Korona virüs salgını tablolarında bir süredir Konya’nın üst sıralarda olduğunu biliyoruz. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın bu hafta Konya’yı günlük vaka artışı açısından Ankara’nın ardından ikinci olarak dile getirdiğini unutmamakta fayda var. Bu artış ile ilgili birçok değerlendirilme yapıldı. Yerel basın meseleyi derinlemesine inceledi ve haber yaptı. Ulusal basına yansıyan kimi durumlar oldu. İnsanlar kendi aralarında duyumlar üzerinden kimi değerlendirmelerde ve eleştirilerde bulundu.

 Bütün bunları takip ederken, yakın çevremizdeki sağlık personellerinin söylediklerine kulak veriyordum. Onların saha deneyimleri ve anlattıkları bu kapsamda çok kıymetliydi. Üstelik üzücü olan, insanlarının duyumlarını doğrular nitelikte tecrübelerden bahsediyor olmalarıydı. Buna rağmen bu tarz yaklaşımlara hep mesafeli durmayı tercih edip, yalnızca tedbirimi artırmaya yöneliyordum.

Bu esnada Konya’daki artışın boyutunu etrafımızda çıkan vakalardan hissediyorduk. En son geçen hafta çemberin iyice daraldığını ‘’ağabeyimin pozitif çıkması’’ ile bir kez daha görmüş olduk. Abimin test sonucunun pozitif gelmesi ile birlikte yaşadığımız süreci değerlendirmek oldukça önemli. Bizatihi yaşanan tecrübeler, sahadaki kimi aksamaları gösterebilecektir.

Ancak Konya İl Sağlık Müdürlüğü’nün acilen müdahale etmesi gereken durum, özel bir kuruluşta yaptırdığım test sürecinde yaşadıklarımdır. Bir İş güvenliği ve sağlığı merkezindeki vahim tablodur.

Testler Sisteme Girilmiyor

Abim ile benim son iki hafta içerisinde bir temasım olmasa da annemin teması olmuştu. Annemin koah, kalp gibi rahatsızlıklarının da bulunması bizi endişelendirdi. Annemin karantina sürecinde evde kurallara uymaya özen gösterdik. Bu esnada Konya’da önemli bir şirkette işe başlayacak arkadaşım istenilen kimi sağlık değerlendirmeleri için ‘’İş sağlığı ve güvenliği birimine’’ gitti. Burada Covid-19  için hem PCR hem de Antikor testi yapıldığını söyledi.

Üstelik test yapmak için herhangi bir şart aramadıklarını ve isteyen herkese test yaptıklarını da belirtince,  test yaptırmak istedim. Öncelikle karşılaştığım ortam beni endişelendirdi. Sizi karşılayan İş güvenliği birimindeki sağlıkçılar maskelerini takmıyordu. Maskelerini takmadıkları gibi ortamda sosyal mesafe sıfıra yakındı. İş yerinin istediği raporlar için kimi cihazlara giren insanların girdiği ortamı görünce şaşkınlığımı gizleyemedim. Bir aracın içerisindeki seyyar işitme testi kabinine insanların maskesiz girip çıktığını gördüm.

Bu rahatsızlığımı dile getirince, beni hemen boş ve büyük bir odaya aldılar. Burada genç bir sağlıkçı olduğunu düşündüğüm hanımefendi PCR testi için sürüntü aldı. Ancak bu esnada hanımefendinin yüzünde maske yine düzgün takılı değildi. Uyardım ve rahatsızlığımı yine dillendirdim. Çünkü bu esnada istemsiz olarak öksürüyorsunuz ve etrafa oldukça fazla damlacık saçıyorsunuz.

Bu hanımefendi, çok yoğun olduklarını Konya’nın yüzde 70 civarında şirketleriyle anlaşmalı olduklarını dile getirdi. Üstelik bunların içerisinde Konya’nın en büyükleri ve kamu kuruluşlarının bulunduğunu da belirtti.

Ben testlerimi verdikten sonra eve döndüm. İki gün içerisinde sonuç çıkacağı söylendi.  Ancak benim kimlik bilgilerimi almadılar. Telefon numaram ve ismim dışında bir bilgimi istemediler. İki gün sonra aradığımda oldukça kaba bir üslupla karşılaştığım. Test sonuçlarım çıkınca haber edeceklerini kızarak dile getirdiler.

Sinirlenip, akşam 20.00 sularında bu iş sağlığı merkezine gittim. Burada müdür olduğunu öğrendiğim kişi, bana sonuçların yeni geldiğini ve raporun hazır olmadığını belirtti. Yetinmediği gibi pişkin biçimde bütün sanayiyi test yaptıklarını söyledi. Ve o esnada telefon konuşmaları yaparken duyduklarım oldukça endişe vericiydi. Test sonuçları, sisteme girilmiyor ve şirket yetkilisine yalnızca ‘’negatif-pozitif’’ diye bir liste gidiyordu.

Sonucumu istediğim konusunda ısrarcı olunca, beyefendi rapor hemen hazırlanmaz dedi. Ben de kızarak ‘’pozitif olsam ne olacak peki’’ deyince, bana ‘’sen hangi firmadansın?’’ diye seviyesiz ve azarlar bir tonla karşılık verdi.

Bu kez dayanamayıp sonucumu e-nabız da niye göremediğimi sordum. ‘’TC kimlik numaranız yok ki’’ dedi. Üzerine de büyük firmalarla çalıştığını ve kamudaki birçok kuruluşun da işlerini yaptığını dolayısıyla uzatmamam gerektiğini yine uyarıcı bir tarzla söyleyince dayanamayıp gerekli cevabı verdim.

Sonucumun negatif olduğunu öğrendim, şükür. Bu iş sağlığı biriminin Konya’nın büyük bir hastanesinin laboratuvarını kullandığını da öğrendim.

Ancak sorun o kadar büyük ki. Burada yaşananlar sahiden çok endişe verici. Üstelik adamlar o kadar rahat ve özgüvenli ki adeta ‘’biz denetlenmeden önce haber alırız’’ mesajını veriyorlar.

Sonuçlar e-nabıza girmiyor. Ortam pis ve sağlıksız.

Kimi aksaklıklar

Bir başka sorun ise abimin ilacının tam 8. gün gelmiş olması. Bir de pozitif çıkan kimi vatandaşların test  yaptırdıktan sonra eve toplu taşıma ile dönmesi de oldukça endişe verici.

Ama yine en önemli mesele, sanıyorum sanayi bölgeleri. Çünkü abim de sanayi bölgesinde çalışan bir işçi.

Olumlu Durumlar

Filyasyon ekipleri oldukça iyi çalışıyorlar. Hemen bir gün sonra gelip, annemin durumunu kontrol ettiler. Benim evde uymam gereken kuralları tek tek anlattılar. Öte yandan ‘’aile hekimimiz’’ defalarca annemi aradı.

Abim biraz fenalaşınca ambulans gelip hemen hastaneye yatış verebileceklerini söylediler. Bu durum da hastanelerde yer olmadığı söylemini boşa çıkarıyor. Yoğunluk muhakkak olsa da gözüken o ki hastanelerde yatış verebiliyorlar.

Bütün hastalara şifa diliyorum. Sahada çalışan herkese duacıyım. Ancak test meselesi ve İş sağlığı merkezi durumuna acilen  Konya  İl Sağlık Müdürlüğü’nün eğilmesi gerektiği ortadadır.