Mükremin Kızılca
Körkuyu Sıla Şenliği- Kazancı beldesi Karaman Ermenek / 10 Ağustos 2025
Kazancıdan Anamur yoluna girdikten ve rampayı çıkıp 5 - 6 kilometre yol kat ettikten sonra geliniyor Körkuyuya.
Ana yolda 800 metre solda olduğu tabelası görülüyor.
Daha önceden Kazancı muhtarlarından Sayın Ethem Atay Bey'in daveti üzerine hazırlıklarımı yaptım ve arabamla tek başıma yola çıktım.

Saat 7'de Körkuyu yolunun ayrıldığı ana yolun üstündeki çeşmenin başındaydım. Burada benden önce gelen Anamurlular da aynı sıla şenliğine geldiklerini söylüyorlardı.
Burada kahvaltımı yaptıktan sonra 800 metre sola girerek Sıla şenliğinin yapıldığı meydana geldim, ben erken gelmişim, diye düşünürken bütün tezgâhların kurulduğuna şahit oldum.
Anamurlu, Ermenekli, Gazipaşalı, Kazancılı satıcılar, pazarlamacılar ve her alanda ticaret erbabı şenlik alanına sağlı sollu tezgâhlarını kurmuşlardı.
Körkuyu şenlik alanı, çevresi kızıl renkli, bol delikli taşlarla süslenmiş, çeşmesi, mescidi, WC si ve diğer sosyal alanları mevcut, oldukça geniş mükemmel bir meydandır.
Muhtar Ethem Atay'ın çadırının da kurulu olduğunu gördüm ama henüz kendi gelmemişti üzerinde Kazancı ve Uluköy kitabı paketleri konmuş bir masa vardı. Bu masayı ön tarafa alarak üzerine hem Kazancı kitaplarını hem de Mükremin Kızılca kitaplarını dizerek hazır hale getirdim.

Tam karşımızda Sıla şenliğini baştan sona anonslarıyla idare eden sunucu vardı burada her türlü anonslar uyarılar yapıldığı gibi ana gövdesini isteklerin oluşturduğu türküler şarkılar da canlı olarak seslendiriliyordu. Bu türküler genellikle memleket havaları, Akdeniz Yörük kültürünü yansıtan türküler ve Anadolu'nun en sevilen ezgileri yer alıyor ve her türlü isteğe de seslendiren arkadaş cevap verebiliyordu.
Buradaki çeşmenin doğu tarafında ise Kazancı belediyesi ağdaları, kazanları kurmuş ekipler yemek hazırlıyorlardı. Yemek yöremizin, Taşeli yöresinin düğünlerde, cenazelerde ve toplu durumlarda değişmez yemeği olan milli bir yemek herse / keşkek ve yahniydi. Taşeli yöresinde sadece Gargara / Güneyyurt'ta herse denen yemeğe burada da keşkek deniyordu tabii ki keşkek tüm Türkiye'de bilinen, döğme denen kabuğu alınmış buğdaydan yapılan enfes bir gıdadır.

Saat 10'u az geçince sunucu keşkek ve yahninin hazır olduğunu, herkesin kabını, tabağını tasını götürerek alabileceğini söyledi.
Bizim bulunduğumuz yere de muhtar Sayın Ethem Atay bir tepsi içerisinde üzerine yahni dökülmüş keşkeği getirdi ve beraberce aynı tepsiye kaşık sallayarak yedik.
Bu durum beni son derece etkiledi ve memnun etti çünkü benim ünlü “Hersemi İstiyorum” şiirinde bunlar yazıyordu. Herse yani keşkek ve yahni ortak tepsilerde beraberce yüzyıllardır yenen bir yemekti ancak son yıllarda köpükten yapılan self servis usulü sistem hızlı hızlı yayılmaya başlıyor. Keşkek ve yahni son derece sıcak olduğundan o tür köpük kaplara bence konulmamalıdır bu durumu Kazancı sıla şenliğinde görmemek beni mutlu etti.

