Varın görün ki biz insanoğlu, iyi ve güzel olanı konuşmak ve yaymaktan yana tavır almayı bir kenara koyup, olabilecek en küçük olumsuzluğu köpürtüp köpürtüp kamuoyuna sunmayı ve şehri hedef haline getirmeyi çok seviyoruz.

Bugünlerde toprağımız suya hasret. Çiftçinin gözü gökte. Rahmet için bekleniyor. Sadece beklenmiyor hem bireysel hem de cemaat halinde dualar ediliyor. Rabbim şu güzel hafızlarımız hürmetine inşallah rahmetini ve bereketini şehrimizden esirgemez diyelim ve yazımızı noktalayalım.