Rasim Atalay

Rasim Atalay

Konya’daki domuzları kim yedi?

Konya’daki domuzları kim yedi?

En son söyleyeceğimi baştan söylüyorum: Konyalı olmaktan, Konya’da olmaktan, Konya’da yaşamaktan ve Konya’yı yaşamaktan büyük mutluluk ve gurur duyuyorum.

Şükrediyorum ki Konyalıyım ve Konya’da yaşıyorum…

Konya ki, her ne hikmetse belli şer odaklarının sürekli odak noktasında… Birbirini tekrar eden asılsız astarsız bilgiler ve yanlış algılarla aynı şeyler ısıtılıp ısıtılıp gündeme getirilmeye çalışılıyor.

Konya ile ilgili sebebini anlamadığım bir şekilde art niyet taşıyanların değirmenine su taşımamak adına birçok sözü, söylemi, yalanı, iftarı yok sayıp görmezden geliyoruz.

Ancak öyle anlar geliyor ki savunma mekanizmalarımızı ister istemez açmak, bu özel ve güzel şehirle ilgili birkaç kelam ile de olsa duruşumuzu ve bakış açımızı ortaya koymak icap ediyor.

Sistematik yalanlarla, asılsız kaynaklarla Konya için alkol tüketiminin en yüksek olduğu şehir algısı sürekli gündeme gelir. Bu algı operasyonu, yalan makinelerinin boş kaldıkça ya da canları sıkıldıkça ortaya attıkları bir safsatadan ibarettir.

Bunun yalan olduğuna ilişkin birçok defa kamuoyuna bilgi sunulmuş olsa da Konya’nın itibarını zedelemek isteyen çeteler operasyondan bir türlü vazgeçmedi, geçmiyor ve geçmeyecek.

Biz yine de doğrusunu bu vesileyle tekraren söyleyelim. Konya, alkol tüketiminin en yüksek olduğu değil, endüstriyel manadaki alkolün en çok üretildiği şehirlerden biridir. Etanol, kolonya, bilumum kozmetik ve parfümeri ürünleri başta olmak üzere içinde alkol barındıran mamullerin üretiminde de Konya iyi bir konumdadır. Yani buradan Konya’nın alkolik olduğu çıkmaz.

DOMUZ ETİNDE DE BİRİNCİ SIRAYA KOYDULAR

Alkol yalanlarıyla hedeflerine ulaşamayan ya da Konya’yı farklı bir yolla yeniden vurmaya çalışan güruh bu kez de başka bir yalanın peşine düşmüş… Neymiş efendim, Türkiye’de domuz eti tüketiminin en yüksek olduğu şehir Konya’ymış…

Kaynak?

Sarı çizmeli domuz…

Hakikat ile yalan arasında sırat köprüsüne benzeyen, kıldan ince kılıçtan keskin bir çizgi vardır. Yalanı evirip çevirip, süsleye püsleye, alla pullaya sunan algı odakları, Konya ile ilgili peşin hükümlerine önce bir altyapı hazırlama gayretine giriyor. Sonra çürük temeller üzerine yanlış algılarını inşa ediyorlar.

Sonra biz ‘domuz eti tüketiminin en yüksek olduğu şehir Konya’ymış, doğru mu?’ gibi sorularla muhatap olmak zorunda kalıyoruz.

Bir kere yanlış sorunun doğru cevabı olamaz…

Bunun neyine cevap verelim?

Verdiğimiz cevabın havada kalmaması için ince ayrıntılarına kadar araştırmak zorunda kalıyoruz.

Sonra bakıyoruz ki yine yalan, yine safsata, yine absürt konular üzerinden Konya’yı karalama kampanyası.

Son 15 yılda Konya genelinde gıda ve tüketim maddeleri üzerine 45 bin civarında numune alınmış, incelenmiş. Bunların 10 bini et ve et ürünleriyle alakalı olmuş. 2 bin civarındaki et ürününde de domuz eti var mı diye özellikle aratma yapılmış.

Son 15 yılda yapılan bunca araştırmanın karşılığında sadece 2024 yılında Emirgazi ilçesinde küçük bir lokantadaki 2 üründe domuz eti tespit edilmiş ve işletmeye de gerekli yasal işlemler hızla yapılmış.

Şimdi şu soruyu sorma hakkını da ben kendimde buluyorum…

Hani domuz etinin en çok tüketildiği illerden biri Konya’ydı?

Çamur ata ata bıkmadınız da iz bırakamadınız.

İnsanın olduğu yerde her şey olur. Ben Konya için sütten çıkmış ak kaşık demiyorum. Elbette ki Konya veya Konyalıların da eksiği, hatası, yanlışı vardır. Hiçbir insan mükemmel olamaz. Bunu kabul etmek lazım.

Ancak ateşi olmayan yerden duman çıkarmaya çalışmak da beyhude bir çabadan öte gitmez, gidemez.

Anlaşılan necasetten beslenen güruh, Konya’da önce domuz eti varlığı algısı oluşturup, sonra da bu algıdan beslenme çabasında. Ne diyelim, afiyet olsun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Rasim Atalay Arşivi
SON YAZILAR