Saatlerce halk tepsilerde sinilerde taslarda ve sahanlarda keşkek yahni taşıdılar kendi gruplarına. Saat 1'e gelmeden tekrar anons yapan arkadaş keşkek ve yahninin bittiğini ilan ediyordu.
Keşkek ve yahni aslında 4 büyük ağdada pişirilmişti ama katılım olağanüstüydü, katılım benim tahminim bin taksi bazında hesaplandığında beş bin kişiyi bulmuştu.
Bu bağlamda keşkek ve yahninin yetmemesi gelecek yıllar için ancak tecrübe olabilir ve daha tedbirli olunabilir, diye düşünüyorum.

Keşkek ve yahninin erken bitmesi ile kabı olanlar getirsin denmesi biraz eleştirilere yol açtı ama bu kadar şeyler her zaman her yerde olabilen şeylerdir ve gelecekte daha mükemmelin yakalanmasına sebep olacağına inanıyorum.
Yaklaşık beş bin kişinin katıldığı Körkuyu Kazancı Sıla şenliğine gerek Gazipaşa gerek Anamur yaylalarından halk yoğun bir katılım sağlamıştı.
Benim açımdan yani 24 adet kitabımın dizili olduğu masamdan baktığımda da şunları söyleyebilirim.
Körkuyu Sıla şenliği mükemmeldi, muhteşemdi, masamızı da ziyaret ederek teşrif buyuran gerek belediye başkanı sayın Muhittin Tuncel gerek Ermenek’in yeni kaymakamı bizleri onurlandırdılar kendilerine teşekkür ediyorum.

Körkuyu Sıla Şenlikleri diğer gördüğüm şenlikler gibi aşırı bir protokol konuşmasına boğulmadı, her şey normal seyrinde devam etti, saat 12, 1 gibi kaymakam bey ve Muhittin Tunceli bey birer ikişer cümle ile halkı selamladılar ve stantları ziyaret ettiler.
Kitap masamıza oldukça yoğun bir ilgi vardı en fazla satan kitaplarımız son çıkan 100. Yılında Bir Mübadele Hikâyesi Gargara ile Evliya Çelebi Konya Karaman Mersin Günleri oldu.
Kitap satışından da öte bizi şereflendiren en önemli unsur da sosyal medyadan gıyaben tanıştığımız birçok arkadaşın her festivalde olduğu gibi gelip bize sarılarak teşekkür ve dua etmeleri oldu.
Dostluk ve Güven
10 Ağustos 2025 günü Ermenek’e bağlı Kazancı beldesinin Körkuyu Sıla Şenliğinde bulundum.Vardığım her yerde olduğu gibi “Mükremin Kızılca sen misin?” diye etrafımı çeviren değerli insanlarla karşılaştım.

Burada da yüz yüze hiç görüşmediğimiz ama gıyaben sosyal medyadan tanıştığımız bir arkadaş masama geldi. Çocuklarına bazı kitaplar aldıktan sonra bana festival dağıldıktan sonra tarifini yaparak bahçesine davet etti.
Körkuyu şenliği dağıldıktan sonra tarif ettiği yere varıp arabayı sağa çekince hemen soldaki bahçeden işaret ederek içeriye girmemi söyledi.
Bahçesinde her türlü elma armut badem gibi meyveler yetiştirmiş su durumuna göre sebze de yaparak Anamur'da oturmasına rağmen yazın buraya sık sık geldiğini söyledi. Burada ailesiyle beraber hazırlanan yemekleri yedikten sonra ben müsaade istedim.
Kalkarken bana “bugün nerede kalıyorsun yarın da buralarda olduğunu söylemiştin” diye sorunca ben de Arnava / Yalındalda dünürlerimiz var orada kalacağımı söylemem üzerine “eğer yoksa biz akşam Kazancı’dayız mutlaka beklerim” diyerek tembihte bulundu.
11 ağustos 2025 günü Kazancıdan Sarıvadi - Gökçekent tarafına giderek oradaki temaslarımız ve Ermenek ve Çevresi Gezi Kılavuzu adlı kitabımız için planladığım çalışmaları yürüttükten sonra akşam olmuştu.
Akşama yakın aynı arkadaş bana telefon etti ve bu akşam kalıp kalmayacağımı sorarak “biz Anamur’a döndük, eğer kalırsan Kazancı merkezdeki evin anahtarının yerini tarif edeyim evde rahatlıkla kalabilirsin” dedi.
Ben de “akşam Güneyyurda geçiyorum değerli hemşerim” diyerek açıklamada bulundum.
İşte “arkadaşlık, dostluk, güven budur” diyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.