Prof. Dr. Fikret Akınerdem

Prof. Dr. Fikret Akınerdem

Türkiye IŞİD için rolünü değiştirdi mi?

Türkiye IŞİD için rolünü değiştirdi mi?

Ülkemiz sınır ötesi olarak bilinen, özellikle de askeri hareketliliği içine olan konularda son yılların en hareketli günülerini yaşıyor. Bir tarih verecek olursak belki de 1974 Kıbrıs harekâtından sonra bizi direk ilgilendiren konuda en önemli süreçtir diyebileceğimiz bir durumla karşı karşıyayız.

Kıbrıs harekâtı dedik te, başarıyla yürütülen bu harekâtın hedefi ve muhatapları gayet açık ve belli idi. Yıllardır zulüm gören Türk toplumu harekât öncesi sindirmeler, baskılar yanında bir de toplu öldürmeler ile karşı karşıya kalmıştı.

Başpiskopos Makarios önderliğinde kışkırtılan Rumlar akıl almaz yollarla uygulamalar ve katliamlarına karşı tek çare Türk toplumunu rahatlatacak bir harekât yapılası idi ve yapıldı da. Sonucu ülkemize pahalıya da mal olsa da bugün soydaşlarımız rahat ediyorsa bunu Türk siyasetinin ve askerinin başarılı harekâtına borçlular.

Bugün gelinen noktada Güney bölgemiz ülkelerindeki durum Kıbrıs harekâtından çok farlı bir konum arzediyor. Bölgemizde sonucu belki harita değişikliğine gidecek kadar yıkıcı bir düzen değişikliği söz konusu. Bu değişiklikte küresel aktörlerin rolü ve her an değişebilen taktikleri daha öne çıkıyor.

Bölge ülkelerinin de istikrarsızlığı da bu değişikliğe davetiye çıkarıyor gibi. Nüfusları 50 milyonu bulan Suriye ve Irak ta yönetim boşluğu var, siyaset kısır döngü içerisinde.

Filistin uzun yıllardır sancılarının zirvesinde, Mısır darbe yönetiminin ekonomik ve politik yükünü çekemeyecek duruma gelmiş, Ürdün bölgenin tampon ülkesi olmanın yükünü kaldıramayacak kadar etkisiz konumda, körfez ülkeleri desen kendi derdine düşmüş.

Bu şartlar altında bütün yükü omuzlayacak tek ülke Türkiye gibi görünüyor. Ne yapmalı ki bu kargaşa ortamında hiçbir ülkeye zarar vermeden işi götürmeli, sormak lazım.

Türkiye hedef değiştirmedi. Aksine özellikle Suriye konusundaki yıllardır tavrını değiştirmeden savunduğu tezi daha da kuvvetlendirdi.

Hedefte olması gereken güney sınırımıza barış gelmesi içini konu sadece IŞİD meselesinin çözümü değil, Suriye de yapılan katliama da göz yumulmaması gerektiği görüşünden yola çıkmasındadır.

IŞİD in de Esed gibi katliam yapıyor olmasının karşısında durmaktan başka yapacağı olmayan Türkiye, aynı zamanda dünyaya Suriye ve Irak meselelerinin de Türkiye gibi duyarlı olmasını savunmaktadır.

Türk rehinelerini kurtarmaktan Türkiye’nin IŞİD politikalarını değiştirdiği tezi, koalisyon ortaklarına tezini daha güçlü olarak kabul ettirmesinin yolu buradan gelmektedir diye düşünmesinden kaynaklanmaktadır. Aksu durumda terörü besleyen ülke durumuna getirilme riski ile karşı karşıya getirilme durumundadır.

Bu meyanda Türkiye teslim olmayacak, çok akılcı bir yolla bölgeyi problemsiz bir ülke konumuna getirmeye çalışmaktadır. Bize ve medyaya düşen ülkemizin bu tür politikalarında destek vermesinde öncülük etmesi olmalıdır.

Koalisyon güçlerine düşen daha evvel yaptığı gibi Orta Doğu'da adil ve kalıcı bir çözüme kavuşturacak politikalar için Türkiye gibi terörden en çok zarar gören bir ülkenin engin tecrübelerinden istifade edilme yolunun aranmasıdır.

Haydi, Türkiye, haydi barışa

Tüm dünya dostlukta yarışa. temennisiyle

Allah’a emanet, hayra muhatab olunuz, efendim  

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Prof. Dr. Fikret Akınerdem Arşivi
SON YAZILAR