Barbaros Ulu

Barbaros Ulu

Kara Kara Düşünme de Gör!

Kara Kara Düşünme de Gör!

Adı kara kış. Niçin kara kış dendi bilmiyorum. Aslında kış demek kar demektir. Kar da beyaz olduğuna göre ak kış denmesi daha uygun olurmuş ama kara kış denmiş. Kışı, karla özdeşleştiren ben, kara kış ismini yadırgasam da anlamına baktığımız zaman kara kış denmesi yerinde imiş. Çünkü sözlükte kara kış: "Kışın ortası, kışın en şiddetli zamanı, zemheri; çok sıkıntılı durum veya zaman" anlamına geliyormuş.

 

Kışın başı aralık ayını sonbahar olarak yaşayan bizler, kışın ortası ocak ayında tam kara kışı yaşıyoruz. Tek eksiği karı olmayan kara kış. Yaşadığım şehir Konya'nın ilçelerine kar yağsa da merkezde karı sadece çatılarda veya yerleri kısa süreliğine ağartmış görüyoruz: “Bakın Konyalılar, kar dediğiniz böyle bir şey, hiç görmedik demeyin” dercesine. Çevre il ve ilçelerin zekatını görüyor Konya merkez. Karı görmesek de iliklerimize kadar kara kışı yaşıyoruz: Eksi yedilerde donduran bir hava. Kombiler durmadan çalışıyor, sanki bir yerler açıkmış gibi evlerin içinde esen rüzgar. Hasılı dışarıda buz kesen hava, evleri de etkisi altına alıyor.

 

"Şu doğalgaz bir nimet, ne de kolaylıkmış, kova doldurma, sobayı yakma derdi kalmadı. Düğmeye bir basıyorsun. Sadece bir odayı değil, tüm odaları ısıtıyorsun. Üstelik sıcak suyun da hazır. Mutfakta da kullanıyorsun. Pek bir şey de yakmıyor. Kömürle ısınma ile aynı fiyata geliyor" diyen efkâr-ı umumî, kara hasret bu kışta, 7/24 çalışan doğalgaz kombisi için kara kara düşünüyor. Büyük kolaylık ama bakalım ne gelecek diyor. Soba gibi iliklerine kadar ısıtmasa da eh, buna da şükür dese de, gelecek faturayı aklına getirmek istemese de hiç aklından çıkmıyor.

 

Parası olan ve ekonomik sıkıntı çekmeyenler için bu kara kışta gelecek fatura, tuzlu olsa da ödemede sorun yaşamazlar. Ya parası olmayan, işinden ayrılmış/edilmiş veya işi var ama asgari ücretle çalışan dar gelirli, nasıl ödesin kara kışın eseri doğalgazın faturasını. Bu gelen faturalar, kışı daha tam yaşamadığımız aralık ayının faturası. Havalar böyle giderse şubatta gelecek ocak ayının faturasını bir düşünün. 2.300 liraya çalışan, kirada oturan bir asgari ücretli, bu aylarda gelen doğal gaz faturasını nasıl ödesin? Çünkü ödenecek tek fatura doğal gaz faturası değil ki…Elektrik ve su faturaları da katmerli geliyor. Bu durumda olan kişiler, nasıl öderler, nasıl geçinirler bilmiyorum ama bildiğim, işleri zor. Allah yardımcıları olsun, onları ve kimseyi başkasına muhtaç etmesin ve çaresiz bırakmasın.

 

Kışın şiddetini artırdığı kış aylarında yüksek gelen ısınma bedellerini ödemede zorluk çeken insanımız için yetkililerin, ödeme kolaylığı sağlamasında fayda var. Belli bir meblağın üzerinde gelen faturayı taksitlendirme bir seçenek olabilir. Diğer bir seçenek de yılda kullanılan doğal gaz sarfiyatının 12 aya eşit bir şekilde bölünmesi. Biliyorsunuz kış ayları dışında kaloriferler yanmadığı için doğal gaz faturaları daha düşük gelmektedir. Kışın gelecek fatura bedelinin bir kısmını, faturanın düşük geldiği diğer aylara yansıtmaktır. Bir yılın sonunda doğal gaz dağıtım firması ile abone, alacak ve verecek konusunda mahsuplaşma yoluna gider.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Barbaros Ulu Arşivi
SON YAZILAR